16.yy'ın büyük mutasavvıf şairlerinden Molla Câmi,Hz.Mevlâna ve Mesnevi'si için şöyle der:
"Ân feridûn-ı cihan-ı mânevi
Bes buved buhran-ı kadreş Mesnevi
Men çi gûyem vasf-ı ân âli cenâb
Nist peygamber veli dâred kitâb"
(O,maneviyat dünyasında eşsizdir
O'nun büyüklüğüne delil olarak Mesnevi yeter
Ben O yüce Şahsın vasfı hakkında ne söyleyeyim?
Peygamber değildir ama kitabı vardır..)
Maneviyat,
Samimiyet,
Nezaket yoksunu olmuş insanlar...
Herkes bir BEN tutturmuş gidiyor,
Ötekine hiç aldırmadan...
"İNSANLIK" ölmüş çoktan...
Elde kalmış,
Et ve kemikten İNSAN"...
GURBETÇİ ŞÂİR SERVET YÜKSEL'İN DUYGU SÜZGECİNDEN SÜZÜLEN ŞİİRLER
M. NİHAT MALKOÇ
“Aman ha, gönül kırıp; kırılmaya değer mi?
Boş şeylerin peşinde yorulmaya değer mi?
Ne kaldı elimizde baharından, yazından?...
Bu dünya çiçek olsa derilmeye değer mi?”
(“Değer mi?”- Servet YÜKSEL)
Gönül telimizi
Ben seni bir okyanusun derinliğinde buldum da sevdim
Parlak bir inciydin benim için
Paha biçilmez bir inci
Ben seni soğuk ve yağmurlu bir günde
Seni düŞünürken gülüşündeki sıcaklığın içime dolup da
Beni sardığı bir anda sevdim
Seni sadece selvi boyun, siyah saçların yada kara gözlerin
Güzel bir yüzün var diye değil
Fikirlerinle, konuşmandaki
tarihin en gizemli ve sırlarla dolu adamlarından birisidir. hakkındaki ortada dolaşan negatif söylemlerin lozan ile ilgili olanlarını bir yazıda şöyle anlatmışlardır.
alıntıdır: burhan bozgeyik - milli gazete
hayim naum: lozanda bizi teslim, pardon temsil eden yahudi
tarihimizdeki büyük hatalar
bir yahudi’nin lozan heyetine dahil