Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Hacı Muzaffer Ozak sahaflar şeyhi diye anılırdı o zaman. Çok gani gönüllüydü. Bizim gibi üniversitede çalışıp da geliri sınırlı olanlara kere kitapları yarı fiyatına verirdi. Bir keresinde Hacı Muzaffer'in benim yanımda bir müşteriye fiyatını 100 lira olarak söylediği çok nadir bulunan Menakib-i Kethüdazâde Arifi bana: "Bunu al, bir daha bulamazsın." diyerek uzattığını ve sonra da: "Paran olunca 50 lira verirsin." dediğini her zaman hatırlarım. Yine aynı şekilde mesleğin önde gelenlerinden Nizamettin Aktuç da Muzaffer Efendi gibiydi. Bir gün Nizamettin Bey, 16. asırda istinsah edilmiş bir Tezkiretü'l-Evliya'yı, o konuyu çalıştığımı bildiği için, çarşıdan geçerken beni çevirip: "Bu senin işine yarar." diyerek çok cüz'i bir fiyata vermişti.
50 sene oldu bir ölmedik. Cebimizde hep bir mendil var. İşimize geldiğinde çıkarıp halay çekiyoruz. İşimize gelmediğinde ziril ziril.. Dirisi dar ölüsü darphane
Reklam
İcat edilebilecek her şey icat edildi. Charles H. Duell 125 sene önce yapılan bilimsel gaf yol katederek "basimiza icat cikarma" diye bizde de güncellenmiştir. :)
Sana engel olmaya çalışanlar, başaracağına en çok inananlardır.
Bir rivayete göre, Emil Cioran’ın çocukluktan beri mutsuz olduğunu gözlemleyen annesi ona bir gün şöyle söylemiştir: “Bu kadar mutsuz biri olacağını bilseydim kürtaj yaptırırdım.”
« 1979'un Şubat'ında, Ülkü Tamer o sıralar yayınevinde yöneticilik yapıyor, Bilge Karasu'nun kendisini ziyarete geldiğini haber veriyorlar. Kucaklaşıyorlar. Birer çay söyleyip neler yaptıklarından söz ediyorlar. Tamer, "Yeni bir şeyler var mı?" diye sorunca Karasu gülüyor ve "Ben de onun için gelmiştim. Bir kitabım var. Göçmüş Kediler Bahçesi. İlgilenir misin?" diyor. Tamer, Karasu'nun elindeki dosyayı alıyor hemen. Ancak Karasu'nun, kitabını önerirken sıkıldığını da fark ediyor. "Bir oku istersen." dediğinde "Yahu," diyor, "nesini okuyacağım! Senden okuyacağım kadar okudum. Bunu da kitap olarak çıkınca okurum." Karasu, "Basacak mısın yani?" diye soruyor. "Bugün doğum günüm. Bana bundan güzel bir doğum günü armağanı verilemezdi. Sağol." diyor ve kitabı kısa sürede yayımlıyor. Ülkü Tamer, bu anısını anlattıktan sonra şu cümlelerle bitiriyor hikayeyi: "Daha sonraki yıllarda, ölünceye kadar doğum günümü hiç unutmadı, sevgili Bilge, en azından bir kartla hep kutladı."»
Sayfa 134 - Sayı: 54 Eylül - Ekim 2023 ( Çapraz Okumalar )Kitabı okudu
Reklam
Mark Twain, Amerika’nın güney kesiminin geri kalmışlığının müsebbibi olarak gördüğü, tarihi roman(s)larıyla tanınan Sir Walter Scott’u romanlarında yer yer tenkit etmiştir. Buna verilebilecek belki de en iyi örnek, Huckleberry Finn’in Maceraları kitabında Twain’in batan bir gemiye WALTER SCOTT ismini vermesidir.
Bir toplantıda, bir genç Mehmed Âkif'i küçük düşürmek için: - “Siz baytarmışsınız, öyle mi?” diye sorar. Âkif hiç istifini bozmadan şu cevabı verir: - Evet. Hayrola bir yeriniz mi ağrıyordu?
Churchill bir akşam eve sarhoş gelir. Hizmetçi dayanamayıp “Kör kütük sarhoşsunuz” der. Churchill bunun üzerine şu cevabı verir: “Ve siz de çirkinsiniz. Sarhoş olabilirim hanımefendi ama sabaha ayılmış olacağım, siz ise hala çirkin olacaksınız.”
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.