Marie-Antoinette, devrimi ilk anından sonuna kadar yalnızca ve yalnızca kirli, insanlığın en aşağı ve adi güdüleriyle bulandırılmış bir çamur seli olarak görmüştür. Devrimin dünya tarihinden aldığı hakkı, yapıcı iradesini hiçbir şekilde kavramamıştır, çünkü yalnızca kendi kraliyet haklarını anlamaya ve iddia etmeye kararlıdır.