Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şimdi madem birçok yüzleri var, ötekilerini ne yaparlar sorusu gelir akla. Saklarlar. Çocukları kullansın. Ama bu yüzleri, köpeklerinin de takınıp sokağa çıktıkları olur. Neden olmasın? Yüz yüzdür.
Ah Malte, öylece yaşayıp gidiyoruz ve bana öyle geliyor ki herkes dağılmış ve meşgul, giderken çok dikkat etmiyoruz. Sanki bir yıldız kayıyor ve bunu kimse görmüyormuş, dilek tutamıyormuş gibi. Malte, asla dilek tutmayı unutma. Dilek tutmaktan vazgeçilmemeli.
Reklam
Hakiki olan içim ne kadar kötü olsa da, her şeyi nasıl bu kadar kolaylıkla kabul ettiğime bazen kendim bile şaşıyorum. Tanrım, keşke bunun bir kısmı paylaşılabiliyor olsaydı. Fakat o zaman olur muydu, olur muydu? Hayır, bu ancak yalnız olmanın bedeli olmalı.
Korkular. Çocukluğum için dua ettim ve o geri geldi. Aynı o zamanlardaki gibi ağır olduğunu ve yaşlanmanın bir fayda sağlayamadığını hissedebiliyorum.
Korkum bu kadar büyük olmasaydı, her şeyi farklı görmenin ve buna rağmen yaşamanın imkansız olmamasıyla kendimi teselli ederdim. Ama ben korkuyorum, bu değişimden son derece korkuyorum. Henüz bana iyi görünen bu dünyaya bile alışamadım. Başkasında ne yapayım?
Ölümü bekleyen birisi hakkında “O artık kimseyi tanımıyor” dendiğini duyduğumda, her seferinde çok fena oluyordum.
Reklam
Buradaki her şeyi tanıyorum, bu nedenle de kolaylıkla içime işliyor: Buradaki her şey içime ait.
Tüm buluşlara ve gelişmelere, medeniyete, dine ve umumi bilgeliğe rağmen hayatın yüzeyinde kalmış olmamız mümkün müdür? Yine de bir anlamı olan bu yüzeyi, yaz tatilindeki salon mobilyaları gibi olağanüstü sıkıcı bir örtü ile kaplamış olmamız mümkün müdür?
Eskiden bir meyvenin çekirdeğini içinde taşıdığı gibi insanın da ölümü içinde taşıdığı bilinirdi (veya en azından tahmin edilirdi). Çocukların içindeki küçüktü, yetişkinlerin içindeki büyüktü. Kadınlarınki kucağındaydı ve erkeklerinki göğüslerindeydi. İnsanlar buna sahiptiler ve bu insana özel bir asalet ve sessiz bir gurur verirdi.
Fakir insanlar düşüncelere daldıklarında rahatsız edilmemelidir. Belki aradıkları fikri bulurlar.
Reklam
Rainer Maria Rilke-Malte Laurids Brigge’nin Notları
Kalbinde çözülmeden kalan her şey için sabırlı ol. Cevapları şimdi arama. Cevaplar sana şimdi verilmez, çünkü sen henüz onlarla yaşayamazsın. Bu, her şeyi o an yaşama meselesidir. Şu anda soruyu yaşaman gerekir. Daha ileride, belki farkına bile varmadan, günün birinde kendini cevabı yaşarken bulacaksın.
Seven kadın, sevilen erkeği her zaman aşar, çünkü hayat, kaderden daha büyük.
Sayfa 162Kitabı okudu
Şimdi korkunç zordu onu sevmek ve o, buna yalnızca Biri'nin gücünün yeteceğini seziyordu. Ama o Biri, istemiyordu henüz.
Sayfa 202Kitabı okudu
Ey âşığın akıp taşan ikramlarının, parça parça ve fanilikle ağır, âşığa geri geldiği tesellisiz geceler...
Sayfa 198Kitabı okudu
Sevilenin, saydamlığı arttıkça artan hayali içinden, kendisindeki sınırsız sahip olma arzusuna açtığı mesafeleri görmenin vecdiyle gevşedi.
Sayfa 198Kitabı okudu
606 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.