Dünya madem fanidir. Hem madem ömür kısadır. Hem madem gayet lüzumlu vazifeler çoktur. Hem madem hayat-ı ebediye burada kazanılacaktır. Hem madem dünya sahipsiz değil. Hem madem şu misafirhane-i dünyanın gayet Hakîm ve Kerim bir müdebbiri var. Hem madem ne iyilik ve ne fenalık cezasız kalmayacaktır. Hem madem 'Allah kimseye gücünden fazlasını yüklemez' sırrınca teklif-i mâlâyutak yoktur. Hem madem zararsız yol, zararlı yola müreccahtır. Hem madem dünyevi dostlar ve rütbeler kabir kapısına kadardır. Elbette, en bahtiyar odur ki, dünya için ahireti unutmasın, ahiretini dünyaya feda etmesin, hayat-ı ebediyesini hayat-ı dünyeviye için bozmasın, malayani şeylerle ömrünü telef etmesin, kendini misafir telakki edip misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin, selametle kabir kapısını açıp saadet-i ebediyeye girsin.
"...Tasavvufçuların sözlerinden ele bir şey geçmez. Onların hallerinden insanın bir şeyi artmaz. Onların vecdleri ve halleri, islamiyete uygun olmazsa, on para etmez. Keşfleri, ilhamları, kitaba ve sünnete benzemezse, yarım arpa kadar değerleri olmaz.Tasavvuf yolunda ilerlemenin sebebi, islamiyetde inanılması lazım olan şeylere, yakinin, imanın artması içindir.Hakiki iman da , bu demektir. İkinci sebebi de, fıkıhta bildirilen vazifelerin kolay ve tatlı olması içindir.Tasavvuf bu ikisine kavuşmak içindir.Bunlardan başka bir şey için değildir.Çünki, Allahü teala, Cennetde görülecekdir. Dünyada hiç görülemez.Tasavvufcuların aradıkları müşahedeler, tecelliler, gölgelere kavuşmakdır ve benzetilen, O sanılan şeylerle avunmakdır.Allahü teala ötelerin ötesidir..."
207.Mektup/Cild I.
Her şekil dardır, ma'na nasıl sığar?
Dilenci kulübesinde, sultanın ne işi var?
Şekle bakan gafil, ma'nadan ne anlar?
Cemali görmeyince, cananla ne işi var?
Dünyanın üç yüzü var;
Birinci yüzü Cenâb-ı Hakkın esmâsına bakar. Onların nukuşunu gösterir. Mânâ-yı harfiyle, onlara aynadarlık eder. Dünyanın şu yüzü, hadsiz mektubat-ı Samedâniyedir. Bu yüzü gayet güzeldir; nefrete değil, aşka lâyıktır.
İkinci yüzü âhirete bakar.Âhiretin tarlasıdır, Cennetin mezraasıdır, rahmetin mezheresidir. Şu yüzü dahi, evvelki yüzü gibi güzeldir. Tahkire değil, muhabbete lâyıktır.
Üçüncü yüzü insanın hevesâtına bakan ve gaflet perdesi olan ve ehl-i dünyanın mel'abe-i hevesâtı olan yüzdür. Şu yüz çirkindir. Çünkü fânidir, zâildir, elemlidir, aldatır.
Ey din ve âhiretini dünyaya satan bedbahtlar! Yaşamanızı isterseniz bana ilişmeyiniz. İlişseniz, intikamım muzaaf bir sûrette sizden alınacağını biliniz, titreyiniz! Ben rahmet-i İlâhî’den ümit ederim ki, mevtim, hayatımdan ziyade dine hizmet edecek ve ölümüm başınızda bomba gibi patlayıp başınızı dağıtacak! Cesaretiniz varsa ilişiniz! Yapacağınız varsa göreceğiniz de var. Ben bütün tehdidâtınıza karşı, bütün kuvvetimle bu âyeti okuyorum:
"Onlar öyle kimselerdir ki, insanlar onlara 'Düşman size karşı büyük bir kuvvet topladı; onlardan korkun' dedikleri zaman onların imanı ziyadeleşti ve ‘Allah bize yeter; O ne güzel vekildir’ dediler." (Âl-i İmrân, 173)
sorularlarisale.com/makale/15231/be...youtu.be/5l4u2dse6K8