Modern klâsik genel başlığı altında olsa da alt başlığında bilimkurgu, gerilim hatta distopya bile söylenebilir Wells'in bu kitabı için.
Bir ada dolusu hayvan halkı, insansı ama içgüdüsel davranan canlılar ile birarada olmanın çaresizliği. Ana karakter Prendick ile empati kurmayı denediğimde bile nefes alamadığımı hissettim, zaten ada fobim var onun kadar dayanamazdım eminim.
Ilk sayfalarda deniz kazası, adaya yolunun nasıl düştüğü, hikâyenin yeğeni tarafından özetlenmesi vs. zor anlaşılabiliyor ama sayfalar ilerledikçe olay örgüsü içine çekiyor okuyucuyu.
70' li ve 90'lı yıllarda beyazperde de şansını denemiş, izlemeyi düşünüyorum hayvan halkı nasıl yansıtılmış merak ettim.
Ilk sayfalardan kurtulduğunun bilgisi verilmeseydi sonuna kadar karakterin orada kalacağı hatta onun hayvanlaşacağı vb düşüncelerim olmuştu. Nasıl kurtulduğunu da hâlâ tam olarak anlayamadım zaten, şanslıymış gerçekten.