Paranın uşağı olmuştu hak. Adalet ise yoktu. Zenginliğin bir sınırı konmadan adalet nasıl olsundu? Miras kalkmadan nasıl yeni doğanlar eşit olsundu?.. Mirasları korumak için konulmuş kurallara maruz yaşarken adaletin hayalini kurmak bir labirentin içinde dürüstlük aramak gibi değil miydi?''
Lenin'in büyük bir özgüvenle söylediği şu ünlü sözü hiç unutmamak gerekir: "Tarihte varolmuş birçok siyasal partiler batmıştır. Biz batmayacağız, çünkü bizim yanlışlarımızı görüp saptayarak doğru yolu bulacağımız özeleştiri yöntemimiz var."
Türkiyede kaçınılmaz biçimde acı gene de mutlu bir yazgıyı yüklenmişti.Eksisi artısıyla devrimci yürüyüş yiğit bir savaşçı diye düşünürüm hep Behice Boran'ı.
faşizm, aşılacak bir zorluk değil, her daim büyük bir sorundur, çünkü eninde sonunda despotluk ve şiddet doğurur. Böyle sonuçları olan her şey tehlikelidir. Bir sorunu, ya da daha da kötüsü tehlikeyi inkar eden siyasete, devekuşu siyaseti denir. Tarihten ders almayanların tekerrüre mahkum olduğu hâlâ bir gerçektir.