Kalbini onun elinin yakınına koyma hatasına düsme
Bu iyi bir ögüt zamanla başkalarına yapılması gereken kötülükleri kendini iyi duyumsamak icin sen kendi kendine yaptın
Görevini iyi anımsa roland
Üç'ün Çekilişi kesinlikle birinci kitaptan daha iyiydi.Ama gel görelim ki birinci kitaptan on kat daha kötü bir çeviriye sahipti.Cidden yani.
Silahşor bunun yanında şaheser kalır.Ben böyle bi acemilik seviyesinde çeviri görmedim ve umarım bir daha da görmem.Kitapta “duyumsamak” ve “gereksinmek” kelimeleri havada uçuşuyor.Abartmıyorum her sayfada en az beş defa falan görüyorsunuz.Yahu arkadaş hissetmek/ihtiyaç duymak kelimelerinin suyu mu çıktı?Her okuduğumda gözlerim kanadı ya gözlerim.Bir de Dex yayınlarının çevirisini kötü buluyordum.Beterin beteri vardır dedikleri bu olsa gerek.Şükür diğer kitaplardaki çevirmen farklıymış.
Çeviriye olan isyanımı kustuğuma göre gelelim kitaba.Üçün çekilişini ben daha çok beğendim.Çünkü olaylarda kopukluk yoktu.O yüzden su gibi aktı.Kafamda bazı şeyler yerine oturdu.Hikayemize dahil olan iki karakteri de sevdim.Özellikle Odetta karakteri.
Stephen King in karakterleri bu kadar özenli yazmasına bayılıyorum.Kısa olaylarda gördüğümüz ve belki bir daha görmeyeceğimiz karakterlerin nasıl biri olduğu hakkında bile bilgi veriyor.Bu yönünü çok seviyorum.
Birinci kitabın sonundaki kehanetler bir bir gerçekleşmeye başladı.Olaylar hiç hız kesmeden ilerledi.Hala kafamda bir sürü soru kalmış olsa da bu kitapta öğrendiklerim beni tatmin etti.Bu üçlünün yaşayacakları maceraları çok merak ediyorum.Ne desem spoiler olacağı için daha fazla yorumda bulunamıyorum.Ama şunu söyleyebilirim.Seriye başlarken birinci kitabı belki çok sevmeyebilirsiniz ve bu konuda size hak verebilirim.Ama pes etmemeli ve ikinci kitaba şans vermelisiniz.Çünkü yeni katılan karakterlerle birlikte hikaye çok daha ilgi çekici bi hale geliyor.
Üç'ün ÇekilişiStephen King · Altın Kitaplar · 20061,405 okunma
Stephen King eserleri her zaman benim için bir tutku olmuştur. Yazdığı her kitap, hikaye ve cümle beni her zaman büyülemiştir. Sanki sihirli bir kalemle yazar eserlerini ve bu sihir her cümlede seni esere biraz daha çekiyor. Kitabın tehlikeli girdaplarında uzun ve tekinsiz bir yolculuğa çıkarıyor bizleri.
Kara Kule serisi ise Ustanın diğer eserlerinden tamamıyla ayrılan hem de diğer eserlerine az veya çok dokunan bir seri. Büyük bir seri hemde.
Ustanın büyülü sözleriyle yoğrulmuş, tekinsiz bir dünya çiziyor bize Kara kule serisi. Canavarların ve onlardan daha tehlikeli varlıkların dolaştığı ve tüm bu tehlikelere rağmen güzel dostlukların ve sevginin yeşerdiği bir dünya...
Serinin ikinci eserinde ise bu dünyaya biraz daha sokuluyor ve yakından gözlemleme olanağı buluyoruz. Farklı dünyalara ve insanlara açılan kapılar ve tüm bunların daha ötesi. İkinci kitap büyük heyecanlar ve sonu gelmez bir adrenalin barındırıyor.
Ustanın bu muhteşen serisini kaçırmamanızı tavsiye ederim. Zira zehirli ıstanavarların sorularının cevabını asla öğrenemeyebilirsiniz.
Üç'ün ÇekilişiStephen King · Altın Kitaplar · 20061,405 okunma
Sonra Cuthbert'in cansız bedeni karşısında döktüğü gözyaşlarını aklına getirdi. Ah, şu halde kendisi de bazı insanları sevmişti. Evet, sevmişti.
Roland, ben de sevmek istiyorum, diyerek ağladı..