e

Evrim

5 üye
Hepsi İnsandı
Endonezya'daki Java adasında "Solo Vadisi İnsanı" anlamına gelen Homo soloensis yaşamaktaydı. Bu tür de tropik yaşama uyumluydu. Diğer bir Endonezya adası Flores'te arkaik insanlar bir cüceleşme süreci geçirdi. İnsanlar Flores'e ilk defa deniz seviyesi şu ankinden çok daha düşükken geldiler; bu esnada adaya anakaradan
Solon reformları:
''..''Solon yasaları'' denecek düzenlemelerle (İÖ 594'te) bir dizi reform gerçekleştirildi. Borçlar silindi; borç köleliği uygulamasına son verildi. Topraklar üzerindeki ipotekler kaldırıldı. Sahip olunabilecek toprak büyüklüğüne bir sınır getirildi. Bu ekonomik nitelikli reformları, toplumun çeşitli kesimleri arasında (kurulacak) dengenin bozulmaması amacını güden toplumsal ve siyasal reformlar izledi.'' * VII. Kesim Notları: VII.19/26: Solon'un ilgili şiiri için bak. Şenel, Eski Yunan'da Eşitlik ve Eşitsizlik Üstüne, s. 121. Öte yandan ''Hiçbir Atinalı köle yapılmamalı'' diye borç köleliğini kaldırması, iç savaş olasılığını azaltmaya yönelikti. Yoksa kenttaşlar dışında çok daha yaygın olan köleliğe karşı herhangi bir önlem alması şöyle dursun, bu yolda tek bir düşünce geliştirdiğini bile okumuyoruz. Bak. Hemann ve Zürcher, ''Overview'', History of Humanity, c. III, s. 5. Eski Yunan'da köleliğe karşı ses Sofistlerden ve Kyniklerden çıkmış görünüyor; bak. Şenel, Eski Yunan'da Eşitlik ve Eşitsizlik Üstüne, s. 495 ve sonraki sayfalar. (Sayfa: 780)
Sayfa 698Kitabı okudu
Reklam
Sınıf çatışması üzerine Drakon yasaları:
''Kylon adlı bir Atinalı, yoksullaşmış kitleleri örgütlendirip (İÖ 632'de) yürüyüşe geçirir. Amacı, siyasal erki halk adına ele geçirmektir. Hakça olmayan bir düzeni yıkması, aristokratlarca güçlükle önlenebilir. Atina aristokratları, bunun üzerine, sınıf savaşımını sert cezalarla durdurabileceklerini düşünürler. Drakon adında bir yandaşlarına, bu amaçlarını gerçekleştirebileceğini umdukları yeni bir ceza yasası (621 dolaylarında) hazırlatırlar.''
Sayfa 697Kitabı okudu
Türk Kuşan egemenliği
Kuşanlar, Kuzeybatı Çin toprakları içinde yaşayan, Türkçe konuşan göçebe bir topluluktu. Güçlenince İÖ 128'de Hindukuş geçitlerinden Hindistan'a indiler. Bunu izleyen (İÖ birinci- İS üçüncü yüzyıl arası) üç yüzyıl içinde, hem İndüs Vadisi'ni hem Ganj Vadisi'ni ele geçirmeyi başardılar. Bir başka deyişle, Hindistan imparatorluğunu ele geçiren yabancı hanedanlardan birinin kurucusu oldular. İmparatorlukların belkemiğini oluşturan ülkelerarası (uzak) ticareti denetimlerine almak yolunda, Çin'i Akdeniz'e bağlayan ''İpek Yolu'' da ellerine geçti. İmparatorluklarını pekiştirmek için son bir girişimle, en ünlü yöneticileri Kanişka zamanında tacirlerin dünya görüşüne uygun bir değerler dizgesi olan (çıktığı Hindistan'dan kovulan) Budacılığı benimseyip onu Hindistan'da yaymaya çalıştılar.
Sayfa 515Kitabı okudu
Sui (İS 581-618), Tang (618-907) ve Sung (960-1279) hanedanları:
''Çin'in köylü devrimi ile Maocu biçimiyle sosyalist düzene geçilmesinde önemli bir ekonomik ve kültürel atılımı (sonunda) başardığı biliniyor. İnsanlık tarihinde bu noktada katkıda bulunduğu unutulamamalı. Benzeri bir atılımı, küreselleşme çağında başarmakta olan Çin toplumunun gerisinde büyük bir kültürel birikim vardır. Söz konusu atılımları yaparken dayandığı, güç aldığı, kesintisiz (üç binyıllık) bir kültürel evrimin bulunduğu akıldan çıkarılmamalı. Böyle bir birikimin çapı hakkında bir düşünce edinmek için tek örnek bile yeterlidir: Birikmiş bilgilerin derlenmesi yolunda 1403'te başlatılan ansiklopedicilik akımı, Ming Hanedanı sonunda (1644'te) 11.000 cildi aşan bir noktaya ulaşmış bulunuyordu.*'' * * V. Kesim notları: V.14/265: Ahmad Yusuf Al-Hasan, ''Knowledge and Sciences'', ''History of Humanity, c IV, s. 96 (Sayfa: 583)
Sayfa 558Kitabı okudu
Eski Firavunluk (İÖ 2575-2134):
''İlk (basamaklı) piramidin bulunduğu Sakkara'ya yakın bir yerdeki bu piramidler, yalnızca Firavunların görkemini değil, dönemin Mısır toplumunun sıradüzenli (piramitsel) yapısını da yansıtmaktadır. Eski Yunan tarihçisi Herodotos, Gize'deki Keops piramidinin, her biri 2,5 ton ağırlığında, 2,5 milyon taşın, sürekli olarak çalıştırılan 100 bin kişilik bir köle ordusunun otuz yıl çalışmasıyla tamamlanabildiğini yazmıştı. Bu sayılar, günümüzün Mısır uzmanlarınca abartılı bulunsa da işin niceliği ve niteliği hakkında bir düşünce vermektedir.''
Sayfa 473Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 821 ile 830 arasındakiler gösteriliyor.