Teküder'in ölümünün ardından başa geçen Argun döneminde patrik Yahballaha'nın yakın arkadaşı olan Rabban Sauma diplomatik bir görevle Memlüklere karşı yardım talebiyle Roma' ya papa IV. Honorious'a elçi olarak gönderilmiştir. Bu ziyareti sırasında papa öldüyse de, Rabban Sauma Kardinaller Meclisi tarafından kabul edilmiş ve Türk- Moğol İmparatorluğu'ndaki Hıristiyanlığın durumu ve önemi hakında bilgi vermiştir. Argun Han'ın Patrikleri ile olan dostluğu ve hanın çocukları ile eşlerinin birçoğunun vaftiz edildiğinden de bahseden Rabban Sauma, Argun Han'ın müttefiklik teklifinde bulunduğunu dile getirmiştir Arghun Han Argon, Moğol İmparatorluğu'nun İlkhanat'ının dördüncü hükümdarıydı, 1284'ten 1291'e kadar. Abaqa Han'ın oğluydu ve babası gibi dindar bir Budist idi
Cengiz Han (M.S. 1 162- 1 227) dünya tarihinin en geniş imparatorluğu olan Moğol İmparatorluğu'nu kurdu. Bunu, bozkır kavimlerini müthiş bir ordu içinde birleştirerek başardı. Halk arasındaki inançları n aksine, bir çapulcu değil, usta bir siyasetçiydi. Üstün bir askeri zekası vardı ve dikkatli savaş planları yapardı. Cengiz Han, "Yeryüzünün Efendisi" anlamına gelir. Gerçek adı Temuçin'di.
Reklam
Daha karmaşık birimler her zaman daha az karmaşık birimleri alt etmez, “barbarların” Roma İmparatorluğu'nu, Moğol şefliklerinin Çin'i istila ettikleri zaman olduğu gibi, onlara yenik düşebilirler. Ama uzun vadeli eğilim hâlâ, devletlerde son bulan büyük ve karmaşık toplumlara doğru gitmektir.
Arghun Han Argon, Moğol İmparatorluğu'nun İlkhanat'ının dördüncü hükümdarıydı, 1284'ten 1291'e kadar. Abaqa Han'ın oğluydu ve babası gibi dindar bir Budist idi
Kubilay'ın Sonğ'a karşı yıkıcı zaferi, hükmünün ilk yirmi yılını taçlandıran başa­rısı oldu. Yine de siyaseti yüzünden sonunda Moğollar ayrıştılar. İşgal ettiği yerleşik uygarlıkları yönetebilmek için, kendisinin de yerleşmesi ve yö­nettiklerinin bazı siyasi, mali ve kültürel fikirlerini kabul etmesi gereki­yordu. Bu yolu seçerse, önderi olduğu Moğolların birçoğunu sinirlen­direcekti. Gerçekten de Çin'deki Ta-tu'da yaşamaya başladığı zaman, göçer yoldaşları ona direnmeye başladılar. Önce küçük kardeşi, sonra yeğenleri Kaydu ve Nayan onun erkine meydan okudu. Deviremedi­ler ama yaptıklarıyla Moğol dünyası ayrıştı ve bu da zamanla Moğol İmparatorluğu'nun çökmesinin temel nedenini oluşturdu. Kubilay'ın başka bir seçeneği daha vardı. Bir bozkır önderi olarak kalıp Çin'i ve yerleşik dünyayı yönetme çabasını bırakabilirdi. Böylece belki göçerler arasından muhalefet çıkmazdı. Ancak yerleşik tebaasının desteğini ala­mazdı ve Çin'i yönetmek yerine sömürmüş olurdu...
675 öğeden 771 ile 675 arasındakiler gösteriliyor.