"Bir arkadaşlığın tam olarak hangi anda kurulduğunu bilemeyiz. Nasıl bir kap damla damla dolarken, son bir damla kabı taşırıyorsa; aynı şekilde, bir dizi iyilik arasından en az biri kalbi doldurup taşırır."
"Mekke'ye gittiğimde, bu hikayelere kızan Müslümanlara aslında bu gibi şeylerin suçlusunun kendileri olduğunu, bunların vebalinin kendi boyunlarinda olduğunu söyledim. Çünkü onlar Batı dünyasına gerçek İslam'ı yeteri kadar anlatmamış olduklarından, bu uydurma şeyleri dinleyenler ne yazık ki gerçekmiş sanabiliyorlardı. Doğulu Müslümanların gerçek İslam'ı anlatma konusundaki gevşeklikleri, hatta suskunlukları öyle bir bilgi boşluğu doğurmuştu ki Batı'da, bir din istismarcısı çıkıp halkımızı yanlış yola sürükleyebilmişti."