Yasin Süresi Yorumu

Haluk Nurbaki

En Eski Yasin Süresi Yorumu Sözleri ve Alıntıları

En Eski Yasin Süresi Yorumu sözleri ve alıntılarını, en eski Yasin Süresi Yorumu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Âyet 51: Bilindiği gibi kıyamette, İsrafil isimli melek tarafından 2 kez Sûr üflenecektir. Birinci Sûr'da yerde ve gökteki canlılar ölecek, İkinci Sûr'da hepimiz bedenlerimizle birlikte dirileceğiz. Âyetteki "sûr üflenince" den kasıd ikinci sûr'dur. Bu sûr'a, Radife sûr'u da denilir. Kur'an Âyetleri ve ilmi Gerçekler dersimizde bu konuda geniş bir bilgi verilmiştir. Bu sûr'la birlikte kabirlerden bedensel yapımızla fırlayacağız ve irademiz dışında Rabbimize doğru hareket edeceğiz. Burada "Rabbimize doğru"dan kasd, mahkeme-i kübrâ dediğimiz en yüce yargı makamıdır. Bu mahkeme de bir eğitim sırrı taşıdığından Rab sıfatı kullanılmıştır. Ancak mü'min, kâfir herkes, o anda ilâhi kudreti hissedeceklerdir. Kâfirler yalnız Celâl esmasinin azametini, mü'minler ise hem Cemâl hem Celâl esmasinin ihtişamını hissedeceklerdir. Bu, kabirden mahkemeye gidiş, olağanüstü bir intikaldir. Hayret ve dehşet vericidir. Melekler mü'minlere moral vererek, onları bu seyirde dahi mutluluklarını sağlayacaktır.
Sayfa 76 - Damla YayıneviKitabı okudu
Âyet 52: O anda kâfirler işin vehametini bir kez daha anlayacak, sağlıklarında alay ettikleri "yeniden dirilme ve hesap verme günü"nü elem içinde seyredeceklerdir. Nitekim "Demek Resûller doğru imiş, mahşer Hakmış" demektedirler. Kendilerini dayanılmaz bir gücün belli bir noktaya çektiğini farkederek, huzura götürüldüklerini
Sayfa 77 - Damla YayıneviKitabı okudu
Reklam
Mahşerde, mahkeme-i kübranın ekranında, sonuç hanesinde cennet yazısını görenlerin sevinci anlatılamaz. Ayet 56: "Kendileri ve zevceleri erikeler üzerine kurulmuşlardır." Ekranda cennet yazısının ilanı ile bir anda kendilerini cennet erikeleri üzerinde bulurlar. Erike, cennet uzayında anlatılmaz süste özel mekânlardır ve evrenin
Sayfa 79 - Damla YayıneviKitabı okudu
Âyet 59: "Ey mücrimler! Bugün siz ayrılın. " Ahsen-i takvim sırrından uzaklaşanlar, bu anlatılması imkansız güzellikler, sizde gönül sırrı olmadığından, size yansımaz; siz ondan mahrumsunuz, ayrılın! Bu hikmet sohbetlerde de zuhur eder. Gönül kiriyle yüklü kişiler gelince bu âyetin sırrı tecelli eder; onlara ceryan geçmez ve sohbetin sırrından mahrum kalırlar. Bu âyetin çok önemli hikmeti üstteki âyetlerde geçen "Burada kimseye zulmedilmez" yasasıyla birliktedir. Yani ayrılın denilenler; mücrimler, gönüllerinde sevda-i Muhammedî olmadığı için Rahîm sırrını alamazlar; o mekâna intikal mecalleri yoktur, yeni bir emr-i ilâhiyi bekleyeceklerdir. Neden mi? Bakın 60'ıncı âyet bunun hikmetini açıklıyor. Âyet 60-61: Biz bu dünyaya intikal etmeden önce tek tek hepimiz söz verdik: Şeytana uymayacağız, ona kulluk etmeyeceğiz; Rabbimize kulluk ederek doğru yolu bulacağız, diye and içtik. Kalbe îman şûlesi düşünce, bu anı hemen hatırlarız. Üstelik âyette bir incelik vardır. Bizler Âdemoğluyuz ve Hz. Âdem ile şeytan arasında kan davası vardır. Hz. Geylâni bir vaazında buyurdu ki: Ey mü'minler! Sizi bir kan davalınız izlemektedir; kendinizi emniyete almazsanız, sizi; yani imanınızı aldırır. Tedbir, efendimizin sevgisine iltica, ahlâkına ittibadır.
Sayfa 80 - Damla YayıneviKitabı okudu
Şeytanın yer yüzünde faaliyeti, hâlis mü'minle, münâfığı ortaya çıkarıvermektedir.
Sayfa 82 - Damla YayıneviKitabı okudu
İmanın iki özelliği vardır. a) İhlâs (İçtenlik) b) Sıdk (Doğruluk) Mü'minin îmanında bu hassa vardır ve şeytan Fatihamızda niyaz ettiğimiz sırat-ı müstakimden bizi ayıramaz. Eğer imanımız hasta ise; ihlâs ve sıdk yoksa, şeytan tuzağını kurar hemen arka arkaya şirk işleterek tarihî inti­kamını almış olur.
Sayfa 82 - Damla YayıneviKitabı okudu
Reklam
50 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.