“…Bana önceden nasip edilen hayatımın amacını iyice kavrıyorum. Memnunum. Diğerlerinin daha yüce amaçları olabilir ama Bartleby, benim bu dünyadaki misyonum senin uygun gördüğün süre boyunca kalabileceğin bir iş yeri temin etmektir.”
İnanıyorum ki iş yerime ziyarete gelen arkadaşlarım, sormadığım acımazsız fikirlerini zorla belirtip durmasalardı, bu bilge ve kutlu ruh hâlim devam edecekti. Genellikle bağnaz kafalardan çıkan sesler, daha cömert kişilerin kararlarını da en sonunda yıpratır.
Kısa zamanda bitirmelik hoş bir romandı. Dili sade ve anlaşılır edebi cümleleri ise çok güzeldi.
Arthur’un yetiştirilme tarzını sevdim. Günümüzde de ebeveynler çocuklarını bu bilinç tarzında yetiştirseler ortada çok sıkıntı kalmaz gibi.
Lauren’i çok tanıyamadık bence. İkinci kitapta daha çok tanıyacağız sanırım. Kitapta Arthur’un yaptığı her ne kadar romantik delisi bir hareket olsa da gerçekte insanlar direkt akıl hastanesine sokarlardı. Kime anlatırsa anlatsın yapacakları ilk iş bu olurdu.
Paul’e helal olsun hakkını vermeden geçmeyeyim böyle dost herkese nasip olsun yani polisi de aynı şekilde kutlamak lazım ahlaki açıdan gerekeni yaptığı için.
Devamını merak ediyorum o yüzden ikinci kitabı ‘Sizi tekrar görmek’ kesin alacağım. Bakalım ikiliyi neler bekliyor.
1- Ona ilim verir,fakat o ilimle amel etmeyi nasip etmez.
2- Ona salihlerin sohbetinde bulunmak gibi bir rızk ihsan eder,
fakat onların hukukunu muhafaza etmeyi nasip etmez.
3-Ona itaat kapılarını açar,ancak ihlas kapısını kapatır.
Fakih Ebü'l-Leys (ra) der ki:
Bunun böyle olmasının sebebi,
kişinin niyetinin bozuk ve iç aleminin kötü olmasıdır.Eğer niyet sahih ve sağlam olursa,Allah ona ilmin menfaatini,ihlas ile amel etmeyi ve salihlerin sohbetlerinde bereketlenmeyi nasip eder.