Nadasa bıraktım kendimi,
Kendi kuraklığımdaki sessizliği dinliyorum.
Gitmek her zamanki gibi bir eylem.
Ben, her gidişe bir tebessüm ekliyorum.
Ağlamaktan yorulan bir çocuk gibi, bırakıyorum kendimi.
Tüm kazandıklarım, ve kaybettiklerimle birlikte,
Sessizliğin en güzel yanına bakıyorum.
Sessizliği asla duyamazsınız.
Sadece var olmayan bir eyleme verilen isim sessizlik.
Sessizlik ruh halim gibi yoran bir uğultu,
Ne var ne de yok diyebiliriz .
Sadece inanabiliyoruz.
Hemde olmayan birşeye.
doğmamış çocuğa isim koymak bizimkisi.
Belki doğar büyür kirlenir ve ölür diye.
Hemde sessizliği hiç duymadan.
Sadece bir uğultuyla.
Islık çalar gibi.
Ben sana yazdığım tüm aşk cümlelerinden özür diliyorum, Onları da boşa harcamışım.
Sağır birine seni seviyorum diye bağırmak gibiydi seni sevmek, Yine de denedim,
Ama gözlerinin de görmediğini çok geç fark ettim. Hak ettiğin, rahat bir ilişki bulman dileğiyle,
Mutlu kal, Sadece, Canı yanmış bir adamın sözleri bunlar...
Hepsi bu…
Çünkü her yenilgi inanmakla başlar.
Aslında söyleyecek pek de bir şey yok , sayfalarca anlatacak , kare kare fotoğraflanacak yeni ve dikkat çekici acılar yok.
Yoruldum , söyleyeceklerim bu kadar...