Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.31
"Kalbi kırık adamlar, kimi zaman parçaları bir araya getirilemeyecek kadar kırılmış olurlar."
Herkese selamlar Seri de dördüncü kitabi da nihayete erdirdim. Gittikçe güzelleşen, okunabilirligi artan bir seri olmaya başladı ki bu durumdan son derece memnunum. Fakat benim hala favorim üçüncü kitap, orada yaşananlar, söylenen cümleler hep
Bu kitap herkesin birbiri ile yüzleşmesine sebep oldu. Harika oldu en azından bazı şeyleri daha net anlamamızı sağladı. Ama Izabel’ın hala sakladığı sırrın açığa çıktığında neler olacağını merak ediyorum. Niklas Viktor İle öğrendiği gerçekten sonra nasıl bir dönüşüm sağlayacaktı ? Fredrik, nasıl bir başlangıç yapacaktı ? Dorian ile ilgili nasıl
KATİLLER ÇETESİ 4
Bu kitap tam bir geçiş kitabıydı. Yaklaşık dört yüz sayfa civarındaydı ve sadece 48 saati anlatmasına rağmen inanılmaz akıcı hiç sıkmayan bir kurgusu vardı.
Karakterlerin hayatlarına dair daha fazla şey öğrendiğimiz, şaşırtıcı ve sakin bir kitaptı.
Konusu: Victor’un önderliğindeki Birlik hızla büyümektedir. Bununla birlikte çete üyelerinin arasındaki ilişki, beklenmedik bir düşmanın ortaya çıkmasıyla derinden sarsılır. Nora adındaki bu düşman herkesin karanlık sırlarını biliyor ve itiraflarını bekliyordu. Birlik bir sınavdan geçiyordu…
İnceleme: Sırların açığa çıktı, kartlar yeniden dağıtıldı. İşler değişti derken başka sırlar da ortaya çıktı. Giderek daha da iyiye gidiyor kitap. Aksiyonu da artıyor, işler de daha çok karışıyor. Yavaş yavaş kaos ortamı oluşuyor. Sırada dördüncü kitap var. Araya başka kitap almadan hemen onu okuyacağım.
Bilirsiniz ki herkesin sırları vardır ve Nora çetenin tüm sırlarını dökmeye gelmektedir. Her bir sır birbirinden tehlikeli her bir sır birbirinden çıkılmaz..
•
Serinin her kitabında yeni karakterlerin katılması seriye karşı merak arttırıyor Nora sayesinde sırları okurken en çok İzabel’in sırrına şaşırdım. Ve Nora da kesinlikle Fredrik’i gördüm onun gibi haşin duygusuz güçlü bunların ikisi iyi anlaşır
•
Seride daha çok katiller çetesinin her bir üyesinin sevdiği insanlar sonra tarafından kaçırılıyor Noranın tek istediği birliğin içerisinde sır olamaması birbirlerinin her şeylerini öğrenmek ayrıca Nora da birliğe katılmak ister peki ya sonun da neler olur biz seriye kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Katiller Çetesi'ne bir anda nerden geldiği, amacının ne olduğu bilinmeyen hakkında hiç bir şey bulunmayan, usta, zeki, cesur, korkusuz, kıvrak ve seksi Nora Kesler damdan düşer gibi geliverir. Hepsini alt eder ve içlerindeki sırların ortaya dökülmesine sebep olur. Kimse savunmasız değildir ve her birinin sakladığı kişisel sırları diğerlerini alt üst edecek derecededir. Nora sonunda istediğini almış ve Birlik üyelerini birbirine katmıştır. Her ne kadar Nora'ya başlarda sinir olsam da sonraları bana çok sempatik geldi. Ve her ne kadar Sarai'yi sevsem de bu kitapta kıskançlığı ve kişisel düşünceleri yüzünden ona sinir olmaktan kendimi alamadım. Şimdi maceramız Kara Kurt ile devam edecek. Bakalım bizi yine neler bekliyor.
Hikayemiz birden Victor ve Sarai'nin ekseninden çıkıp Fredrik ve eski karısı Serephina'nın etrafında döndü Kuğu ve Çakal'da. İtiraf etmeliyim ki soluksuz okudum yine. Fredrik ve yaşadığı korkunç geçmişi, yıllarca aradığı Serephina ve bir anda karşısına çıkan Cassia. Ahh Cassia seni çok sevdim ve unutmayacağım kitap karakterleri yerini aldın bende. Serinin dördüncü kitabı Kötülük Tohumları ile okumaya devam öyleyse.
Açık ara serinin en sevdiğim kitabı olabilir. Victor’un kurduğu yeni örgüt artık tıkırında giderken Nora isminde bir kadın gelip örgütteki bazılarının sırlarını öğrenmeye çalışıp diğerlerinin sırrını açığa çıkarıyor. Bu kadar kitabı olan bir seride olay örgülerini mantıksal çerçeveye oturtup onu okuyucuya vermek çok zor iş o yüzden bu kitabı gerçekten diğerlerinden ayrı tuttum ve içimden yazar keşke polisiye kitabı da yazsa demedim değil. Ve diğerlerinin aksine Nora’ya karakter olarak ısındım bence kitapta bu türden kişiliklerin de olması gerekiyordu. Son sayfaları ise beni içten içe gülümsetti ama spoiler olmasın diye söylemek istemiyorum hiç düşünmeden seriye devam etmek istiyorsanız bu kitabı da alabilirsiniz.
Katiller Çetesi serisine lise yıllarımda başlamıştım. Fakat seriyi tamamlayamadım okumaya ara vermiştim. 2 ay içinde bütün seriyi topladım. Benim için her zaman farklı bir yeri olacak. Soluksuz, heyecanla ve devamını merak ettiğim nadir serilerden bir tanesiydi. Sarai, Izabel, Kuğu ve Çakal, Kötülük Tohumları, Kara Kurt, Victor, Lydia ve En Karanlık Taraf...
Son kitabımız çoğunluk tarafından beğenilmemiş. Evet eksikleri kesinlikle vardı farklı olması gereken yerlerde de vardı fakat kitap heyecanından bir şey kaybetmemişti. Belki de karakterler sayesinde oldu. Karakterlerine bayılıyorum bu bir gerçek.
En Karanlık Taraf'ın benim için eksik yanları kesinlikle Fredrik ve Niklas'ın harcanması oldu. En sevdiğim iki karakter nasıl olurda bütün seri boyunca mükemmel işlenip son kitapta birini aşkından divaneye dönmüş birine çevirip yollara vurdun diğerini ise onca yaşadığı zorluğa rağmen seri katile bağladın. En en saçma gelen Vonnegut'ı Victor'un ikizi yapmak nasıl aklına geldi kimse dur demedi mi cidden. Ve Birliği ele geçirip ismini değiştirmek isteyip tekrardan Yeni Birlik yapmakta aşırı yaratıcıydı. Izabel'in dalga geçmesi çok normal geldi. Ve en sonunda İzabel ile Victor'un bir çocuğu olmasıyla final oluyor. Mükemmel gerçekten...
Kısacası kitap bazı yerler dışında beni tatmin etti. Farklı olabilir miydi kesinlikle, şu anki hali kabul görür mü? Mecburen evet. Yine de onları tekrar okumak beni mutlu etti. Herkesin seçtiği yolda mutlu olması da öyle. Hâlâ okumadıysanız kesinlikle şans vermeniz gerekli.
Evet bir serinin daha sonuna geldik.
Dile kolay sekiz kitap.
Victor,
Niklas,
Fredrik,
Sarai,
Herkezin sırları vardır. Nora çetenin tüm sırlarını dökmek için geliyor. Sırların sonunda bir bağlamda birleşeceğini olmuştum fakat sonunda tüm karakterler dört bir yana saçıldı.
Kitap boyunca Fredrik gelsin diye yırtındım. Kitapta az olmasına ve Izabel ile aralarının iyice yok olması beni gerçekten üzdü. Bu kitapta Izabel ve Niklas’ın
Her kitapta yeni bir karakterin katılımı ile seriye olan merak daha çok artıyor. Birlik üyelerinin sırları, okuduklarım beni çok şaşırttı. Hele de İzabel'in sırrı.
İzabel kesinlikle hiç sevmediğim bir karakter ve bunu tarihe geçelim ilk defa bir kitabın baş karakterini sevmedim. Geçmişte yaşadığı şeylerden sonra Javier'den iyi bir şekilde bahsetmesi ise beni çileden çıkardı resmen.
Kitabın adıyla iceriğinin bu kadar uyumlu olması şahane. Çetemizin tam da ortasına pimi çekilmiş bomba gibi düşen Nora, ortalığı karıştırmaya, herkesi birbirine düşürmeye kararlı.
"Sen benim elimde kalan son şeysin. "
Her zaman çıkış vardır. Bazen sadece bulması zordur.
Kalbi kırık adamlar kimi zaman parçaları bir araya getirilemeyecek kadar kırılmış olurlar.
Tek tek bütün kitapları sevsem de korkarım ki seriden biraz sıkılmaya başladım. Belki de bir süredir benzer türde kitaplar okuduğumdan dolayı böyle hissediyorum ama çok heyecanlı çevirmiyorum sanki sayfaları. Kitap kötü mü? Hayır. Ama hep aynı seyleri okuyorum... Karakterler hiç değişmiyor, gelişmiyor. Farklı olaylar üzerinde aynı terane dönüp duruyor gibi... Objektif olamıyor ve kitaba haksızlık ediyor da olabilirim ama üçüncü kitabı aşşşırı beğenmeme rağmen elim bir türlü dördüncü kitaba gitmedi mesela. Ki dördüncü kitap da gerçekten güzeldi. Tek mekan üzerinde karakterlerin sevdikleri insanları kurtarmak için ellerinde olan 48 saati anlatıyordu. İlk iki kitaptaki gibi yüksek tempolu bir aksiyon yoktu, daha çok psikolojik bir savaş veriliyordu ki bu farklılaşmayı gerçekten sevdim. Bence serinin buna ihtiyacı da vardı. Sürekli bir "kill kill bang bang" durumu ister istemez herkesi sıkar. Yazar karakter gelişimi üzerinde biraz daha yoğunlaşırsa yeniden heyecanla okuduğum bir seri olacağına inanıyorum ama şu anlık ilgimi biraz kaybediyor gibiyim...
6/10
Serinin ilk üç kitabını birbirine yakın tarihlerde okumuştum. İki sene sonra dördüncü kitabı elime aldım. Çok şükür :). İlk iki kitapta ne olmuştu hatırlayamadım üçüncü kitap zaten yan kitaptı bu ikinci kitaptan devam gibi. Ama sorun olmadı hatırlayamamam. Merak uyandırıcı başladı bütün ekibi karşısına alan bi kadın ortaya çıkıyor. Herkesin hayatının bi köşesine dokunuyor ve bütün sırlar ortaya dökülüyor. Takıldığım bi nokta oldu. Çetemizin ailelerinden birilerini kaçıran kadın geliyor çetemizdeki gözü kara katillerimizi tehdit ediyor hakkınızda her şeyi biliyorum diyor. Kadını dövüyorlar eziyet ediyorlar sandalyeye bağlıyorlar. Ama kadın uyusun diye odaya yatak koyuyorlar :)). Masum.