Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tanrılar ve Köpekler

Jack London

Tanrılar ve Köpekler Sözleri ve Alıntıları

Tanrılar ve Köpekler sözleri ve alıntılarını, Tanrılar ve Köpekler kitap alıntılarını, Tanrılar ve Köpekler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şarkının gücü
Böyle zamanlarda düşler yakasını bırakmazdı. Kendini soğuk gecede çıplak tepede tek başına görür, yalnız çığlığı yıldızlara dek yükselirdi. Uzak karanlıklardan bir ses kendi sesine yanıt verir, sonra başka yerlerden acıklı sesler yükselirdi. Bu onun soyuydu, nedenini bilmiyordu ama tanıyordu bu sesleri.
Sevgi ve içtenlikle çarpan minik kalbi onun saflığını doğruluyordu. Az evvel ağzını açıp, azı dişlerini göstererek saldırıya hazır halde bekleyen köpek, bir anda uysal ve yumuşak başlı bir köpeğe dönüşüvermişti. İlkin, uzatılan ele doğru hızlı adımlarla yürüdü. Ardından sahibinin elini bembeyaz pırıl pırıl dişlerinin arasında gül renginde bir mücevher gibi parıldayan diliyle yalayarak öptü. Derken kaptanın kucağına uzandı. Çenesinin yanağına dayayarak parıldayan diliyle tekrar yaladı. Konuşma yeteneğinden mahrum bir yaratığın, başka yollarla da kendini ifade etmesi mümkündü. Birbirlerine gönülden bağlı iki canlının hakiki bir sevgi şöleniydi bu.
Sayfa 58 - Dedalus KitapKitabı okudu
Reklam
Dünyalar teker teker yükselerek yerlerine başkalarını bırakmak için yitip gidiyorlardı.
Köpekler, doğaları gereği, belirsiz, anlaşılmaz, zekice ve hatta kahramanca yollarla adeta insanlara taparlar. Efendilerini hadiselerin gerektirdiğinden daha fazla düşünüp severler.
Sayfa 9 - Dedalus KitapKitabı okudu
"Sevgi için yaşardı ve tanrılarının sevgisi uğruna canını seve seve verirdi."
Ne olursa olsun, tam bir beyefendiydi Jerry. Yani yumuşak huylu, nazik ve soylu bir köpekti. Doğa onu bu şekilde ayıklamıştı. Rakibi ise mücadele etmek yerine durmadan sızlanarak alçaklığı kabulleniyordu. Jerry'e karşı savunmasız kalmıştı. Bu yüzden Jerry tekrar saldırmaktan vazgeçip, kavgayı tamamen bıraktı.
Sayfa 37 - Dedalus KitapKitabı okudu
Reklam
diye düşünür kabile "reis"leri
Büyücülerle bu özel konuşmalarında, onların oyunlarını, ne dümenler çevirdiklerini gayet iyi bildiğini gösterir, halkı boyunduruk altında tutmak için başvurdukları büyük numaralara ve karanlık hurafelere kanmadığını vurgulardı. Ayrıca kadim bir görüşü de savunurdu. Buna göre halkın düzgün yönetilmesi için büyücülerle idareciler birlikte çalışmalıydılar. Halkın, tanrıların ve onların sözcüleri olan büyücülerin söz sahibi olduğuna inanmalarında bir beis yoktu, ama asıl söz sahibinin kendisi olduğunu büyücülerin gizliden gizliye bilmesi gerekiyordu.
Sayfa 168
kabile şefi inancı ¦))
Büyücülerle bu özel konuşmalarında, onların oyunlarını, ne dümenler çevirdiklerini gayet iyi bildiğini gösterir, halkı boyunduruk altında tutmak için başvurdukları büyük numaraları ve karanlık hurafelere kanmadığını vurgulardı. Ayrıca kadim bir görüşü de savunurdu. Buna göre halkın düzgün yönetilmesi için büyücülerle idareciler birlikte çalışmalıydılar. Halkın, tanrıların ve onların sözcüleri olan büyücülerin söz sahibi olduğuna inanmalarında bir beis yoktu, ama asıl söz sahibinin kendisi olduğunu büyücülerin gizliden gizliye bilmesi gerekiyordu.
Sayfa 170 - Dedalus-2.Baskı
Sevgi
Yalnızca sevgi, sevgi dolu hatıraları silebilir, daha doğrusu kaybedilmiş sevginin acısını dindirebilir.
Sayfa 228Kitabı okudu
Van Horn, "Bu, bir köpekten fazla bir şey" diyerek Jerry hakkındaki fikrini ikinci kaptanı ifade etti. "İşte bu kahverengi gözlerin ardında bir insan beyni olduğu kesin. Henüz altı aylık. Altı aylık bir bebek, az evvel onun öğrendiklerini beş dakikada öğrenebilseydi bu olağanüstü bir hadise olarak görülürdü. İnanılır gibi değil! Bu köpeğin beyni tıpkı bir insan beynine benziyor. Şayet bir insanın yaptıklarını yapabiliyorsa, o zaman bir insan gibi düşünebilir de."
Sayfa 46 - Dedalus KitapKitabı okudu
Reklam
Sadece bedeni incinmemişti Jerry'nin. Kalben de gücenmişti. İki tür sertliğin olduğunu gayet iyi biliyordu. Bunlardan biri sevgiden kaynaklanırdı. Ve nazikçe, can yakmadan yapılırdı. Mesela efendisinin, onu çenesinden kavrayıp, dişlerini takırdatana kadar sarsması; ve oyuna davet edercesine ileri doğru itmesi buna bir örnekti. Jerry için bu çok büyük bir keyifti. Çünkü bu sayede sevgili tanrısıyla aralarındaki içten dostluk pekişiyordu. Bu hareketlerle sevginin karşılıklı olduğu açığa vurulurdu.
Sayfa 92 - Dedalus KitapKitabı okudu
Belki de sevginin büyüklüğünü gösteren şey, sevilen uğruna her koşulda fedakârlıkta bulunabilmekti.
Sayfa 93 - Dedalus KitapKitabı okudu
Evrim geçirmiş modern bir insanın kadim bilgilerini unutması çok zordur. Oysa aynı insanın modernliğini unutarak zamanda geriye, ilkel çağlara doğru gitmesi çok kolaydır. Dudaklardan dökülen bir yalan, yüzüne atılan bir tokat, bir kıskançlık nöbeti, bir yirminci yüzyıl filozofunu bir anda maymun gibi ağaçlarda yaşayan, göğsünü yumruklayan, dişlerini gıcırdatan, gözünü kan bürümüş birine dönüştürebilir.
Sayfa 110 - Dedalus KitapKitabı okudu
Çiftlikteki köpeklerin, en mühim uğraşları zencileri kovalamaktı. Jerry, zencilerden nefret etmek için doğmuştu sanki. Henüz yeni doğmuş bir köpek yavrusuyken, hayata dair ilk tecrübeleri ona annesi Biddy ve babası Terrence gibi zencilerden nefret etmeyi öğretmişti. Karşılaşma anlarında, zencilerin arkalarından hırlamak gerekirdi. Onlar sadece, beyaz efendilerin hizmetinde, en ağır işlerde, köle gibi çalıştırılan, iki ayaklı ve de ikinci sınıf yaratıklardı. Çiftlik evinden oldukça uzaktaki işçi barakalarında yaşarlardı. Aşağı tabakaya aittiler. Çiftlik evinde çalışan uşaklardan olmadıkları sürece de efendilerinin yerleşim alanına girmeleri yasaktı. Zor kullanarak girmeye kalkışırlarsa da üzerlerine saldırılmak, ısırıp parçalamak şarttı. Biddy ve Terrence bu şekilde hareket ederlerdi. Bu, onların Tanrı-Bay Haggin'e hizmet ve bağlılıklarını gösterme biçimiydi. Sahiplerinin evine, değil yaklaşmak, buna cüret etmeyi dahi akıllarından geçirmemeyi öğrenmeliydiler.
Sayfa 11 - Dedalus KitapKitabı okudu
...önsezi, bizi gerçeklerden uzaklaştıran tehlikeli bir yetidir.
534 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.