Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Meli N.

Meli N.
@meli35
Kitaplarda Ölmek Adı, soyadı açılır parantez doğduğu yıl, çizgi, öldüğü yıl, bitti kapanır parantez. ... Behçet Necatigil
Germany/İzmir
İstanbul
27 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
“Herkes hayatında en az bir kere deliriyor, düşüyor, kayboluyor ve hiç kimsenin delirmesi, düşüşü yahut kayboluşu bir başkasınınkine benzemiyor. Yıkımların her birinin kendine özel bir hikâyesi var.”
Sayfa 223
Reklam
Anadolu halkının bir ruhu vardı; nüfuz edemedin. Bir kafası vardı; aydınlatamadın. Bir vücudu vardı; besleyemedin. Üstünde yaşadığı bir toprak vardı; işletemedin. Onu, hayvani duyguların, cehaletin, yoksulluğun ve kıtlığın elinde bıraktın. O, katı toprakla kuru göğün arasında bir yabani ot gibi bitti. Şimdi elinde orak, buraya hasada gelmişsin! Ne ektin ki, ne biçeceksin.?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kitabe-i Seng-i Mezar Hiçbir şeyden çekmedi dünyada Nasırdan çektiği kadar; Hatta çirkin yaratıldığından bile O kadar müteessir değildi; Kundurası vurmadığı zamanlarda Anmazdı ama Allah'ın adını, Günahkâr da sayılmazdı. Yazık oldu Süleyman Efendi’ye. Mesele falan değildi öyle, To be or not to be kendisi için; Bir akşam uyudu; Uyanmayıverdi. Aldılar, götürdüler. Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü. Duysalar öldüğünü alacaklılar Haklarını helal ederler elbet. Alacağına gelince... Alacağı yoktu zaten rahmetlinin. III Tüfeğini deppoya koydular, Esvabını başkasına verdiler. Artık ne torbasında ekmek kırıntısı, Ne matarasında dudaklarının izi; Öyle bir ruzigar ki, Kendi gitti, İsmi bile kalmadı yadigâr. Yalnız şu beyit kaldı, Kahve ocağında, el yazısıyla: "Ölüm Allah'ın emri, "Ayrılık olmasaydı."
'Tüm kumarbazların söylediği en önemli cümleyi söyledi; Kötü eller gelmeye başladığında masadan kalkacağım...'
Reklam
İnsanlar yakayı ele verince hiç de cesur davranmıyordu.'
'Her seçimin olumsuz sonuçları olabilirdi. Asıl yapılması gereken, riski değerlendirmek ve en aza indirgemekti. Hiçbir zaman risk faktörü yok edilemezdi, tamamen yok edilemezdi. Böyle bir şey asla hesaplanamazdı. İşte hayatın en güzel tarafı da buydu; her şey olabilirdi. Her ne kadar olasılıksız olursa olsun olabilirdi. Olasılık dışı olan bir olay mutlaka olurdu.'
'Işık hızından hızlı olan tek şey düşünce hızıdır.'
'Gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. Bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir.'
"Tuhaf, Tüm duyuların merkezi olan beyin, acı hissetmeyen tek organdır.''
Reklam
Daha önce hiç silah kullanmamıştı, ama bu onu endişelendirmiyordu. Resim çekmek gibiydi bu iş. Odakla ve bas. Aralarındaki tek fark, bir Nikon kamera 9 milimetrelik bir Lorcin L gibi tepmezdi.
Satranç hayat gibidir David.'' demişti babası. ''Her parçanın kendi işlevi vardır.Bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. Bazıları oyunun başında işe yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip yine de kazanabilirsin. Satrancın güzelliği budur işte. İşler her an tersine dönebilir.Kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamlarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek. -Daha önce hiç silah kullanmamıştı, ama bu onu endişelendirmiyordu. Resim çekmek gibiydi bu iş. Odakla ve bas. Aralarındaki tek fark, bir Nikon kamera 9 milimetrelik bir Lorcin L gibi tepmezdi.
Quasimodo'nun Esmeralda'ya olan aşkından "keşke tamamen hayvan olsaydım" dediği yer beni benden aldı. Uzun uzun şehri tasvir etmelerini de çok sevdim. Okuyun,okutun.
Yaşımdan çok emin degilim  ya sekiz ya dokuz yaşlarındayım. Babam büyük ihtimal yine iş için sehir dışındaymış ve dönmüş..Kirlilerini getirdiği bir valiz, ağzı açık yere atılmış birazda yorgunmuş gibi duruyor. Bazı eşyalar valizin kenarlarından dışarıya doğru, bir hamurun kendini bırakması gibi sarkmış odaya yayılma eğilimi içinde. İçinde benim için birşey olabileceğine dair bir umudum olmasa da çocuk merakıyla valize daldırıyorum elimi. Kurcaladıkça giyilmiş kirli eşyaların kokusu burnumu yakmaya başlıyor. Yine de vazgeçmiyorum belki birşey almıştır bana..Çocukluk işte..Biraz daha karıştırdıktan sonra elime sert bir kütle geliyor...İşteeeeee buldum.Cıkarıyorum el çabukluğuyla bu bir kitap; Ölüm Kalım oyunu!! O yaşımda, hiç çocuk olamamış, yoksulluk burgacından çıkabilmek için herşeyi yapmış  Kenny Wisdom'un hikayesini okudum.Uyuşturucu,seks,suç,kan,ölüm... Meli N.
Hürriyet Yayınları 1974Kitabı okudu
Kapitalist düzenin bizi ne kadar Gregor'laştırdığını farkedebileceğimiz tokat gibi,ince ama bir o kadar da kalın bir kitap.Toksik aileye de güzel bir örnek