We Have Always Lived in the Castle kitaplarını, We Have Always Lived in the Castle sözleri ve alıntılarını, We Have Always Lived in the Castle yazarlarını, We Have Always Lived in the Castle yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yüreğimi acıtan bir gerilimdi. Deniz Yüce Başarır'ın güzel seslendirmesiyle dinledim kitabı. İnsanların kötülüğünü, çılgınlığını muhteşem bir üslupla anlatmış yazarımız. Sonunda ne olacak diye sürekli gerilim içindeydim dinlerken. Kasabadan uzakta tarihi bir evde hasta amcalarıyla herkesten uzak yaşayan, kasaba halkı tarafından nefretle anılan ve de sürekli taciz edilen iki kız kardeşin öyküsü "Acaba ne oldu da böyle oldular?" sorusuyla sizi meraklandırıyor. Özellikle kahramanlarımızın kuzenleri Charles beni gerçekten korkuttu. Sonrasında kasaba halkının yaptıkları bana Saramago'nun kitaplarındaki o toplu çıldırma halini hatırlatıp kanımı dondurdu. Oldukça zevkli bir okumaydı. Karanlık, gotik kitapları seviyorsanız hoşunuza gidecektir.
Çok değişik bi kitaptı. Keşke biraz daha ayrıntı verilseydi, çok fazla soru işaretiyle bitti ama yine de elimden bırakamadım. Kızların ruh hastalığını çok iyi yansıtmıştı yazar ya film izliyo kadar oldum
Küçükken Constance'ın peri kızı olduğunu zannederdim. Resmini çizmeye çalışırdım; lepiska saçlar, pastel boyanın el verdiği mavilikte gözler ve her iki yanakta pembe birer noktacık; resimler beni hep şaşırtırdı çünkü hakikayen de öyle görünürdü; en kötü gününde bile pembe, beyaz ve altın sarısı; hiçbir şey ışığını söndüremezmiş gibi.
Gotik roman severlerin bir çırpıda okuyabileceği kız kardeşlik, kadın-erkek dengeleri ve ötekileştirme temalarını işleyen keyifli bir roman. Yer yer anlaşılmayan kısımlar olsa da genel anlamda korku ve tekinsizlik hissini güzel verdiğini düşünüyorum. Ayrıca yaratıcı roman isimlerine güzel bir örnek.
-mevsim salatası yiyeceğiz," dedi constance.
-mevsimleri yiyip bitiriyoruz. baharı, yazı ve sonbaharı yiyoruz. bir şeylerin yetişmesini bekleyip sonra onu yiyoruz.