Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

dahasonrasöylerimadımı

dahasonrasöylerimadımı
@meriovaza
85 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Hayatın her alanında değişime direnen insanlar olmuştur. Bu kitap değişme direnmek yerine değişmi fark edip gerektiği anda değişmeyi söylüyor. Eğer değişmezsek, yerimizde sayarsak değişme geç kalmış oluruz bu da vakit kaybı olur demek istiyor. Çünkü değişimi istesek de istemesek de var olduğundan bahsediyor. İnsan korkmamalı, eskiye bakmamalı. Daima ileriye bakmalı. Korkmadan hareket edip değişme ayak uydurmalı. Bundan bahsediyor.
Peynirimi Kim Kaptı?
Peynirimi Kim Kaptı?Spencer Johnson · Epsilon Yayınevi · 20191,641 okunma
Reklam
472 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Hani bazı kitaplar vardır bir alıntı görürsünüz ve okuduğunuz kitabı tekrar okumak istersiniz işte tam da bu sebeple okudum ve bu kez bir şeyler karalamak istedim. Bilirsiniz ki hepimizin belki bir kelime belki bir cümle ile ruhunu üşüttüğü zaman olur ama ruhunu ısıtacak tek güzel bir cümle bile duyamaz ya hani işte öyle bir zamanda duygusal çöküşünü toparlamak, üşüyen ruhu ısınsın diye kahve ısmarlamak gibi 40 yıl hatrı olacak cümleler var kitapta. Ve İzmir ile Ege'nin - kitaptan da anlaşıldığı üzere - uzak mesafe aşkını kaleme almış. Bilirsiniz ki aşkın temelinde sevgi kadar kaybetme korkusu da yatar. Burada bu iki duyguyu çok güzel işlemiş. İkisi de birbirini deli gibi seviyor buna çok eminim ama sanki Ege'nin otoritesi daha fazla bu ilişkide. Evet ikisi de çabalıyor ama ben İzmir'in daha çok çaba sarf ettiğini düşünüyorum. Kim ne derse desin karşılıklı sevgi olsa bile sevgi terazisi asla eşit olamaz hep birininki daha ağır basar hep birisi daha fedakâr olur ben buradaki fedakâr olan kişinin İzmir olduğunu düşünüyorum. Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim ki bu kitap beni hem çok ağlatmıştı hem de çok güldürmüştü. Kilometrelerce uzakta çarpan iki kalbin yaşadıklarını okursanız ve biraz da gözlemlemeyi seviyorsanız ne kadar gerçekçi yazıldığını görebilirsiniz. Belki de siz de o kahramandan birisi olabilirsiniz. Belki kendinizi görüp gülebilir belki de kendinizi görüp ağlayabilirsiniz. Her ne yaşamış olursanız olun, siz bu duygudan bihaber bile olsanız bu uzak mesafe aşkı sizi birazcık ağlatabilir. Herkesin, hak edeceği sevgiyle sevilmesi duası ile... Beyza Alkoç'a çokça sevgi ile...
3391 Kilometre
3391 KilometreBeyza Alkoç · İndigo Kitap · 201817,4bin okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
4 yaşında babasız 5 yaşında annesiz kalan küçük bir çocuğun hikâyesi. büyükannesi ve büyükbabasıyla yaşıyor. çok zorlu bir hayat hikâyesi var ama hiç bıkmıyor ve isyan etmiyor. çok beğendiğim bir kitap oldu. kesinlikle tavsiye ediyorum.
Küçük Ağaç'ın Eğitimi
Küçük Ağaç'ın EğitimiForrest Carter · Say Yayınları · 20218bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
108 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
roman hiç tahmin ettiğim ve tatmin edecek şekilde bitmedi. johan corneliussen karakterinden de romanın sonlarına doğru hiç hazmetmedim. eilas rukla, sıkıcı bir şekilde edebiyat dersini anlatmasını bir kenara bırakıp eva'yı güzel sevmiş olmasına yönelirsem belki de ondan romanın favori karakteri olarak söz edebilirim. romanın sonuna bakacak olursak tamamlanmamış hissi veriyor. sanki devam edecek hissi var çünkü bazı şeyler gerçekten kafamda soru işareti olarak kaldı.
Mahcubiyet ve Haysiyet
Mahcubiyet ve HaysiyetDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 20192,482 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
26 günde okudu
Bu kitabı okumaya 14 ekimde başladım. Kitap ilk andan itibaren beni çok etkiledi. Bu yüzden bu kitabı sağda solda okumak yerine gerçekten büyük bir ciddiyetle okuma kararı aldım. Bu yüzden bazı günler kitabı okuyamadım. Kitabı bugün bitirdim (8 kasım) ama içimde bitince tatlı bir sevinç olsada biraz daha devam etseydi ne güzel olurdu dedim. Doğan Cüceloğlu'ndan okuduğum ilk kitaptı bu. Allah kendisine rahmet eylesin. Onun ve İrfan hocanın emeklerine sağlık. Ben öğretmen olmak ile öğretmenlik yapmak arasındaki farkın bu kadar etki edeceğini hiç bu şekilde düşünmemiştim. Belki de kitabın birçok yerinde bunun üzerinde duruluyor. Eğitim sisteminin eksiklikleri, öğretmen ve öğrenci arasındaki diyalogların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladığım şahane bir eserdi. Bir öğretmen adayı olarak bunu okuduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu kitap, öğretmen olsun olmasın herkese çok şeye katacak. En azından insana olan yaklaşım, empati ve farkındalık duygusunu artıracak bir kitaptı. Bu kitapta emeği geçen herkese ve bunu bana okutan hocama, buradan da teşekkür etmeyi kendime bir borç bilirim. İnanın bu kitabın her bölümü için saatlerce konuşabilirim. Beni o derece etkiledi. Size tek bir önerim var ki bunu öğretmen olun ya da olmayın, meslek ayırmaksızın okuyun. Ben okurken öğretmenlerim aklıma geldi. Ben de böyle düşünüyordum dediğim de oldu, aksini düşündüklerim de oldu. Bazı konular beni ikna ederken elbette bazısı fikrimi değiştirmeye yetmedi. Ama her şeye rağmen o kadar ufuk açıcı bir kitap ki, yazılma amacına ulaştığına çok eminim.
Öğretmen Olmak
Öğretmen OlmakDoğan Cüceloğlu · Final Kültür Sanat Yayınları · 20136,5bin okunma
Reklam
184 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
fethi tevetoğlu, enis behiç'in dostu. yazar, dostunu anlattığı için oldukça samimi bir dil karşılıyor bizi. sanki okuyan herkese enis behiç'i çok sevdirmek isteyen, çok içten ve bir o kadar akıcı bir dille yazılmış. tabii yazarın, dostunu anlatması eserin subjektif olarak değerlendirmemize sebep olsa da birincil elden kaynak olarak büyük önem arz eder. enis behiç'i anlatan sadece yazarı değildir. onun üzerine nokta kadar bile olsa bir şey söylemiş hemen hemen herkesi bu eserde görebilirsiniz. yazarın, enis behiç'e dair iyi bir kaynak taraması yaptığını da görüyoruz. eserlerinden örnekler, enis behiç'in tanıtıldığı bölümlerde yer yer geçmekle birlikte ayrıca eserlerinden seçilmiş bir bölümde bizi karşılar. bu eserde enis behiç'e karşıt bir şey söylenmez, ona söylenen karşıt söylemelere cevap verirken biz enis behiç hakkındaki karşıt görüşleri de öğrenmiş oluruz. enis behiç'i tanımak istiyorum diyenler, bu kitabı okuyabilirler.
Enis Behiç Koryürek
Enis Behiç KoryürekFethi Tevetoğlu · Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları · 19851 okunma
62 syf.
·
Puan vermedi
"yalnız başıma evde oturuyordum, saatlerce, günlerce ve seni düşünmekten başka bir şey yapmıyordum, sana ait yüzlerce anıyı, her karşılaşmayı, her bekleyişi kendim için yeniliyordum, bu küçük olayları birer tiyatro gibi kendime oynuyordum. ve işte o yüzden, yani bir zamanlara ait her saniyeyi kendime sayısız tekrar ettiğimden, bütün çocukluğum belleğimde öylesine yakıcı bir anı kaldı ki, o geçmişe karışan yıllara ait her dakikayı sanki daha dün kanımda dolaşmış gibi sıcak ve canlı hissedebiliyorum." (s.21) bu paragraf aslında tüm hikayeyi özetliyor. sürekli adamı düşünmekten başka hiçbir şey yapmayan bir kadın, tek işi sevmek ve sevdiğini düşünmek. başka bir değişle sevmek, çok sevmek, hep sevmek, bıkmadan, usanmadan, zihninde, ruhunda, herkeste onu yaşatmak. sevmek, bilinmeyen bir kadınının adı.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,7bin okunma