Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Makaleler 1

Türkiye'de Toplum ve Siyaset

Şerif Mardin

En Yeni Türkiye'de Toplum ve Siyaset Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Türkiye'de Toplum ve Siyaset sözleri ve alıntılarını, en yeni Türkiye'de Toplum ve Siyaset kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlı imparatorluğu'nun ilk büyük aydın kaybı Çanakkale'de oldu. Yüzlerce yetişmiş aydın savaşta öldü,öteki savaşlar daha sonraki yıllarda geriye kalanların bir bölümünü daha aldı. İkinci bir kayıp imparatorluk parçalanınca ondan kopan topraklarda kalan Aydınlardı. Son olarak "Ankara" Egemen duruma geldiği zaman "İstanbul" aydınları bir ölçüye kadar saf dışında tutuldu. Bürokrasi aynı düzeyde kayıplara uğramadı, aşırı fire vermeden yeni devletin yapısına aktarıldı. Böylece yeni devletin merkezinde yeniden bir bürokratik küme oluştu. Atatürk'ün orta yaşlı yardımcılarına pek de entelektüel nitelikte demek elde değildir. Bundan dolayı Atatürk başlamış olan bir akımı bir kuşak ara ile yeni bir ortamda canlandırmak sorunuyla karşılaşıyordu. Bilim üstünde tekrar tekrar durmasını bu açıdan görmek gerekir.
Sayfa 198Kitabı okudu
Osmanlıların en güçlü olduğu ve koruyucu baba olarak Sultan imgesinin elle tutulur bir ekonomik gerçeklik taşıdığı sırada bile saray, resmi görevliler ve siyasa, halk takımının uzak durduğu ürkütücü şeylerdi. Siyaset sözcüğü Türkçede, yönetim sanatı, bilgisi, siyasa anlamına geliyor bugün ;ama daha eski dilde siyaset, devlet nedenleri yüzünden verilen ölüm kararı anlamına da geliyordu. 1968 ve 1969 da gerçekleştirilen bir araştırma, köylüler için siyaset sözcüğünün anlamlarından birinin hala bu olduğunu ortaya koymuştur.
Reklam
“Türkiye’de bilim, ‘ben senden daha iyi bilirim’ demek için yapılıyor.”
Sayfa 157
Türkiye’de bilim, ‘ben senden daha iyi bilirim’ demek için yapılıyor.
Türkiye’de bilim, ‘ben senden daha iyi bilirim’ demek için yapılıyor.
“Türkiye’de bilim, ‘ben senden daha iyi bilirim’ demek için yapılıyor.” (s. 157)
Sayfa 157 - İletişim Yayınları
Reklam
İttihat ve Terakki
Abdülhamid döneminde etkili bir sansürün düşünce ortamını tahrip ettiği doğrudur. Abdülhamid döneminde hiçbir gelişme sağlanamadığı görüşü ise yanlıştır. Abdülhamid çağının asıl paradoks'u Padişahın 'tehlikesiz' sandığı bazı kurumsal gelişmeleri desteklemiş olması sonucunda hiç beklemediği hürriyetçi bir tepki'yle karşılaşmış olmasıdır.
İletişim Yayınları 1991 Sayfa: 188
Taşralar, seçkinlerin eğitiminin dışında kalmıştı ve taşralıların çoğu (etkili taşralıların bile çoğu), çocuklarını, modern okullara gönderemiyordu ya da göndermek istemiyordu... 1903 yılında, belli ölçüde gelişmiş olan Konya vilayetinde, orta eğitimin modern kesiminde 1.963 öğrenci vardı; buna karşı medreselerdeki öğrenci sayısı 12.000'di.
Sayfa 55 - İletişimKitabı okudu
Özellikle İran'ın bürokratik kültürü, Osmanlı kurumlarının içine sızmıştı. Örneğin yöneticiler, alt sınıflara yabancı dilleri (Farsça ve Arapça) benimsetmişler ve bunları resmî kültürle kaynaştırmışlardı.
Sayfa 44 - İletişimKitabı okudu
Devlet, kişinin evrensel gelişmesinin sonucu değil, çıkarlarının şekillendirildiği bir sonuç olarak görülmelidir.
Sayfa 15 - İletişimKitabı okudu
124 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.