Zira hayatında en az önem verdiği şey kendi çıkarıydı. Bu yüzden ömrü boyunca, hatta yollarına çıkarını feda ettiği kimseler tarafından bile alaya alınmıştı.
Bakıyorum da,insanları kazanmak için en iyi çare onların sevdiklerini sever görünmek,doğru dediklerine doğru demek, kusurlarını övmek,her yaptıklarını alkışlamak.
Biz işte o anların içinde varlığımızın imtihanını geçiririz.O anlarımızın içinde varız veyahut yokuz. Şahsiyetimiz orada bütünleşir ve tam dolgunlugu içinde zıtlıkları karşılar. Sürüklenirsek hiçiz,dayanırsak varız. Çünkü saman çöpü değiliz.
Birçok hastalıkların sebebi hastanın vücudundan evvel hayatında aramak lazımdır.Yani hastalık çok defa kaderin aksiliklerine karşı ruhun ve onun peşinden vücudun isyanıdır.