Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

AYKUT K.

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
İlk aşkın, son aşka dönüştüğü ve soluksuz okunacak bir Peter Hobbs novellası Bostanda, Kırlangıçlar. . Henüz küçük bir çocukken başına gelen talihsiz olaylar nedeniyle ayrıldığı evine yıllar sonra dönen isimsiz kahramanımız kendini geçmişin güzel anılarında buluverir. Babasıyla eğlenceli vakitler geçirdiği nar bahçesi, gökyüzünde süzülen kırlangıçlar ve tabi ki unutulmaz aşkı Saba'nın hatıraları, ona hayata tutunma, hapishane yıllarını ve orada yaşadığı dayanılmaz işkenceleri unutma imkanı sunar. . Peter Hobbs 'un, dilimize çevrilen ilk kitabıymış. Yazarın gerçekten çok sade ve nahif bir anlatım tarzı var. Okuyucuyu ağdalı cümlelerle yormuyor. Onun yerine basit ama etkili cümlelerle okuyucunun kalbine dokunmayı başarıyor. Kitaptaki karakterlerin bir derinliği olmamasına rağmen, okurken bunun eksikliği hiç hissedilmiyor. Özellikle Abbas ve kızı Alifa'nın gerçekçiliği okuyucuya başarılı bir şekilde geçiyor. Yani ben öyle hissettim okurken. Kitaptaki karakterler sanki daha önce tanıdığım ama unuttuğum kişilermiş gibiydi. . Yeni yazarlar ve hikayeler okumayı, keşfetmeyi sevenlerin büyük bir beğeniyle okuyacağını düşünüyorum kitabı. . Keyifli okumalar.
Bostanda, Kırlangıçlar
Bostanda, KırlangıçlarPeter Hobbs · Ketebe Yayınları · 202226 okunma
Reklam
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Kadınlar Ülkesi kitabının da yazarı olan Gilman, feminist bilinçle yazan ilk Amerikalı yazar olarak tanınıyor. İthaki'nin "Karanlık Kitaplık" serisinden çıkan bu kitabı ise merkezinde kadınların olduğu 4 öyküden oluşuyor. İlk öykü olarak bizi kitaba da adını veren Sarı Duvar Kağıdı karşılıyor. Bu öyküde; doğumdan sonra psikolojik
Sarı Duvar Kağıdı
Sarı Duvar KağıdıCharlotte Perkins Gilman · İthaki Yayınları · 20191,912 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Osamu Dazai'den okuduğum ilk kitap oldu İnsanlığımı Yitirirken. Genelde kitabın çok kasvetli bir yapısı olduğundan ve zor okunduğundan bahsetmişlerdi. Kasvetli bir yapısı olduğuna katılıyorum ancak kitap bana çok akıcı geldi. Bir solukta merak ede ede okudum. . Yozo, taşralı bir Japon ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Henüz küçük
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
184 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Bu yıl kalemi ile ilk kez tanıştığım yazarlar arasına Engin Geçtan'da girmiş bulunmakta. . İnsan Olmak kitabı toplam 13 bölümden oluşuyor ve temelde bireyin kendisi ile toplumla ve aile üyeleri ile arasındaki ilişkilere odaklanıyor. Psikoloji türü okuması zor ve karışık bir tür olmasına rağmen yazar bunu oldukça güzel sadeleştirmiş ve hayatın içinden verdiği örneklerle basit bir şekilde anlamamızı sağlamış. Bu yönden bakıldığında okuması zor bir türü nispeten keyifli hale getirmiş olduğunu söyleyebilirim. Ancak kitabın bazı bölümleri normalden daha uzundu ve bu durum zaman zaman beni sıktı diyebilirim. Çünkü bu kısımlarda kendimi okuma yapıyor gibi değil de ders işliyor gibi hissettim. Bu kitabın bence en güzel yanı insanda "farkındalık" oluşturuyor olması. Çünkü günlük hayatta yaptığım ya da yapıldığına şahit olduğum durumların/hareketlerin neyin sonucu ya da dışa vurumu olduğunu daha çok anlamaya ve irdelemeye başladım. . Yazara katılmadığım bazı noktalar mevcut ama kendimi bu noktaları hakkıyla eleştirecek yetkinlikte göremiyorum maalesef. Ancak yine de bir örnek vermek istiyorum kitaptan. Yazar, duvarda yamuk duran bir tabloyu düzeltmeyi kişinin kaygı duygusuna bağlıyor. Ben bu tespiti mantıksız buldum ama dediğim gibi psikoloji uzak olduğum bir alan olduğu için derinlemesine yorum yapamıyorum. . Keyifli okumalar.
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923bin okunma
72 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İçinizi ısıtıcak hüzünlü bir kitap Tren Rayları. John Berger ile Anne Michael'in, aşk, kavuşma, ayrılık ve ölüm gibi konular üzerine yaptıkları diyalogları okurken,Tereza Stehlikova'nın trenden çekmiş olduğu Güney Bohemya manzaraları da eşlik ediyor bize. Edebiyat ile fotoğraf iç içe geçiyor ve muazzam bir bütünlük oluşturuyor. . İzlediğim filmlerin etkisi mi bilmiyorum ama trenler bana en hüzünlü ulaşım aracı olarak geliyor. Bu kitapta da bunu fazlasıyla hissettim. Tren hikayelerini sevenlerin kaçırmaması gereken güzel bir kitap. . Keyifli okumalar.
Tren Rayları
Tren RaylarıJohn Berger · Ketebe Yayınları · 038 okunma
Reklam
720 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
47 günde okudu
David Mitchell'den okuduğum ilk kitap oldu Kemik Saatler. Okuması oldukça zor, karmaşık ama bir yandan da keyifli bir kitaptı. Kitap, farklı zaman dilimlerinin anlatıldığı 6 bölümden oluşuyor. Her bölümde anlatıcı değişirken, karakterler arasındaki bağlantılar da adım adım ortaya çıkıyor. Sanırım burada okuyucuyu en çok zorlayan durum her bölümde anlatıcının değişiyor olması olmuş. 700 sayfalık bir kitapta çok fazla karakter olması ve anlatıcının her bölümde değişiyor olması odaklanmada sıkıntı yaratabiliyor. O yüzden olabildiğince ara vermeden bir çırpıda okunmasını tavsiye ederim. . Yazarın, fantastik ve distopik bir evreni aynı hikayede bu kadar ustaca harmanlamasına hayran kaldım. Böylesine karışık bir kurguyu, okuyucunun merak duygusunu kaybetmesine fırsat vermeden aktarabilmek David Mitchell'in ne kadar başarılı bir hikaye anlatıcısı olduğunu da gösterir sanırım. Farklı bölümlerde değindiği politik ve sosyal konulardaki saptamaları da okunmaya değerdi. . Kitabın konusuna fazla değinmek istemiyorum çünkü spoiler yemeye çok uygun bir kitap. Ancak hikayenin temelinin iyinin ve kötünün mücadelesine dayandığını söyleyebilirim. Katmanlı ve çok karakterli hikayeleri seviyorsanız, Kemik Saatler'i okuma listenize eklemenizi öneririm. . Keyifli okumalar.
Kemik Saatler
Kemik SaatlerDavid Mitchell · Doğan Kitap · 201686 okunma
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Alice ve Leo çifti, ilişkilerini bir üst seviyeye taşımak adına birlikte yaşamaya karar verirler. Bunun içinde Leo'nun işe gidip gelmesi kolay olsun diye Londra'da, 12 evden oluşan Çevre Evleri adı verilen bir siteye taşınırlar. Alice, eve adımını attığı ilk andan itibaren kendini anlamsız bir şekilde huzursuz hissetmeye başlar ama Leo ile olan ilişkisini sürdürmek için bu durumu belli etmemeye ve yeni evine, hayatına alışmaya çalışır. Ancak yeni komşuları ile tanışmaya başlayıp, evle ilgili karanlık sırları öğrenmeye başladıkça Alice için işler içinden çıkılmaz bir hale gelmeye başlar. . Terapist, yazarla tanışma kitabım oldu. Öncelikle beklentim orta seviye bir kitap olabileceği yönündeydi. Ancak kitabı okuyunca beklentimin fazlasıyla üzerine çıktı diyebilirim. Çünkü "şüpheli" gözüyle bakabileceğimiz karakter sayısı inanılmaz derecede fazlaydı. Bütün bu karakterleri de okuyucuya "aynen bence de şüpheli bu Alice" dedirtebilecek mantık çerçevesinde yazmış olması çok başarılıydı. Son bölümlere kadar acaba şüpheli kim diye pinpon topu gibi o kişiden bu kişiye gidip durdum. Sonunda ise tam anlamıyla dumura uğradım diyebilirim. Hiç tahmin edilebilir bir son değildi. O yüzden son 30 sayfayı şaşkınlıkla okudum. . Terapist oldukça akıcı ve okuması hem kolay hem de keyifli bir kitap. Bir oturuşta 150 sayfayı sıkılmadan okuduğumu düşünürsek hem de bu sıcaklarda, akıcılığı şüphe götürmez en azından benim için. Bunaltıcı yaz sıcağında,okuyacağım kitap hem beni yormasın hem de keyif alayım diyorsanız Terapist sizin için doğru adres olacaktır. . Keyifli okumalar.
Terapist
TerapistB. A. Paris · Doğan Kitap · 2022168 okunma
198 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
2022 yılının ilk kitabını, Japon edebiyatının en sevilen ve bana göre en sıra dışı fikirlerine sahip yazarından yani Kobo Abe'den okudum. Bir sabah uyandığınızda, bacağınızdaki kılların yerini turp filizlerinin aldığını görseydiniz ne yapardınız? Eminim siz de kahramanımız gibi daha doktorun muayenehanesi açılmadan kapısına dikilirdiniz. Peki ya sonrası? Sonrası Atlas şirketinin ürettiği en iyi hasta yatağında uçsuz bucaksız bir macera. Japonya'nın Kafka'sı olarak bilinen Kobo Abe'den okuduğum ikinci kitap oldu Kanguru Defteri. İlki en meşhur kitabı olduğunu düşündüğüm Kumların Kadını'ydı. Abe'nin eserlerinde gerçeküstü öğelere çok fazla rastlıyoruz. Hatta zaman zaman gerçek ile hayalî ayırt etmekte dahi zorlanabiliyoruz. Kitabın tüm absürt anlatımına rağmen Abe'nin, dönemin toplumsal olayları ve ötenazi hakkında ki fikirlerini de sıklıkla dile getirdiği bir eser olarakta ön plana çıkıyor. Oldukça sade bir dille yazılmış ama metafor bakımından ise fazlasıyla zengin bir kitap Kanguru Defteri. Bu kitapla ilgili duyacağınız en büyük eleştiri şüphesiz final kısmı olacaktır. Kobo Abe, o kadar harika bir fikri muhteşem betimlemeleri ile besleyince finalin okuru tatmin etmesi çok ama çok zor bir hale otomatikman geliyor zaten. Bu kitaba nasıl bir son yazarsa yazsın okuru tatmin etmeyecekti hissi var ben de. Alternatif finalleri düşünürsek eğer sadece "bu final diğerine göre daha iyi oldu"dan öteye geçemeyiz. Benim sizlere tavsiyem eğer ilk defa Kobo Abe okuyacaksanız mutlaka Kumların Kadını kitabını okuyun. Kanguru Defteri biraz daha yazarı sevdikten sonra külliyatı tamamlama adına okunacak tarzda. Keyifli okumalar.️
Kanguru Defteri
Kanguru DefteriKobo Abe · MonoKL · 2017247 okunma
392 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Kitabın tanıtım metninde "ifşa niteliğinde" diye bir tabir kullanılıyor. İlk başta bunu pazarlama tekniği olarak düşünüp hafife aldım ancak kitabı okudukça Lisa'nın oldukça cesur "sırlardan" bahsettiğini gördüm. Kendi kendine bile söylemesi zor olan şeyleri tüm Dünya ile paylaşmak cesaret gerektiren bir eylem. Bu yüzden okuduğum diğer otobiyografilerden farklı bir noktaya koyuyorum bu kitabı. . Lisa, Steve Jobs ile Chrisann Brennan'ın gençlik zamanlarında yaşadıkları aşktan dünyaya gelmiş ve uzun yıllar Steve Jobs tarafından reddedilmiş bir çocuktur. DNA testi ile Jobs'ın kızı olduğu kanıtlansa dahi ilk zamanlar Lisa'nın babası olmadığını iddia etmiş Jobs. Ancak yıllar içinde Lisa'nın ona olan benzerliği ve birlikte vakit geçirmeleri ile beraber gerçeği kabullenip Lisa'ya "babalık" yapmaya başlamış. Ancak aralarında bizim gördüğümüz, bildiğimiz baba-kız ilişkisine benzer bir ilişki olduğunu söyleyemem. Kitabı okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız. . Lisa'nın anlatımı oldukça akıcıydı. Otobiyografi değil de sürükleyici bir roman okuyormuş gibi hissettim. Bu türü sevenlerin ve Steve Jobs hakkında bilinmeyenleri öğrenmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap. . Keyifli okumalar.
Gençlik Hatası
Gençlik HatasıLisa Brennan-Jobs · Mundi Kitap Yayınları · 202114 okunma
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bakmak ile görmek arasında fark vardır derler. Bakmak bir göz hareketi bir eylem, görmek ise derinliği fark etme halidir. Bu kitabı okuduktan sonra Beyoğlu'nda, İstiklal Caddesi'nde gezerken etrafındaki taş yapılara bakanlardan değil görenlerden olacağınıza hiç şüphem yok. . Rebul eczanesinin önünden geçerken onu sıradan bir eczane gibi düşünmeyin,derin bir nefes çekin ve bir döneme damgasını vuran o eşsiz lavanta kokusunu hissedin. O koku size geçmişten güzel havadisler getirecektir şüphesiz. Narmanlı Han, Lebon, Çiçek Pasajı,St. Antuan Kilisesi ve daha birçok tarihi yapıyı bu kitabı okuduktan sonra bir kez daha gezin derim. Ben öyle yapacağım. . Kitabın içeriğinden de kısaca bahsetmek istiyorum. Okuyacak arkadaşlar, ne ile karşılaşacak bilsin. Anlatılan mekanın geçmişteki ve günümüzdeki hallerini gösteren görseller mevcut kitapta. Öncesinde mekanın hikayesini okuyoruz. Ancak bu hikaye kısmını çoğu okuyucu sıkıcı buluyor. Çünkü anlatıcılar sadece binaya odaklanıyor. Şu tarihte, şu taştan yapılmış, şu kişi satmış bu kişi almış deyince sıkıcı hale geliyor. Yazarlar bu durumu çok güzel aşmış diye düşünüyorum. Betonlara, mermerlere değil de mekanın ruhuna odaklanmışlar. . Güzel bir kurgu ve sade bir anlatımla Beyoğlu'nda gezintiye çıkmak isteyenler mutlaka okumalı. . Keyifli okumalar.
Bir Pera Masalı
Bir Pera MasalıSümeyra Teltik · Destek Yayınları · 202049 okunma
Reklam
536 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
İspanya iç savaşının gölgesi altında açlık, yoksulluk ve sefaletle mücadele eden sayısız gençten birisi olan Manuel Benitez'in, tarihin en büyük matadoruna yani El Cordobés'e dönüşme hikayesine tanık oluyoruz bu kitapta. Manuel, beş çocuklu bir ailenin en küçük çocuğudur. Anne ve babasını küçük yaşlarda kaybeden Manuel'e ve kardeşlerine ablaları
Yasımı Tutacaksın
Yasımı TutacaksınLarry Collins · Alakarga Yayınları · 2017334 okunma
248 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Tarihte büyük işler başarmış insanların sıradan hayatlarını okumayı seviyorum. Yaşadıkları zorluklarla mücadeleleri, aşmak zorunda oldukları engeller karşısında ki davranışları ve hayat yolculukları bana ilham oluyor. Tüm Dünya gibi benim de ismini bildiğim hayatından çok ufak detaylar duyduğum kişilerin başında Muhammed Ali geliyor. Kelebeğin Ruhu kitabı sayesinde "gerçek" Muhammed Ali'yi daha iyi tanıdığımı ve anladığımı düşünüyorum. Kelebeğin Ruhu'nda Muhammed Ali'yi kendi kaleminden ve sonlara doğru da kızı Hana'nın kaleminden okuyoruz. Çocukluk dönemini, boksa nasıl başladığını, zirveye çıkarken yaptığı fedakarlıkları,ailesi ile olan ilişkilerini,nasıl bir "süper kahramana" dönüştüğünü ve daha birçok farklı yönünü okuma fırsatı buluyoruz Kelebeğin Ruhu'nda. . Beni en çok etkileyen olaylardan biri şuydu; Muhammed Ali, Amerika için olimpiyatlarda ringe çıkıyor ve şampiyon oluyor. O artık Dünya'nın en iyisidir. Herkes onu tanımaktadır. Yalnız unuttuğu bir gerçek vardır Muhammed Ali bir "siyahidir". Doğup büyüdüğü yerde, bir lokantada yemek siparişi verdiğinde garsonun onu tanıdığı halde "siyahiler burada yemek yiyemez" sözüyle Muhammed Ali artık sadece bir boksör olmaktan çıkacaktır. Ezilen, dışlanan ve yalnızca eşitlik, adalet isteyenlerin sözcüsü, savunucusu ve lideri olacak. Bunun uğrunda büyük bedeller ödeyecektir. Son zamanlarda okuduğum en güzel otobiyografilerden biriydi. Herkese tavsiye ederim. Mutlaka Muhammed Ali'yi yakından tanımalısınız. Keyifli okumalar.
Kelebeğin Ruhu
Kelebeğin RuhuMuhammed Ali · Ketebe Yayınları · 202191 okunma
200 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Yaşadığımız coğrafya zor bir yer ve bu coğrafyada "kadın" olarak yaşamanın zorlukları katbekat fazla. Çünkü bu topraklarda kadınlarımız susturulmuştur. Biraz fazla sesi çıkan hakkını arayana ise çeşitli yaftalar yapıştırılarak toplum tarafından dışlanılması istenmiştir. İşte tüm bu zorluklara karşı Züleyha, Zülâl ve Zeliha adlı üç kadının hikâyesini okuyoruz Labirent Bul Beni kitabında. . Konu ve anlatım olarak Salome'nin bir Feniçka'sı ya da Arayışlar'ı değil bu kitap ama daha bi bizi anlatıyor sanki. Bu üç kadında bizim komşumuz, akrabamız, arkadaşımız ya da ailemizden biri olabilir. Yani bu kadınlar bu coğrafyada yaşıyor ve bu coğrafyanın sorunları ile boğuşuyor. . Güçlü kadın hikayeleri okumayı seviyorsanız ve gündelik hayatta çok sık karşımıza çıkabilecek bu üç karakterin hissettiği, yaşadığı duygulara farklı bir pencereden bakmak istiyorsanız o zaman buyurun labirente, kendinizi bulmaya. . Keyifli okumalar.
Labirent Bul Beni
Labirent Bul BeniDilek Özipek Donduran · Dağhan Külegeç Yayınları · 048 okunma
848 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Yetenekli bir portre ressamı, karısının aniden boşanmak istemesi ile oldukça sarsılır ve kendisini yolla vurur. Avare şekilde dolaşarak geçirdiği günlerinden ardından, üniversite arkadaşı olan Amada kendisine babasının dağ evinde kalmasını teklif eder. Bu dağ evi ünlü Japon ressamı Tomohiko Amada'nın kaldığı ve ünlü tablolarını yaptığı yerdir. Ve bu tablolardan belki de en ünlüsü olacak tablosu dağ evinin çatısında keşfedilmeyi bekleyen "Kumandanı Öldürmek" tir. . Haruki Murakami yine döktürmüş resmen. O kadar güzel betimlemeler yapıyor ki kendimi Ovada'daki dağ evinde hissettiğim anlar oldu. Karakterlerin tasvirleri o kadar kuvvetli yapılmış ki sanki Bay Menşiki, Ressam, Marie ve diğerlerini uzun zamandır tanıyormuş hissine kapıldım. . Ve tabi Murakami varsa müziksiz asla diyoruz. Ne zaman Murakami okusam müzik zevkim değişiyor adeta. Karakterlerin dinlediği müzikleri istemsiz bir şekilde hemen açıyorum. Sanırım bunu o an karakterin hissettiği duyguyu hissetmek için yapıyorum. Gerçekten inanılmaz keyifli oluyor bu. . Bu kitabı okumak isteyenler büyük ihtimalle sayfa sayısından dolayı tereddüt yaşayacaklar ama buna hiç gerek yok. Çünkü Murakami o kadar akıcı yazan bir yazar ki kelimeler şu gibi akıp gidiyor ve farkına bile varmıyorsunuz. Hatta sona yaklaşırken keşke bitmese diye düşünüyor insan. . Murakami takvim arkası yazısı bile yazsa okurum. Çünkü onu bile destansı bir dille yazar. . Herkese keyifli okumalar.
Kumandanı Öldürmek
Kumandanı ÖldürmekHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20181,800 okunma
456 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Bazı hikayeler vardır tekrar tekrar okunmayı hak eden. Her daim okuyanı kendine çeken. İşte Kornelyus'un Ezgisi bu hikayelerden biri oldu benim için. . 170 yıllık bir zaman dilimi, 7 farklı ülkede geçen olayları ve adeta galakside bulunan yıldızlara nazire yaparcasına karakter çokluğu ile tam bir okuma şöleni sunulmuş Kornelyus'un Ezgisi'nde bizlere. . Şimdi gelelim kitabı okuyacak olanları nasıl bir kurgu, anlatım tarzı bekliyor? . Yaklaşık iki asır gibi bir zaman dilimi anlatıldığı için çok fazla "zamanda yolculuk" yapacaksınız ve sürekli yeni karakterler ile tanışacaksınız. Kitabın en zor kısmı burası. Sakın ola pes etmeyin ve mutlaka ilk 100 sayfayı okuyun. Karakterler 100 sayfanın sonunda oturuyor ve olayın hangi zaman diliminde geçtiğini direk tahmin edebiliyorsunuz. Devrik cümleleri, şiirleri, şarkıları ve akıcı anlatımıyla kendinizi olayların içinde bulacak ve adeta kendinizi hikâyenin bir kahramanı olarak hissedeceksiniz. . Sanırım kötü bir özelliğim var bir kitabı ne kadar çok seversem o kadar kötü anlatıyorum. Çünkü kitap hakkında her şeyi sizlere anlatma isteğim ağır basıyor ve bende spoiler vermemek adına yazdıklarımı kırpa kırpa kısacık bir yorum kalıyor. Hani "anlatılmaz yaşanır." diye bir söz vardır ya işte bu kitap için cuk diye oturuyor. Efenim Kornelyus'un Ezgisi anlatılmaz, okunur. . Yorumumu hepimizin çok sevdiği bir dizi olan Dark'tan bir alıntı ile bitirmek istiyorum. Kitabı bitirdiğimde aklıma direk bu söz gelmişti. "Başlangıç sondur, son ise başlangıç." . Keyifli okumalar.
Kornelyus'un Ezgisi
Kornelyus'un EzgisiNedret Kılıç · Nemesis Kitap · 2020182 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
200 yıllık destansı bir hikâyeyi, o bilindik hikâyeyi sonunda okudum. Ve o izlediğim saçma filmlerinden oldukça farklı bir manzara ile karşılaştım. Öncelikle benim de yanlış bildiğim bir şeyi düzeltmek ile başlamak istiyorum yorumuma. Victor Frankenstein, canavarı, iblisi, yaratığı ya da adına ne derseniz deyin o şeyi yaratan doktorun adı. Bu
Frankenstein
FrankensteinMary Shelley · Can Yayınları · 202113,9bin okunma
Reklam
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Nobel Edebiyat Ödüllü yazarımız Maurice Maeterlinck'in, doğa ve insanlar üzerine yazmış olduğu bu güzel denemesi, Çiçeklerin Zekası'nı bir solukta okuyup bitirdim. . Kitap 11 bölümden oluşuyor. Bu bölümlerden ilk üçünde bitkiler üzerine yoğunlaşmış Maeterlinck. Bu bölümler şöyle; Çiçeklerin Zekası, Kokular ve Saatlerin Ölçümü. Bu üç bölümde bitkilerin hayatta kalmak için geliştirdiği savunma taktiklerini, üreme yapabilmek adına geliştirdikleri kusursuz planları, aşkı, hüznü ve kederi okuyoruz. Evet bitkiler de aşık oluyor ve aşkları için çok büyük fedakarlıklar yapabiliyorlar. . Geri kalan 8 bölümde ise insanların hayatla olan ilişkisini konu edinmiş Maeterlinck. Bu ilişkiyi kimi zaman William Shakespeare'in Kral Lear'ıyla anlatmış bizlere kimi zaman da Ölümsüzlük, Kırgınlığın Bağışlanması, Boksa Övgü ve Ahlakımızın Endişesi gibi başlıklar altında sorgulayan ve sorgulattıran cümleleri ile aktarmış bizlere. . Kitabı ben baya sevdim özellikle bitkilere odaklandığı bölümler efsane. Çiçeklere karşı olan bakış açımı değiştirdiğini düşünüyorum. Herhangi bir çayırda, bahçede gördüğüm bir çiçeği sadece hoşuma gitti diye koparacağımı sanmıyorum artık. Çiçekler muazzam canlılar. . Okuma açısından bakacak olursak gayet akıcı bir üslupla ve insanı yormayan bir anlatımla yazılmış. Bölüm bölüm olması, okuma açısından okuyucuya baya kolaylık sağlıyor. Bölüm bitmeden kitabı bırakmayanlardansanız eğer kısa bölümler hoşunuza gidecektir diye düşünüyorum. . Çiçekler ve insanlar hakkında güzel bir deneme olmuş. Mutlaka okumanızı öneririm. . Keyifli okumalar.
Çiçeklerin Zekası
Çiçeklerin ZekasıMaurice Maeterlinck · Ketebe Yayınları · 202094 okunma
183 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Şeker Portakalı sen nasıl güzel bir kitaptın böyle. . Beş yaşındaki Zezê, yaşıtlarına göre oldukça zeki ve haylaz bir çocuktur. Kimsenin nasıl yaptığını anlamadığı bir şekilde okumayı öğrenmiş deyim yerindeyse büyümüşte küçülmüş bir ufaklık. Haylaz oluşundan dolayı evdekilerden sürekli şiddet gören Zezê, kurtuluşu Şeker Portakalı'nın ve Portuga'nın yanında bulur. . Boyundan büyük lafları ile hem çevresindekileri hem de biz okuyucuları oldukça şaşırtıyor Zezê. Sade ve anlamlı diyalogları ile içinizi bir nebze sızlatabilir, haberiniz olsun. . Çocuk kitabı olarak düşünüldüğünde okumak için baya bi geç kalmıştım. Onun için fazla sevmeyeceğimi ve abartıldığını düşünüyordum. Gel gör ki çok fena yanıldım ve buna inanılmaz sevindim. Mutlaka herkesin okuması ve kendisine ders çıkarması gereken bir kitap. . Şu kitabın ülkemizde dizisi çekilse kitaptaki dram ile 5 sezon zirveye oynar vallahi. O kadar etkileyiciydi. . Şeker Portakalı'nı hala okumadıysanız daha fazla ertelemeyin ve en kısa zamanda mutlaka okuyun derim.
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230,1bin okunma
56 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Benjamin Button 1860 yılında dünyaya gözlerini açtığında küçük, sevimli ve dünyalar tatlısı bir bebek değildi. Bunun yerine 70 yaşında görünen, derisi buruşmuş, iğrenç sivri bir sakalı olan ve konuşabilen ihtiyar bebekti. . 70 yaşında doğup her yıl gençleşen Benjamin'in hayatı aslında doğduğu andan yaşamının son anına kadar büyük bir trajediyi içinde barındırıyor.Babasının oğlu olduğuna, oğlunun babası olduğuna insanları inandıramamak oldukça zorlayıcı bir durumdu. . Yıllar önce Brad Pitt'in oynadığı filmi izleyince kitaba başlamadan önce beklentim aşırı yüksekti. Ama beni azıcıkta olsa hayal kırıklığına uğrattı. Muhteşem bir fikri sanki detaylandırsaymış, günümüzün en çok okunan ve tavsiye edilen kitabı olabilirmiş. . Filmi izlediyseniz kitap size çok sade gelecektir ama yine de okumanızı öneririm. Sonuçta bu fikir F. Scott Fitzgerald'dan çıktı ve onun kaleminden olduğu gibi okumayı hak ediyor.Yaklaşık 1 saat gibi bir sürede bitirebilirsiniz.
Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi
Benjamin Button'ın Tuhaf HikayesiF. Scott Fitzgerald · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202021,3bin okunma
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Susan Calvin, robopsikolog olarak ABD Robotları'nın kuruluşundan beri şirkette çalışmaktadır. Artık 70 küsurlu yaşlara geldiğinde ise bir gazeteci ile yaptığı röportajda ilginç olan birkaç robot deneyimini paylaşır. Kitabı bir puzzle gibi düşünürsek her biri birbirinden farklı olan bu 9 öykü bir araya geldiğinde bu muhteşem kitabı ortaya çıkarıyor. . . 1) Robotlar, insanlara zarar veremez ya da eylemsiz kalarak onlara zarar gelmesine göz yumamaz. 2) Robotlar, Birinci Kanun’la çelişmediği sürece insanlar tarafından verilen emirlere itaat etmek zorundadır. 3) Robotlar, Birinci ya da İkinci Kanun’la çelişmediği sürece kendi varlıklarını korumak zorundadır. . Yukarıdaki bu üç madde aslında kitabın bütün içeriğini kapsıyor diyebilirim. Robotların kendi içerisinde yaşadığı çatışmalar hep bu 3 kural üzerinden işlemekte. . Birçok bilim kurgu kitabı okudum ama bu gerçekten bambaşka bir kitap. Her öyküden ayrı bir haz aldım ve kitap bana "keşke 1000 sayfa olsaydı" dedirtti. Sıkılmadan, akıcı bir şekilde soluksuz okunabilecek kitap arıyorum diyorsanız ve bilim kurgu okumaya nerden başlamam gerek diye düşünüyorsanız aradığınız kitabı buldunuz. Keyfini çıkara çıkara okuyun.
Ben Robot
Ben RobotIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20227,3bin okunma
50 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkese selamlar . Uzun bir süredir kitap okuyamıyordum. Neyse ki imdadıma Stefan Zweig yetişti ve beni bu kitap okuyamama durumundan kurtardı. . Ferdinand karısı ile beraber İsviçre'de gayet güzel bir yaşam sürmektedir. Ta ki günün birinde postacının ona getirdiği bir çağrı mektubuna kadar. Bu mektupta gayet resmi bir şekilde ülkesinde ki savaşa
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202161,8bin okunma
407 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Bryan Stevenson hukuk fakültesini bitirdikten sonra kendisini haksız yere müebbet hapse mahkûm edilenleri, yoksulları,masum iken idam cezasına çarptırılan mahkumları savunmaya adar. . Henüz kariyerinin başında iken idam cezasına çarptırılan Walter McMillian adında ki siyahi mahkûm ile tanışır. Davayı tüm detayları ile inceleyen Bryan, Walter'ın
Merhamet
MerhametBryan Stevenson · Koridor Yayıncılık · 2020513 okunma