·
Puan vermedi
"Tüm dünya benden vazgeçmiş gibi hissettiğimi ve bir an bile aklımdan duaları çıkarmadığımı söyledim. Böyle anlarda insanın kalbinin içgüdüsel olarak yaratıcısına döndüğünü söyledi. Refah zamanında ve onu yaralayacak ya da korkutacak bir şey olmağında Tanrı'yı hatırlamaz, O'na karşı gelmeye bile açık olurdu insan. Ama onu tehlikenin ortasına koy, kimsesiz biçare bırak, mezarıni gözleri önünde kaz; o zaman, o musibet anında inanmayan adam Tanrı'nin koruyucu kollarından başka umut, sığınak veya emniyet olmadığı için O'ndan medet umardı." (S.109) Sanırım gerçek hayata dair kitapların ayrı bir çekiciliği var. Hepimiz hayatı bir şekilde tecrübe ederken birileri feleğin çemberinden sağılırcasına geçiyor. Solomon Northup'da zamanında Amerika'nin kuzeyinde özgür bir insan olarak yaşarken, kaçırılmış ve 12 yıl boyunca köle olarak çalışmak zorunda kalmış bir siyahi! Bu kadarı da olmamıştır herhalde diye düşünülecek hemen her şeyi yaşamak zorunda kalmış. Köle dönemlerine karşı içimi en acıtan şey, evlatların annelerinden koparılması ve çocukların da alınıp satılması, çalışmak zorunda bırakılması ve istismar edilmeleri. Bunlara canlı, kanlı tanıklık ederken kullandığı "Cesaretim olsa ben de ağlardım." cümlesi içimde yer etti. Tom Amca'nın kulübesini hatırlatan, "siyah deri beyaz maskeler"e ufacık bir selam çakan, oldukça akıcı bir kitaptı. Herkese tavsiyemdir. Keyifli okumalar dilerim.
12 Yıllık Esaret
12 Yıllık EsaretSolomon Northup · Zodyak Kitap · 2014385 okunma
Onyedinci Lem'a (Zühre'den gelmiş "Onbeş Nota"dan ibarettir.) بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ Mukaddime Oniki sene evvel inayet-i Rabbaniye ile, marifet-i İlahiyede bir hareket-i fikriye ve bir seyahat-i kalbiye ve bir inkişafat-ı ruhiyede tezahür eden bazı lemaat-ı tevhidiyeyi Arabî olarak Notalar suretinde
Reklam
Hz. Zeynep
"Hicretin altıncı yılı Cemadiyelevvel’in beşinci günü Medine’de asil ve cefalı bir ailede bir kız çocuğu dünyaya gelmiştir. Bu kız çocuğu gelecek yıllarda insanlık tarihinin gidişatının değişmesinde büyük bir rol oynayacaktı. O tertemiz kız dünyaya geldikten sonra, değerli annesi Hz. Fatıma, kutlu eşi Hz. Ali’den bu kız çocuğuna bir isim
Baba Tahir-I Uryan; Âlemin Manevi Yorumcusu
Modern dönemle birlikte felsefe analitik, empirik pozitivist mantığa indirgendiği için iflas etmiştir. Felsefe artık burada “bilgi/bilgelik sevgisi” değildir. Hele hele geç kapitalistleşen ve pozitivist depremin şoklarını yeni hisseden Ortadoğu toplumları için felsefe, dini ve manevi geleneklerle mücadele etme, onları tasfiye etmenin bir aracına
#alıntılar Allah buyurdu ki , kimin bedenine , evladına veya malına bir musibet gelir, o da güzelce sabrederse , kıyamette ona hesap sormaya haya ederim. Seni gözyaşlarıyla harmanladım geceme kattım . Sizi sevmedim zalim acılar ama size de elveda demek yakışır. Dünya kısacık Dünya yalan Çabucak geçiyor yıllar. Önümüzde ne var kimse bilmiyor. Gücünüz yetiyorken namaz kılın şükredin . Rabbimiz'in yüceliği ibadetlerle ne artar ne eksilir. Herşey insan için. Kanuni Sultan Süleyman'ın hastalık anında söylediği; “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi , olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Muhammed Sami OğuzKitabı okudu
Dini
İnsan hâli ve diliyle ne kadar imandan uzak kalmış olursa olsun musibet anında Allah'ı hatırlar. Buda göstermektedir ki, iman sonradan insana telkin edilen bir kabul değil, bizzat yaratılışında yer alan bir hakikattir. Kâfir uçaktan düşerken yada gemi batarken bütün telkinlerden kurtulur fıtratına döner. Çünkü iman hakikat inkâr delilsiz bir iddiadır. "Koyu gölgeler gibi dalgalar onları sardığında dini Allah'a has kılarak O'na yakarırlar." İnsanda iman asıl inkâr ârizi olmasaydı musibet anında kâfir Allahu Teala ya yönelmezdi
Sayfa 51 - Hüküm kitapKitabı okudu
Reklam
51 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.