Bizim Ada, uçakların üstünden geçtikleri bir yol güzergahı olmalı ki, hep ya üstümden ya solumdan geçip gidiyorlar. Kedi sustu. Köpeğim gözünü kapadı. Karga sesleri geliyor şimdi de. Vaktiyle bu Ada’ya bu zamanda kuşlar uğrardı. Cıvıl cıvıl öterlerdi. Küme küme bir ötekine konarlardı. İki senedir gelmiyorlar. Belki geliyorlar da ben farkına varmıyorum..
Sayfa 3 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bu kadarı çok fazla, bu kadar çok şeye ulaşılmaz. Birinin tutkulu olması ve belki de başarabileceği bir firar niyetiyle yetinmeyip, yanı sıra, hem de üstelik aynı anda hapishaneyi bir zevk sarayına dönüştürmez, eğer dönüştürürse kaçamaz.
Yalnızca; dosdoğru güneşin ortasına uçmak gerekmez, dünya üzerinde, güneşin zaman zaman aydınlattığı ve insanın bir parça ısınabileceği küçük, saf bir köşeye sığınmak yeter.