·
Puan vermedi
"Bu muhtırayı okuyunca, Ludendorff'a katılmamak mümkün değil: Ankara projesinin reddi gibi değil, daha çok Ankara çözümünün geliştirilmesi gibi okunur." 132. sayfada kitabı bıraktığımda bu ve bunun gibi birçok anlaşılmaz cümleyle savaştım durdum. Türk yayıncılığının çeviri yetmezliği ve genel olarak Alfa'nın özensizliği maalesef bu kitapta zirve yapmış. Ayrıca çeviri iyi olsaydı bile bu kez de kitabın kendisi pek matah değildi. 132 sayfa boyunca anlatılan tek bir şey var: Mustafa Kemal, halkını örgütleyip İtilaf Devletlerini topraklarından kovdu, aynısını biz Almanlar niye yapamıyoruz? O kadar kötü işlenmiş ki daha Hitler'in sahneye çıktığı bölümlere bile gelemeden bıraktım yarıda.
Naziler ve Atatürk
Naziler ve AtatürkStefan Ihrig · Alfa Yayıncılık · 201562 okunma
Sarayda Avrupa havası eser, kadınlı erkekli buluşmalar gerçekleşirdi. Redingotları içindeki şehzadeler, dudaklarında sigaraları davetlerde boy gösterir, sultan ve hanımlar ise pek pahalı elbiseleriyle kahkahalar atarak meclislerde eğlenirlerdi. Derin dekolte sevenler, rezaletlere sebep olanlar vardı. Abdülhamid'in kızları Sultan Murad'ın kızlarından daha dikkatliydiler. Akrabalar has bahçede gezer, Yıldız Sarayı'ndaki hanedan toplantılarında bir araya gelirlerdi." Sabiha Sultan, "Biz sarayda kaçgöç bilmezdik. Normal, Avrupalı kıyafetle, açık başla dolaşırdık, dışarı çıkarken örtünürdük. Medeni hayat yanında okur; lisan müzik, resim ata binmek öğretilirdi" demişti."
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
Zabit ve Kumandan | Kurmay Binbaşı Mehmet Nuri
Provası en son yapılan oyunlar, sahnede başarıyla oynanır.
Sayfa 73 - Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları
724 syf.
·
Puan vermedi
oğuz atay'ın türk edebiyatındaki müstesna yerini belirleyen en önemli unsur, onun postmodern roman tekniğini kullanan ilk yazarımız olmasıdır. 60'lı yılların sonuna kadar büyük ölçüde batı'nın artık geride bırakmaya başladığı modernizm akımıyla eserler üretilen türkiye'de oğuz atay, modernizmi postmodern tekniklerle harmanlayarak, kendine özgü bir
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062,4bin okunma
Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca özgürlük ve bağımsızlığa simge olmuş bir milletiz!Değersiz hayatlarını iki buçuk gün fazla, alçakça sürükleyebilmek için, her türlü rezilliği olumlu gören halifeler oyununu da sahneden kaldırabildiğimizi gösterdik.
Beceriksiz,alçak,duygu ve anlayıştan yoksun bir yaratık,kabul eden herhangi bir yabancının koruması altına girebilir;fakat,böyle bir yaratığın bütün Müslümanların halifesi sıfatına sahip bulunduğunu söylemek elbette uygun değildir. Böyle bir anlayışın doğru olabilmesi,öncelikle bütün Müslüman toplulukların tutsak olmaları koşuluna bağlıdır.Oysa,dünyada gerçek böyle midir?Biz Türkler bütün tarihimiz boyunca özgürlük ve bağımsızlığa sembol olmuş bir ulusuz!Değersiz hayatlarını iki buçuk gün daha fazla ve alçakça sürükleyebilmek için her türlü alçalmayı sakıncasız gören halifeler oyununu da sahneden kaldırabildiğimizi gösterdik.Böylece devletlerin,ulusların birbirleriyle ilişkilerinde, kişilerin,özellikle içinde bulundukları devlet ve ulusun zararına da olsa kişisel durum ve yaşamlarından başka bir şey düşünemeyecek alçakların önemi olamayacağı yolundaki bilinen gerçeği doğruladık.Uluslararası ilişkilerde mankenlerden yararlanma sistemine ilgi gösterme dönemine son vermek,uygar dünyanın içten dileğini oluşturmalıdır!
Sayfa 467
Reklam
292 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.