"Güneş öfkenin bile çiçek gibi açılmasını sağlıyor.."
Bu kitabın bende bıraktığı izi anlatmaya kalkışsam anlatamam çünkü yazabileceğim herhangi bir şey kendi yoğunluğumdan daha hafif kalıyor..
Lakin hikayenin sonunu bile bile yürek sancısıyla sayfaları çevirdim.. Hani bazen size tanıdık gelen hatta bildiğiniz belki de deneyimlediğiniz hikayeleri yine de sonuna kadar merakla dinlersinizya, işte o hesap benimkisi. Sonuna geldiğimde en derinimde huzursuz hissettiğim bir şeyler bıraktı kitap.
Kurguladım, acaba şöyle mi olsaydı? Böyle mi olsaydı? Ve de derin karakter analizleri. Detaya inmeyeyim, yapmayayım, bu hikayeyi de kendi halinde öylece rahat bırakayım mahremine girmeyeyim dedim kendi kendime ama farkettim ki Daphne, Dionys ve de Basil hala zihnimin bir köşesinde sandığımdan da daha canlı.
D.H Lawrence'ın kalemiyle hayat bulup sonunda da beni bulmuş (iyi ki de bulmuş) sembollere de takılmadım değil. Bunlardan bir tanesi de
uğurböceği..