Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Medeniyet okumaları

Profil
Batıda, din, uygarlığın sadece bir unsuru ve bir huzur dengesiyken, bizde uygarlığın ta kendisi idi.
Sayfa 91
Son zamanlarda "ben Osmanlıyım" diyen yazarların samimi olmalarına karşın Osmanlıları gerçekten anladıklarından pek emin değilim. Çünkü: Osmanlılar denilen atalarımıza "siz nesiniz?" diye sorduklarında, "biz Osmanlıyız" demezlerdi, "biz Müslümanız" derlerdi.
Sayfa 24
Reklam
Osmanlı Dönemi, hangi yönden bakılırsa bakılsın bir Millet Dönemiydi. O zamanda millettik, hem mükemmel bir millettik. Hatasızdık demek istemiyorum. Hatasızlık Tanrı'ya mahsustur. Biz, diliyle, edebiyatıyla, idealleriyle, ahlakıyla sanatıyla, düşüncesiyle, yönetimi ve ordusuyla, o çağda bir benzeri görülmeyen üstün bir millettik.
Sayfa 16
Medeniyetimizin incelik ve ahengi... Mimaride bile ruh var
Medeniyetimizi oluşturan manevî dinamiklerin dışa dönük zâhiri bir zenginlik ve yüceliği hedef aldığını söyleyebiliriz. Mesela evleri ele alalım. Bu evler sokağa değil, avluya bakar. Sokağa dönük yüzünde, insan boyunu aşan duvarlarında pencere dahi yoktur. Çokluk taştan yapılır ve sağırdır. Sokağa bakan kafesli pencereler bu taş kısmın üzerinde yükselen ikinci katta bulunurlar. Evet, ev bahçeye, yani içe açılır. Burası mahrem bir alandır. Çiçek, meyve, sebze, havuzda su ile bir bakıma tabiatın devamıdır. Güzel ve ferahtır. Saydığımız unsurlarla tezyin edilmiştir. Evin dış görünüşü sade ve vakurdur. Tezyinat evin içindedir. Oymalar, ahşap bezemeler, göbekli geçmeli tavan süsleri, yüklük ve çiçeklikten hep bu iç güzelliği hedef alır.
Sayfa 73
Mahrem olan ağyara açılmaz, çirkin olan da setredilir.
Bizim hikemi geleneğimizde ifşaat ve itiraf arzulanan bir hâl değildir, kötü ortaya serilmez, örnek olmasın diye zikredilmez.
Sayfa 60 - Kemal Sayar
Bulunduğumuz yerden bakalım olaylara, insanlara...
Bizim medeniyetimizin insanı "zübde-i âlem" yani âlemin özü ve çekirdeği olarak gören o üstün kavrayışı dururken ithal yöntemlere başvurmak "derya içre olup da susuz gezmek" değilse nedir?
Sayfa 81
Reklam
Özlemle beklediğimiz şehir...
Şehir bir ahlaktır ve şehrin mimarisi Tanrı'ya meydan okuyamaz!
Sayfa 37
Kültürüyle, kendi öz medeniyetiyle ilgisini kesmiş nesiller, ne kadar iyi niyetli olursa olsunlar, karanlıkta, ışıksız ve gözsüz yürüyen yaratıklar gibi, yabancıların avı olmaya mahkumdurlar.
Sayfa 67
İslâm'ın Dünyaya Bakışı...
İslâm'ın dünya hakkındaki görüşü bellidir. Dünya dünya için değil, ebedî hayat için yapılmalı, imar edilmeli. Ruh açısından bakış hakimdir İslâm'a. Rahiplik, dünya terki yoktur. Dünyaya tapma değil, dünyaya hakim olma söz konusudur. Dünyayı hor görerek terk eden, sonunda onun esiri olur. Dünyaya tapan ise, sonunda onun kulu mahkûmu olur. İşte meşhur kural burda da bir kere daha geçerli olmaktadır: Bir şey haddini aştı mı zıddına inkılâb eder.
Sayfa 241
İslâm dünyasının, düşüş sürecine girmesinde, bir yerde "dünyaya doyma"nın da payı vardır. Abbasî döneminde eşsiz refah, barış içinde yaşayan Müslümanlar dünya nimetleri bakımından "doyma" noktasına varmışlardı. Endülüs Medeniyeti de, dünyaya dönük yanıyla, adeta bu dünyada cenneti gerçekleştirme derecesinde bir refah, incelik ve zenginliğine erişmişti. Bu doyma noktasında, dünya nimetlerinin ötesi aranır. Bu bakımdandır ki, dünya nimetleri bakımından zirveye varılan dönemlerin hemen ardından manevî ekoller de baş göstermiştir.
Sayfa 233
Reklam
Avrupa'nın millet kavramı, insancılığa aykırı, zıt bir kavramdır. İslam'ın Millet kavramı ise insanlığı içerir, onu oluşturur, İnsanlık medeniyeti topluluğu anlamına gelir.
Sayfa 171
Diriliş...
Diriliş düşüncesi, 1960'dan beri dikkatleri "medeniyet" olgusuna çekmeye uğraşıyor. İslâm'ı da öncelikle "medeniyet" ve tarih perspektifinden bir bütün olarak ele almayı bir metot bildik. Düşünenlere de bu metodu benimsetmek amacına güttük.
Sayfa 66
Kurtuluşun temeli "birlik"tir. Çünkü bütün Müslümanlar bir yapının birbirine geçmiş taşları gibidir. Taşlar çözülürse yapı çöker. Birliklerini koruyamayan bizlere ceza da birlikte geliyor. "Elele verip de mutluluğa ve güvene ulaşmadınız, şimdi ceza olarak bir arada korku azabını çekin bakalım" der gibidir kader.
Sayfa 58
Size Tarihin matematik kuralını söyleyeyim: İnsanlığın dirilişi, Ortadoğunun dirilişiyle doğru, Avrupanın dirilişiyle ters orantılıdır.
Sayfa 50
Türkiye, Ortadoğu ve İslâm ülkeleri, yitik cennetini arayan insan psikolojisi içindedir.
Sayfa 48
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.