Malafa okuyabilmek için buyrun..
Abuş: Salak,aptal,aptallık
Ahçik: Kız,kadın
Ahparik: Erkek kardeş,arkadaş
Ataka: Para
Camper: Yürü, "ikile" anlamında
Camperlemek: Uzaklaşmak,gitmek,uzamak
Ne diyor Peyami SAFA:
"AZ BİLMEK İÇİN ÇOK OKUMAK GEREKİR." Halbuki cehalet/cahil öyle mi ! Hemen hemen her konuda tabiri caizse fikri yok zikri var. :)
Bir ilaç firması, ecza deposuna 88 milyon liradan verdiği kanser ilacını SSK’ya 230 milyona veriyordu! Bir diğer kanser ilacını %224 fiyat farkıyla SSK’ya 638 milyona vermişti.
Bu kitap hakkında yapılacak bir inceleme yok. Gereğinden fazla abartılmış kitaplar listemdedir. Bir ergenin okuldan ayrılışı ve sonrasındaki iç dünyası. Bir de her sayfada "bittim buna" tarzında klişe laflar. Okunacak çok kitap varken çavdar tarlası malesef iyiler sıralamasına giremez.
Yine de Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Son Ada, Zülfü Livaneli’nin en politik romanım dediği, bir ütopyanın distopyaya dönüşünü değişik metaforlar barındırarak anlattığı harikulade eseridir.
Anlatıcının son sığınış olarak tanımladığı ada, insanların acımazsız dünyadan korundukları, dünya yönetimine ait genel kuralları barındırmayan, herkesin elinden geldiğince çalıştığı ve her koşulda kazandığı bir ütopya. Bu adada doğa ve insan iç içe yaşarken eski bir albay olan başkanın gelmesi ile artık ada bambaşka bir yola doğru sürüklenir. Doğal yaşamı bürokratik kurallarla yönetmeye çalışan başkan, etrafında toplanan ada sakinlerini de kendi çemberine alır.
Burada başkan etrafında toplanan ada sakinleri, yavaş yavaş doğruyu, hakkaniyeti ve sağduyuyu kaybederken, doğru bildiğini söylemekten çekinmeyen kişiler ise anında diktatör yönlendirmesi ve toplum baskısıyla vatan haini ilan edilir. İradesinin kontrolünü başka birine teslim eden insanların adeta kör olduğu ve acınası bir bağımlılığa girdiği gerçeği, günümüz dünyasıyla ne kadar da uyuşuyor. Aslında buradaki konuya referans olan şey zaten dünyanın kendisi değil midir?
Yapılan yanlış yönlendirme ve alınan yanlış kararların sorumluluğunun da “Çoğunluk diktatörlüğü”’nün arkasına saklanması paçayı kurtarmanın farklı bir yöntemi bence.
Bitirdikten sonra kapağını kapatıp şöyle bir düşünce yolculuğuna çıkıp uzun süre etkisinde kalacağınıza eminim. Okuyun da okuyun :)
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,1bin okunma
Eveet şimdi neresinden başlasam bu kitabın diye düşünürken yine bir yer bulamıyorum :) Bu eseri övgüler üzerine büyük bir merakla aldım ve ikinci denememde kitabı bitirebildim. Birincisinde başarısız olmamın sebebi çabuk pes etmemdi. Ancak ikincisinde pes etmedim, bitireceğim mutlaka bir şey olmalı bu kitapta, bu kadar övgü nedendir diye diye son sayfasına kadar geldim. Sonra kitabı kapadım ve usulca kitaplığa koydum :)
Bu eserde yazar bir ergenin yaşadığı birkaç gününü anlatıyor. Bu arkadaşımız gerçekten tam bir ergen, sürekli bir şeylere isyan ediyor, kimseye ayak uyduramıyor, boyundan büyük laflar ediyor. Ayrıca anlatımı günlük konuşma dilinde, kestirmelerden ve argolardan oluşuyor.
Düşünüyorum da edebiyat ve söz sanatlarına dair herhangi bir şey içermiyor. Olayların aktarımı süslemeli değil. Yani Kafka gibi dolambaçlı bir dil daha mı iyi diye soruyorum kendime, sonra evet diyor bir ses. Alışık olunanın dışında bir dil seçimi var. Belki de bu romanda insanlardan sıkılan, toplumdan bıkmış, yetişkinlerin davranışlarını kabul etmekte zorlanan, arada kalmış bir gencin psiko analizini düşünmemiz ve buna bağlı ailesel ve toplumsal sorumsuzlukları görmemiz gerek ama bu kadar zorlamayla da olmuyor maalesef :)
Ama merak ettiğim bir şey var o da bu yazarın başka eserleri de mi aynı şekilde. Bir gün cesaret edersem eğer onlardan bir (1) tanesine daha başlayabilirim.
Okuyup değerlendiriniz efenim :)