Sokrates'in şu sözü çok dikkatimi çekti, "Yargıcın görevi, adaleti hediye olarak vermek değil, herkesin hakkını ölçtükten sonra hükmünü sunmaktır; kendi keyfine göre değil, kanunlara göre karar vermekdir." Aslında Sokrates bu sözüyle savunmasına dair her şeyi özetlemektedir. Kendisi ahlakından ve erdeminden asla ödün vermemiş ve çevresindekileri de bu şekilde eğitmeye çalışmıştır. Tabi bunu halktan bir insan olarak yapmıştır. Çünkü kendisinin de bahsettiği gibi eğer bu şekilde ahlaklı ve erdemli biri olarak siyasete dalıp üst makamdan bir devlet görevlisi olarak, insanları ahlaklı olmaya , dürüst, adaletli ve erdemli olmaya davet etseydi ölümü daha önce tatmış olacaktı. Bunun herkes farkındaydı tabi ama kimse ses çıkarmıyordur. Çünkü insanlığın gelişmesi, bilişsel farkındalığın artması, bağnazlıktan kurtulması bir takım kişilerce istenmiyordu. Bu da gösteriyor ki adalet ve hukuk denen şeyin aslında adaletsiz, erdem yoksunu, keyfi tercihlere göre halkı yöneten kişilerin eline geçtiğidir ki Sokrates'in savunmasında bunu açıkça görebiliyoruz. Sokrates ölüm cezasına çarptırılmış olmasına rağmen asla doğru yoldan şaşmamıştır. Bu da hepimiz için bir örnek, bir ders niteliği teşvik etmektedir...