Tüm insanlar aynıdır: Kendileri bir başkasının cebinden alırken yüzleri aydınlanır, gülümserler, ama kaybetme sırası onlara geldiğinde yastaymış gibi ağlarlar.
Hiç beklemediğim anda beni o kadar sarsan bir kitap oldu ki uzun zamandır kitaplıkta öylece duruyordu ve ben bu zamana kadar okumadığım için çok pişman oldum. Kitap baştan sona dram dolu ama asla bunaltıcı değil aksine o kadar gerçek o kadar hayatın içinden ki ben son sayfalarına geldiğimde Fugui'nin yaşadığı acılara dayanamadım, gözlerim doldu. Sanırım bu tam olarak kitabın adına ilham olan şey: Bütün bu acı dolu hayatın içinde inadına yaşamak... Galiba en zor olanı da bunu başarmak. Son bir tavsiye henüz okumadıysanız çok geç olmadan başlayın ve hiçbir konuda hayatı ertelemeyin. Herkese keyifli okumalar.