"Deniz her olta sallayana,her ağ atana teslim etmez kendini."
Denizi seviyordu çünkü deniz onu içine hapsedemezdi. Ona sınırlar koyamazdı, bunu sadece kara yapabilirdi. O da deniz gibi uçsuz bucaksızdı ama bu bir aldatmacaydı çünkü kara bir yerde bitiyordu. Sonra deniz başlıyor ve insandan alınan her şeyi ona geri veriyordu. Çünkü deniz hiçbir şeyi içine hapsedemezdi.
Sayfa 34 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Denize çıkan yollar dinginliğin habercisi gibiydi
Denize bakmanın insanın kalbini iyileştiren bir yanı var.
Sayfa 69Kitabı okudu
Denizde huzuru sakinliği bulanlara gelsin:)
Deniz görmek demek, burada kendini iyi hissedersin demek. Burada bir mutluluğa ortak olacaksın demek.
Sayfa 68Kitabı okudu
Deniz Üstüne
İster ayışığında, ister güpegündüz,
İster çarşaf gibi olsun, ister köpük köpük,
Kıyıda durup seyretmek onu
Kahreder beni.
Duyarım içimde mahzunluğunu.
Sayfa 47 - Adam YayınlarıKitabı okudu
Ey Deniz
“Ey deniz, sen derununa ruhumun akseylediği bir âyinesin. Sende kendimi temaşa eylerim. Suların gözyaşlarından mıdır? Neden bu mertebe cana yakınsın?..”
Sayfa 269Kitabı okudu
ey deniz bir gün sana bacak mıyım
sevmiyorum suyunda yıkanmamış rüzgarı
dalgaların gözümde tütüyor mavi, yeşil
içimi güldürmüyor sensiz ay ışıkları
ufkundan yükselmeyen güneşler güneş değil
nasıl yaşayacağım ey deniz, senden uzak
yanıp sönüyor gibi gözlerinde fenerin
uyuyor mu limanda her gece sarılarak
altundan çivilerle çakılmış gemilerin?
Hava değişmeye başlamıştı.
Deniz hareketlendi. Gökyüzünde bulutların rengi gitgide koyulaşıyordu.
Denizle ilgili o kadar az şey biliyordum ki. Ne yönleri ne de rüzgârları tanıyordum.
Bu yüzden bir şair dostum* bu bilgisizliğime çok şaşırmış, "Aslanım evine git ve rüzgârlara çalış" demişti
Sayfa 44 - *İlhan Berk.Kitabı okudu
Yaşiro Tapınağı, Deniz Tanrısı Vatatsumi-no-Mikoto’ya adanmıştır
Bu deniz tanrısına duyulan inanç, kendiliğinden, balıkçıların gündelik hayatından doğmuştur. Balıkçılar her zaman denizin sakin olması için dua ederler. Ola ki bir deniz kazasından kurtulurlarsa, yaptıkları ilk şey de, bu tapınağa gelip yardım kutusuna attıkları sikkelerle şükranlarını sunmak olur ...
