Hani filmlerde uzaydan istilacı uzaylılar gelirde gezegenleri yok edinceye kadar sömürür ya. İşte filmlerdeki istilacı tür tam olarak İngilizlerdir. İngilizler Hindistanı 200 yıl boyunca öyle sömürmüşler ki geriye sadece posası kalmış.
Bir sülük gibi Hindistana yapışan İngilizler gittiklerinde geride; ekonomisi çökmüş, doğal kaynakları, arazileri ormanları yok olmuş, halkı paramparça olmuş, eğitim sistemi bitik, sanayisi ve kalifiye insan gücü erimiş, tüm sanatı zengilkleri yapmalanmış, uyuşturucu müptelası bir Hindistan bıraktı. Bu vahşi sömürüde milyonlarca insan kıtlıktan, hastalıktan kırılırken İngilizler en müreffeh dönemlerini yaşadılar. İnglizlerin sadece Hindistanda yaptıklarına bakınca İslam dünyası ve orta doğuyu çok daha rahat anlıyorsunuz.
Kitabımızda şu an demokrasinin, özgürlüklerin, gelişmişliğin simgesi İngilizlerin hitlere rahmet okutan nasıl bir vahşete imza attıklarını yer yer sinirlenerek okuyacaksınız. Yazarımız olayları sömürü düzenini öyle güzel anlatmış ki kitapta en ufak eleştirilecek bir nokta bulamadım. Ayrıca çevirisi de oldukça başarılı. Böyle bir kitabın bu kadar az okunmuş olması da bizim için ayıp.
Kızıl derili atasözüyle bitirelim.
"suda kavga eden iki balık görürseniz bilin ki oradan bir İngiliz geçmiştir"
