Kurgu ve gerçeğin bu kadar detaylı, heyecanlı ve egzotik harmanlanlandığı; beni saatlerce uykusuz bırakan ve her yönüyle ilgimi çeken böylesi bir kitap uzun zamandır olmamıştı sanırım.
Kitap Urfa'da bulunan Göbekli Tepe'nin kazı çalışmaları ile ilgili haber yapmak üzere, İngiliz bir gazetecinin yöreye gidişiyle başlıyor.
Urfa ile ilgili, kazı alanıyla ilgili öyle detaylı ve araştırılmış ve doğru bilgiler var ki; bunlar kitaba daha ilgimi artırdı. Kalemine, bilgisine ve kültürüne önem değer verdiğim bir yazar dostum da bu bilgilerin bir kısmını doğruladı. Aslında biraz sabredip kitabı onunla eş zamanlı okuyup, ondan da çok faydalı şeyler öğreneceğime eminimdim ama bir noktadan sonra kitabı bırakamadım.
Kitap gerilim kitabı ve hakkını fazlasıyla veriyor. Fakat bunun yanında tarihi 10.000 yıl öncesine sarıp hayli ilginç teorilerde de bulunuyor. Bu konuda da araştırması olanlar varsa iletişim kurup kitabı irdelemek isterim.
Olumsuz bulduğum yönleri de vardı ki ülkem ve halkım adına pek razı olmadım ama objektif düşünmeye çalıştım. Onun haricinde gözlerimin sızısına, uykusuz kalmama değdiğini düşünüyorum.
Kısacası bir çok tarzı içinde barındıran bir kitap okumak isterseniz önerimdir.
