Az iş ya da küçük iş, önemsiz iş diye bir şey yok. Bazı günler o işin görünürdeki az bir kısmını yaparız, ama bu da işin bütününe dairdir. Miktar olarak az olan işi de aynı şekilde önemsemek, her gün çok iş yapmamız gerekmediğini anlayabilmek, azı da çok olan gibi kabul edebilmek, iş yapabilen doğamıza yaklaştırıyor bizi, uzun vadede daha çok işi daha kolay şekilde yapabilmemizi sağlıyor.
Ambulans şoförü, aracının başında bekliyordu. Çağrıldıkları adrese varana dek, yol boyunca önlerinden çekilme gereği duymayan yüzlerce taşıtı siren sesiyle püskürtmüştü. Ona göre her telefon acil, her yola çıkış önemliydi. Ama hasta, çocuk ya da gençse, ambulansının sireni bile daha acı çığlıklar atıyor, kalbi bir başka çarpıyordu sanki. Böyle durumlarda direksiyona da başka türlü yapışıyordu.