Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Siyasi Tarihi

Kemal H. Karpat

Türk Siyasi Tarihi Gönderileri

Türk Siyasi Tarihi kitaplarını, Türk Siyasi Tarihi sözleri ve alıntılarını, Türk Siyasi Tarihi yazarlarını, Türk Siyasi Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1921 Anayasası, yabancı bir modelden kopyalanmış olmaması açısından, kendinden önce ve sonra hazırlanan diğer tüm anayasalardan ayrılıyordu.
1876 Anayasası, Türkiye'nin modern politik sisteminin resmi başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
Reklam
Şeyhlerin azalan saygınlığı
Şeyhlerin topluca destekledikleri tek bir parti veya ortak bir politik görüşleri yoktu. Şeyhlerin politik tavırlarını belirleyen esas unsur, şu veya bu partinin onlara teklif ettiği kişisel kazanımdı. Şeyhlerin desteğini kazanmak için bir siyasal partinin toplumsal açıdan tutucu ve kültürel anlamda "güvenli" olması gerekirdi. Türkiye'deki başlıca siyasal partilerin hepi bu koşulları önemsiz farklıklarla yerine getiriyordu. Ancak şeyhlerin gücünü hızla zayıflatan birtakım etmenler vardı. Özellikle çok partili sisteme geçilmesiyle birlikte köylü dışarıdan gelen güçlü politik ve ekonomik etkilere maruz kalmaya başlamıştı. Bunun sonucunda köylü, daha iyi yaşamayı ve şeyhiyle daha bağımsız ve yeni türde bir ilişki kurmayı ister olmuştu. Yüzlerce saha araştırması raporu, Türkiye'nin doğu ve güneydoğusundaki çok sayıda köylünün, artık şeyhin emirlerine göre değil, kendi politik görüşlerine göre oy verdiğini ortaya koymuştur. Şeyhlere karşı ilk meydan okuyanlar, şeyhin geçmişte topraklarına el koymak istediği küçük toprak sahipleri oldu. İkinci güçlü meydan okuma ise, modernleşme yanlısı büyük toprak sahiplerinden geldi. Büyük toprak sahiplerinin isteği, çiftliklerini makineleştirerek ve pazara yönelik üretim yaparak geleneksel toprak ilişkilerine karşı çıkmaktı. Son olarak öğretmenler gibi modernleşme yanlısı aydınlar da şeyhlere karşı cephe aldılar. Bu grup, toplumsal ilişkilerin daha bireysel bir tabanda gerçekleşmesini istiyordu. Böylece Türkiye'de çok partili sistem, bir yanda tutuculuk ve gelenekçilik ile diğer yanda modernleşme ve demokrasi arasındaki şiddetli mücadeleye araç oldu.
Sayfa 113Kitabı okudu
368 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Türk Siyasi Tarihi - Kemal Karpat
İncelemeye geçmeden önce şu önbilgileri bilmenizi isterim: Siyaset kelimesi, etimolojik olarak İbranice kökenli bir kelime olup, Arapça'ya "Siyasa" şeklinde geçmiştir. Siyasa kelimesi, "Sasa" kökünden gelen bir kelime olup, İbranilerin Kitab-ı Mukaddes'indeki "at" manasına gelen "sus" kelimesinden türediği
Türk Siyasi Tarihi
Türk Siyasi TarihiKemal H. Karpat · Timaş · 2011282 okunma
Türkiye’de demokratik sistemin geleceği hakkında sunulan önerilerde, yürütmenin güçlendirilmesine abartılı bir önem verildiği gözlenmektedir.
Gerçekten de Türkiye’de demokrasinin bazı kesintilerle de olsa başarıyla kurulmuş ve sürdürülmüş olması, yalnızca Türkiye seçkinleri arasındaki anlık çıkar ve fikir birliğinin bir sonucu değildir. Bu başarının nedeni, daha ziyade, geleneksel inançların, değerlerin ve ortak hareket biçimlerinin demokraside yer alan toplumsal uzlaşma, temsil ve
Reklam
kitap notları-8
Görünüşte orduyu harekete geçmeye iten en önemli olay, darbenin hemen öncesinde Milli Selamet Partisi (MSP)’nin Konya’da düzenlediği siyasal toplantı oldu. Bu toplantı, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde düzenlenen bir dizi benzeri gösterinin doruk noktası olmuştu. MSP’nin İslam’ın temel ilkelerine geri dönmekte kararlı olduğu anlaşılıyordu. MSP’nin
kitap notları-7
Cumhuriyet’in öncelikle sanayileşme adına benimsediği devletçilik, kentli orta sınıfı oldukça genişletti ve dolaylı olarak taşradaki orta sınıfın ulusal ekonomiye dâhil olmasını sağladı. Böylece taşradaki orta sınıf, kendi gücünün ve çıkarlarının farkına vardı. Kırlarda ve kentlerde orta sınıfın özel mülke bağlı olarak yükselişi, Batı’dan
kitap notları-6
Ekonomik ve toplumsal değişimle beraber, vilayetlerde Osmanlı öncesi dönemden ve Osmanlı Devrinin başlarından kalma unsurlardan türeyen bir seçkinler sınıfı oluştu. Bu sınıf içinde yer alan ayan, aslında, Osmanlı merkezî yönetiminin güç kazanmaya başlamasıyla beraber eski önemini yitiren Ahilik teşkilatının yöneticilerinden oluşuyordu. Bu
kitap notları-5
Laik reformlar ve bunların yarattığı kriz, bireyleri, kurtuluşu başka bir dinde aramaya itmedi fakat tüm bireysel ve toplu varoluş şekillerini çeşitli düzeylerde yeniden gözden geçirmeye zorladı. Bu reformlar ve kriz, bireyi bir yandan eski Türk ve Müslüman kimliğine yabancılaştırırken diğer yandan da kendisine yeni bir kimlik tanımlaması için
317 öğeden 201 ile 210 arasındakiler gösteriliyor.