h

Hatay

0 üye
Osmanlı ordusunun, Suriye'den çekilmesi sonucu Hatay'da halk üçe bölünmüştü. Birinci kısım halk Faysal Hükümeti'nin, ikinci kısım Ankara Hükümeti'nin, üçüncü kısım Fransız mandaterliğinin Sancak'ta hüküm sürmesini istemiştir. Arap, Fransız ve Türk cereyanlarının çarpıştığı bu kaotik ortamda eğitimin işleyişi bozulmuş, okullara hoca bulunamamış, medreseler birer birer kapanmıştı. Aynı zamanda Dünya Savaşı'nın yarattığı ekonomik buhran nedeniyle Türkiye'nin çoğu yerinde olduğu gibi Hatay'da da medreseler kapanmaya başlamıştı. Ancak medreselerin kapatılması halkın ikiye bölünmesine neden olmuştur. Medreselerin kapanması, kimi kesimlerce olumlu karşılandığı gibi kimi kesimlerce olumsuz karşılanmıştır. Medreselerin kapanmasını olumsuz karşılayanlar, genellikle yaşlılar ve medrese hocaları arasında görülmekteydi. Onlara göre medrese İslam medeniyetinin bir sembolüydü. Dini öneminin yanı sıra çocuklara okuyup yazmayı öğreten bir kurumdu.
Sayfa 273 - ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANLIĞI YAYINLARIKitabı okudu
Esra Demirci Akyol, yapmış olduğu alan çalışmasında, Amik Gölü'nün kurutulmasıyla ortaya çıkan toprakların Türkmenlere verildiğini belirtmiştir. Aynı zamanda bölgeye Özbeklerin ve bir afet sonrası Samsun'dan gelen göçmenlerin yerleştirildiğini, onlara da toprak verildiğini, bu işle bir milletvekilinin uğraştığını ifade etmiştir. Aralık ayına doğru İskenderun'a Bulgaristan'dan gelen göçmenleri yerleştirmek için komiteler kurulmuştur. 28 Şubat 1951'de 158 aileden oluşan Bulgar kafilesi İskenderun, Dörtyol ve Erzin başta olmak üzere Hatay'ın ilçelerine yerleştirilmişlerdi. Göçmenlerin 98'i Reyhanlı Devlet Çiftliği'ne, 30'u Erzin'e 15'i Kuzuculu Köyü'ne, 15'i ise Dörtyol'un İcadiye Köyü'ne yerleştirilmişlerdi.
Sayfa 233 - ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANLIĞI YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
CHP İl İdare Kurulu Başkanı Dr. Vedi Bilgin'in hazırladığı raporlarda, Bayar'ı karşılayan lise öğretmenlerinin görevden uzaklaştırmaları gerektiği vurgulanmıştır. CHP, DP üyeleri üzerinden DP'yi yıpratmaya çalışmıştır. Bütün bu yıpratma çabalarına karşı Antakya'nın geniş emlak sahipleri, DP'nin seçimi kazanması için para toplamışlardır. Özellikle Abdurrahman Melek'in yeğeni İhsan Melek, para kuvvetiyle seçimlerde kendilerine oy verilmesi halinde halka yardım edeceklerini söylemiş ve bu şekilde CHP'nin yıkılacağı yönünde propaganda yapma yoluna gitmiştir. Her propaganda da karşıt propagandayı beraberinde getirmişti. Özellikle Atayolu gazetesinin yazarları, Fransızlar döneminde olan olayları gazetelerine taşıyarak DP'yi yıpratmaya devam etmiş ve CHP'den bu amaçla maddi destek almıştır. 9 Aralık 1948'de "Fransızlara 15 yıl Maarif Müdürlüğü Yapan Şimdiki DP Hatay İl İdare Kurulu Başkanı Bunlara Ne Buyurur?" manşetiyle Mithat Kuseyri eleştirilmekteydi. Oysa daha önceki bölümlerde de bahsedildiği gibi Kuseyri, Fransız idarecileri ile Türk idarecileri arasında denge kurmaya çalışmıştır.
Sayfa 96 - ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANLIĞI YAYINLARIKitabı okudu
Evim falan vardı, ışıkları yanardı. 06.02
Eskiden belleğimi suçlardım. Bilirsin. İnsan bazı şey leri unutur. Bazılarını da asla unutmazsın. Ama nedeni bu değildi. Yerler, mekanlar hala oradaydı. Bir ev yanarsa, yok olur, ama yeri -yani resmi- kalır; üstelik salt belleğinde değil, orada, dünyada. Anımsadığım şey, havada, kafamın hemen dışında yüzüp duran bir resimdir.
"Hatay, büyük ıstırabı idi. Sanki bir can sevgilisi ağyar kucağında imiş gibi, çırpınıyordu."
Sayfa 612 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Reklam
47 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.