Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Teknik - Medeniyet - Yabancılaşma

Üç Zor Mesele

İsmet Özel

Üç Zor Mesele Gönderileri

Üç Zor Mesele kitaplarını, Üç Zor Mesele sözleri ve alıntılarını, Üç Zor Mesele yazarlarını, Üç Zor Mesele yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
MTO OKUMALARI
İlginç bir çağda yaşıyoruz:" ferd, aile, cemaat, millet, medeniyet ne anlama sahiptir?" sorusu rahatsız edici bir önem kazanmıştır.
Reklam
İnsanlar artık aya, güneşe, Lat ve Menat putuna tapmıyorlar ama devlet adamlarına, piyasaya, makinalara, teşkilatlara, teorilere tapıyorlar. Yeni putları mukaddes kılabilmek için kitaplı dinleri terkediyorlar. Bu tarz putperestliğin Doğu'da ve Batı'da birbirinden farkı yok.
Peygamberimizin, esnemeyi kınayan, aksırmayı ise güzel gören tutumuna dikkat çekmek isterim. İmana yöneliş, her zaman dikkat, dirilik, kafa dinçliği, silkiniş duygularına denk düşen bir yöneliştir. Putperest tavırda ise bir çaresizlik, uzlaşma, şartlara köleliği kabullenme vardır.
Bir uyanıklık, bir teyakkuz olan rüyayı övüyorum ve bir müphemlik, bir narkoz olan hayale lanet ediyorum. Çünkü hayali, putperestliğin yeşerip kök salmasına bir hazırlık gibi görüyorum. İnsanlar hayal aracılığı ile kendi hayatlarına girmiş olan kuvvetleri tanrılaştırıyor, sonra onları tecessüm ettiriyor ve nihayet onlara tapıyorlar. Hayalin özünde bulunan yalana inanma rahatlığı, ilk ve görünen sebeplerle oyalanma dün olduğu gibi bugün de putperestliğin temel saikı durumundadır.
Eğer siyasi mücâhede içindeki mü'minler topluluğunda, görevi gereği komuta mevkiinde olanla, o komutu yerine getirecek olan arasında mücadele şuuru bakımından bir farklılık varsa, diyelim ki komuta etmenin daha yüksek kalitede bir siyaset olduğu kanaati doğmuşsa inanç hareketini dünyevi endişelerin istila etmesine müsait bir gedik açılmış demektir.
Reklam
" ... Semavi melekler insanların gönlüne bir şey bıraktıkları vakit bırakılan bu şey uyanıklık halinde iken 'ilham', uyku halinde iken 'rüya' adını alır. Melekler bir şekle bürünüp peygamberlere görünür ve onlara Allah'ın sözünü iletirlerse adı 'vahiydir'."
İnsanın rüyada olması -uykuda ve uyanıkken- teslimiyeti bihakkın yaşaması anlamına gelir. Hayal içinde olmak ferdi endişelerin bulanusı şeklinde tezahür eder. Rüya ise inancın kaynaklarına dayanmak suretiyle bir berraklık halidir. Hayal, tıpkı bir bataklık gibi sizi yavaş yavaş yutar, eritir. Rüya ise sizin mevcudiyetinize gelen bir açıklık, bir sarahattir; sizi ikaz eder ve sağlam bir zeminde ilerlemenize yol açar.
Ya saadetine yahut felâketine doğru yürür insanoğlu.
Bir meseleyi kökten kavramakla, o meseleye köklü bir çözüm getirmeye çabalamak birbirinden çok farklıdır.
Reklam
Yani gerçekte olup biteni görememekten, gördüğümüzü okuyamamaktan doğan bir hata içindeyiz..
İslamca yaşamak dünya ve hayat karşısında etkin bir tavır takınmakla gerçekleşebilir. Bu etkinlik, hayra yönelirken gösterilmesi gereken bir etkinlik olduğu kadar, şer karşısında takınılacak tavrın da gereğidir. Nitekim, Huzeyfe b. el-Yeman, çarpıcı bir açıklıkla konuyu dile getiriyor: "Kim bir kötülüğe eli, dili ve kalbi ile engel olursa vazifesini yapmış olur. Müslümanlardan kim de kötülüğe kalbi ve dili ile engel olup eli ile (kuvvetle) engel olmazsa hakikatten bir bölümünü terketmiş olur. Yine Müslümanlardan kim bir kötülüğü sadece kalben tenkit ederse, hakikatin iki şubesini terketmiş olur. Müslümanlardan kim bir kötülüğü kalbi ve dili ile düzeltmeye gayret etmezse, işte o yaşayan bir ölüdür."
İslam'ın kavranılması insanın önyargıları aracılığıyla değil, Kur'an-ı Kerim aracılığıyla başarılabilirse beklenen yararın elde edilmesi gecikmez. Kur'an-ı Kerim ise hem bakmayı bilenler hem bilme yeterliğinde olanlar için açık bir kitaptır.
Milli hedefleri olan kimse için İslamiyet vazgeçilmez bir dinamik, emperyalist için sömürülmeye elverişli topraklar, sosyalist için transformasyona uğratılması gereken insani değerler olarak anlaşılabilir. Bunların hepsi islam'a tarih ve zaman içinde bir yer yakıştırmak heveslerinin hirer ürünü. Bu yer onların İslam'ı bir malzeme olarak (müspet veya menfi ) kullanmalarına elverişli görünüyor. Oysa İslami mücâhedeyi bir farz olarak yüklenmiş olan Müslüman, İslam'a tarihi veya coğrafi bir yer biçmenin İslam'ı bir amaç değil, bir araç durumuna getirmenin bir yolu olduğunu bilir.
Somut vatan duygusu insanın ayaklarını yerden kesmez ve adım adım yürümesini mümkün kılan dayanaklar verir ona. Soyut vatan duygusu ise başka insanları düşman ve aşağı görme bozukluğunu getirir. Gerçek düşünceler ancak gerçek insanlar arasında ve sahici bir vatanda barınabilir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.