Sesinde bunca yağmur birikmiş
yeryüzü iki sokak ötende
zaman oradan karışıyor hayata
yorgun göğsünün üzerinde kuşlar
kıpır kıpır.
ağacın kalbi kabuğunda
gökyüzü bulutun tașıdığı mavi
rüzgâr kimbilir nereden gelir
yarı yarıya bölüşüyoruz bir günü
yerle gök arasında.
bunca uykusuz ağaç varken
orman bir başına kalmış gecede
oturmuş bizi bekliyor yağmur
bir hayâlden çıkmış gibi dalgın
ve tedirgin kendine.
İşmar ettin çünkü vardı hayatta
üstüne sinen iştahın acelesi
dalları bırakıp ağaca gittin.
kalbin; kimsesiz bir akşamüzeri
kaldı kırılgan kovuğunda
bilmedin unutmak nedir, niyedir
yüzünde lekesi var șimdi ağacın
bir dizeyle açılmış geniș alnına
"toprak; bunca sözü dal eden"
utanma bir rüyâdan, bir hayâlden
bașımı dik tut yine, gönlünü eğ
yüz verme murdar hayata ey
az șey değil, çünkü ölüsün sen.
bundan böyle hiçliğin hükmü sürecek
neyi anlamaya çalışsam anlamsız
yağmur kirpiktir, deniz kara
çocuk kum saati.
bir yerlerde taze bir sabah var
günaydın iyi kuşlar.
gidip 0 sabahı beklemem gerek.
Yıllar var ki yün ören
kadınlar kadar geçmişim kendimden
parkeleri küflenmiş bir evin
uçuruma açılan koridorlarında
nefesimi tuta tuta ölüyorum
vaktin ağrılarını içime çekerek.
bağışlanmak için çok geç,
bağışlamak içinse erken
iki bayram arasında hayatla yüzleşilmez
kendime sakladığım her masum söz
beni yaralar ilk, yani hiç kimse
daha gerçek değil gölgesinden.
Kitabın kapağı çok güzel ama ismi biraz daha değişik olabilirdi. Kitabımız 37 sayfalık bir şiir kitabı şiirlere gelecek olursak hem bireysel hem de toplumsal şiirler var. Meyvelerin nerede yetiştiğine dair bile şiir yazmış şairimiz.(incir portakal mandalina vs.) Ayrıca şairimiz kendi siirini de eleştirmiş.
Ve RüzgârTozan Alkan · Artshop Yayıncılık · 200712 okunma
Kim bilir başından ne aşklar geçti,
Herkesin başından ne aşklar geçti,
Aşktan geçtim, daha kötüsü de geçti,
Sen iyisi mi otur siyah gözlerinle
bira iç.