Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu Sözleri ve Alıntıları
Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu sözleri ve alıntılarını, Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu kitap alıntılarını, Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hem yas hem de övgü olmadığında yaşam sadece nefret ve sıradanlıktan oluşur.
Sayfa 9Kitabı okudu
Âşık olmak, yani kendinizi her gün ziyan ettiğiniz, "yemek yiyemez, uyuyamaz oldum", "tek yaptığım ismini çağırmak", "yüzünü süt kovasının üzerinde görüyorum", "bilgisayar kablomun kıvrılışında", "sabahki yulaf gevreğimin vıcık vıcık yüzeyinde yüzünü seçemediğim zaman dehşete kapılıyorum" dediğiniz türün ötesinde bir aşk, arayarak bulunmaz.
Sayfa 27Kitabı okudu
Hayatta olmayı yüceltmenin en derin şekli yeni doğan bir bebeğin yas çığlığıdır.
Dünyayı, onu istila etmeden tanıyan bir çocuğun sonsuz merakı, zekice taze gözleri ve keşfetme duygusuyla tanıyın.
Kaybettiğimiz birisi, bir ülke veya ev için karakterimize uygun olsun olmasın koreografisiz ve dürüstçe sesli olarak ifade edilen yas aslında onlara sunabileceğimiz en büyük övgüdür.
270 gün boyunca bir kere bile nefes almamız gerekmez çünkü annemiz dokuz ay boyunca bizim için nefes alır.
Sayfa 15 - butik yayıncılık, 2020
Yas günlerimizde doğanın yardımına yürekten duyduğumuz ihtiyaçtan daha iyi hiçbir şey öğretmez.
Muazzam doğumlarımızın öncesinde ve süresince bedenimizde atan annemizin kalp atışları, bu soğuk, gürültülü ve bazen pek dostça olmayan dünyaya geldiğimizde yok olur.
Sayfa 14 - butik yayıncılık, 2020
Yas ve övgü, "Sevgi" adlı ev sahibinin kiracılarıdır.
Sayfa 10 - butik yayıncılık, 2020
Nehrin Dibi İçin Biraz İlave Işık
Kolektif insan ruhunun nehrinin dibinde, bir bileziğin üzerindeki mücevherler misali dizilmiş, suyun cilaladığı yumuşak çakıl taşları gibi parlaklığı ve değeri en yakın komşuları tarafından bile bilinmeyen asil ve derin insanlar vardır.
Sayfa 1 - butik yayıncılık, 2020
Yas, kaybettiğimiz kişilerin yaşamına sunduğumuz övgüdür.
Elverişsiz yaşam şekillerimiz yüzünden ruhu düşüncesizce sömürülmüş ve manevi olarak sulanmamış bir dünyayı hayata döndürebilecek bir "yağmur" olmalıdır.
Sayfa 185 - butik yayıncılık, 2020
Kendi kalbimiz gelişene kadar henüz kendimiz değil, annemizin kıymetli parçalarından biri olduğumuzu hatırlamalıyız.
Bilim harika bir şey olabilir ama aslına bakarsanız temelde bir ölçme tutkusudur. Bu işlev ile şu işlev arasında karşılaştırmalar kurmak için her şey milyarlarca tasarlanmış şekilde ölçülmelidir. Bu, günümüzün siber-bilgisayar çağında kocaman çok yönlü bir karmaşıklıkla tertiplenebilirken geçmişte olduğu gibi şimdi de herhangi bir şeyin, evrendeki herhangi bir yerde, eskiden olduğu gibi, şimdi olduğu gibi ve gelecekte olabileceği gibi doğal işleyişini tahmin edip grafiklendiriyormuş gibi görünen “eksiksiz modeller” formüle etmek için kullanılır.
Yanılsamanın kaynağı, insanların neler bekleyebileceklerini gösteren bir menüyü “bilmenin”, yaşamı daha öngörülebilir hale getireceğine inanmaktır. Böylece “yaşam kalitemizi» iyileştirmek için her arızayı daha başında düşünüp iyileştirir ve Tanrı'nın şans ve kaosa olan sevgisine biraz saygı göstererek uzak geçmişimizdeki gibi yaşamak zorunda kalmaktan vazgeçeriz.
Yas hayatımıza geldiğinde, bazen bilim, ölçülen denklem dünyalarının gerçekte ne kadar karmaşık, güzel ve kontrol edilemez olduğunu bize göstererek yaşamaya devam etmemize yardımcı olabilir. Gerçek şu ki başka bir şey istemediğimiz bir yöne hareket etmeden hakikat baskılanamaz veya kontrol edilemez. Hakikat kontrol edilemez, ancak tamamen yaşanabilir veya korku ve başarısızlıktan kaçınılabilir. Hayvanlar, tam anlamıyla yaşamanın ve ölmenin efendileridir.
Sayfa 144 - Butik Yayıncılık
Gölge her zaman kötü değildir :)
Ama daha da önemlisi, eğer bu deliliğin herhangi bir yanı değişecekse her birimizin kendimiz için bir nevi ulus oldugunu ve ulus olarak değişmek için gücümüzün bulunduğunu fark etmemiz gerekir. Her birimizin içinde, ruhumuzun berrakça akan nehrinde eskimiş bir mücevher gibi duran, bugün burada mevcut derin ve asil bir insan vardır ama en yakın komşusu tarafından bile bilinmez: yani kendi derin spiritüel tabiatımıza özgü o gerçek kişi yerine etrafımızdaki kültürün şekillendirdiği kişiliğimizi oluşturan daha dıştaki katmanımız tarafından.
Sayfa 3 - Butik Yayıncılık