Yalnızlar
Erhan BenerEn Yeni Yalnızlar Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Yalnızlar sözleri ve alıntılarını, en yeni Yalnızlar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.1
Oysa, daha önceleri, her şeye karşın, güzeldi yaşantıları. Güzeldi elbet. Ne güzel seviyorlardı. Ne güzel içiyorlardı. Ne güzel ağlıyorlardı. Ne güzel şiirler söylüyorlardı. Gözlerinden yaşlar gelinceye kadar gülebiliyorlardı. Ölüme dek çözülmeyecek büyük dostluklar kurmanın övüncünü taşıyorlardı ve ne güzel yalan söylüyorlardı!
Sayfa 37 - Everest Yayınları 2015
1
Hiçbir şey değişmemiş olsa, her şeyi yeniden yaşama olanağını bile bulmuş olsa, içindeki, o kabuk bağlayan yaranın kaşınışına benzeyen tadı, o acımsı heyecanı yitirmişti.
Sayfa 19 - Everest Yayınları 2015
"Huzuru kendi içinde aramalı insan. Sevgiyi kendi yüreğinde duyabilmek. Tek başına ayakta durabilmeli. Yenilmemek başka şey, yenmek başka şey. Güçlü kişi, her zaman başkalarını boyunduruğu altına alabilen kişi demek değildir ki..."
Nermin, mutluluğun sevgi olduğunu savunuyordu. En büyük güç sevgiydi. Yaşamın değeri sevgiyle ölçülebilirdi ancak. Tanrı, dünyayı sevgiyle yarattım, demişti.
"Gerçekte yaşam, ne acı, ne tatlı, renksiz, kokusuz, dümdüz, bir yığın küçük olaylar dizisinden başka bir şey değildi".
Sayfa 593Kitabı okudu
En güçlü sanılan sevgiler bile , kurtaramıyordu onları kendi içlerindeki yalnızlıktan.
Sayfa 446 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Hep başkalarını düşünmekle mi geçecek ömrümüz?
Sayfa 376 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Suların ilk çekildiği gün , oradaydım.
Sendin denizden çıkıp kumlara saklanan
Bendim sevgiyi yokluktan çıkarıp sana veren...”
Sayfa 299 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Yaşamdan çok şey beklediği yoktu. Dokunmasınlar ona . Bıraksınlar, kimseye zararı dokunmadan tatsın yaşamın mutluluğunu.
Sayfa 284 - Everest YayınlarıKitabı okudu
"Mutluluğun öyküsü uzun sürmez," diye mırıldandı. "Oysa acılar büyüktür. Sonsuz bir değişme halindedir acılar. Renkli, ağı yeșili, gök mavisi, kanarya sarısı acılar..."
Sayfa 550 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Demek ki gerçek bu. Gerçekte yalnız olarak yaratılmış insanoğlu. Her șeyi kendisine göre biçimlemiş, her șeyi kendi isteğine göre yorumlamıș. Uzaydaki yerini, toplumdaki yerini, kendine göre biçip șekillendirmiş. Aşk, dostluk, arkadaşlık, yardımlaşma, bütün bu güzel șeyler, insanın bunlara kendince bir değer verdiği, belki de bilinçsiz bir çıkar duygusuyla bunlara bağlandığı, inandığı sürece var. Ancak o ölçüde var. Her birey, bir tabaka elişi kâğıdından usta bir makasla oyulmuș bir gölge yaratığı gibi kopup çıkmış onu var eden toplumun bütünlüğünden. Bir daha kimse onu eski yerine oturtamaz. Kesiği, ayrımı belirli.
Sayfa 332 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsan ancak çok sevdiği zaman ister, sevgisinin bu kadar pürüzsüz, bu kadar lekesiz, bu kadar haklı olmasını. Ancak o zaman en küçük acılar, en küçük vicdan azapları bile dayanılmaz ağrılar biçimine dönüşür, büyür, büyür ve bir gün insanı yaşamaktan bezdirebilir.
Sayfa 328 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar arasında, duygu, bilgi ve inanç iletişimi sorunuydu yalnızlık. Bu iletişimin olmadığı yerde, yalnız demekti insan.
Sayfa 264 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsanın en büyük korkusu, ölümden de büyük korkusu, yalnız kalma korkusu değil miydi? Ölümden bile, yapayalnız ölündüğü için korkardı insan. Ölenin elinden kimse tutamazdı.
Sayfa 264 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Yașam buydu iște. Bin tasayla üzülür, kafa yorardı insan; sonra bir de bakar ki, gerçek çözümlemeler kendiliğinden, olanca karmaşıksızlığı ve yalınlığıyla karşısına çıkıvermiş.
Sayfa 256 - Everest YayınlarıKitabı okudu