Cebriye, insanı tamamen ilahi takdirin bir aktörü olarak görürken, Mutezile insanı kendi eylemini kendisi yapan bir hür varlık olarak anlamıştır. Her iki anlayışı da sapıklık olarak değerlendiren ve geneli temsil eden Ehl-i Sünnet, insanı yapıp etmelerinden sorumlu tutacak iradenin ne tür bir irade olduğunu belirlemekte hayli zorlanmıştır.
Sayfa 14