“Neden, neden bunca acıyı, bunca yorgunluğu bana bırakıp gittin? Aramıza zaman girdi, ölüm girdi. Şimdi sen yeniden doğan bir ölü, bense can çekişen bir diriyim. Öldüğün yerin, yattığın tabutun bile ağladığı bilinmeli. Bütün dünyanın seni benimsediği an, ben senden öksüz kaldım. Nerede karşılaşacağız bir daha, ufuğun hangi ölü noktasında? Bundan böyle yüreğimle, gönlümle ağlayacağım…”
♡KALBİM♡
Kitabın güzelliğini nasıl kelimelere dökebilirim bilmiyorum. Dökemem sanırım. Kelime daracığım bu fevkalade işlenmiş kitabın üzerimde bıraktığı tesiri size anlatacak kadar zengin değil. Her harfin ayrı mübtelası oldum. O kadar efsane bir kitap ki o kadar.... İçine düşmemek ne mümkün.
Aslında kitapta o kadar çok kendimi buldum ki her
"Besmelesiz başladım diye mi doyamıyorum seni sevmeye?"
Hâlbuki niyet etmiştim adın gibi,
Namaza durur gibi,
Orucu tutar gibi.
Gönlüme, ömrüme niyet ettim bu sevdayı.
Doyamıyorum dediğime bakma,
Doymak da istemiyorum.