Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Merve Çadır

Bazen sıradan olanı görmek daha zordur. İnsanlar, 'burnunun ucundaki şeyi' görememekten yakınır. İyi de, karşında bir ayna yoksa burnunun ne kadarını görebilirsin ki?
Sayfa 211Kitabı okudu
Reklam
Düşlerin Gücü
- Düşlerin cehennemde ne gücü olabilir ki? - Burada Düşlerin gücü yok mu sanıyorsun? Söyle bana, Lucifer Sabahyıldızı.. Siz, hepiniz, sorun kendinize. Ne gücü kalırdı Cehennemin, buraya hapsolanlar Cenneti düşleyemese?
Sayfa 118Kitabı okudu
Düş ya da karabasan, perdede izlediğimiz bir film gibidir. Tek ayrı yanı sizin de bu filmin bir parçası olabilmenizdir.
Sayfa 100Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tanrı kullarından ne istiyor? Tanri'nın istediği iyilik mi yoksa iyiliği seçebilme şansına sahip olabilmek mi? Kötülüğü seçen biri gerçekte iyiliğe zorlanan birinden daha mı geçerli Tanrı'nın gözünde?
Geçici düzenler köpükler gibi uçar gider.
Reklam
İnsanoğlu uygarlık yolundaki kanlı ilerleyişine başlamadan önce, ilkelliğin karanlığına giderek daha çok batmaya mahkumdur.
Bir zamanlar Cal'in kalbini bildiğimi düşünürdüm ama artık bunun imkansız olduğunun farkındaydım. Hiçbir kalp gerçekten anlaşılmazdı. İnsanın kendi kalbi bile.
Sayfa 438Kitabı okudu
Tuhaf günlerdi. Akhilleus'un kaderinin dehşeti her an üzerimizdeydi, tanrılar arasındaysa savaş mırıltıları giderek yükseliyordu. Ne var ki ben bile her dakikamı korku içinde yaşamıyordum. Şelalenin yakınlarında yaşayanların suyun sesini duymadığını söylerler. Ben de aynı şekilde, Akhilleus'un kaçınılmaz yazgısının kulakları sağır edici uğultusuyla yaşamayı öğrenmiştim.
Sayfa 246Kitabı okudu
Bir kapının size kapalı olması ne kadar nahoş bir şeydi ama bir odanın içerisinde kilitli kalmak belki de ondan beterdi.
'Ben' ise, gerçek varlığı olmayan bir kişi için kullanmayı uygun bulduğum bir terim sadece...
Reklam
İnsanlar iyi ve adil bir yabancının yönetimi altında olmaktansa, ne kadar sert bir yönetimi olursa olsun kendi içlerinden bir haydutun yönetimi altında olmayı tercih ediyorlar. İnsan denen mahlukun doğası böyle.
Sayfa 117Kitabı okudu
Yozlaşmanın meşrulaştığı yerde dürüstlük bir erdem olmaktan çıkıyor.
Beşer hukuku dediğin şey asla mükemmel olamayacağına göre yeri geldiğinde onu eğip bükmek gerekir. Onlar bunu anlamıyor. Dünyanın belli yerlerinde, 'dürüstlük' denen şeye tutkuyla sarılıyorlar, ama sonunda dürüstlük dediğin onu sahiplenende kalıyor. İbraniler mesela ve tabii Romalılar. Onlarda kamu hizmeti verenler rüşvet alıp vermez ya da en azından pek az görülür böyle vakalar. Mahkemeler zengin adamları hiç tereddüt etmeden mahkum eder. Yoksul adamlar kolayca salıverilir oralarda. Asıl göremedikleri şey ne biliyor musin, herkesin rüşvet alıp verdiği yerde kimse rüşvetçi değildir!
Çocukken kızların kız olduklarını bilmemekten gelen mutluluklarını henüz bilemedikleri bir dönem vardır, bilmem anlatabildim mi.
Sayfa 5 - AriekaKitabı okudu
Tanıdığım birine ithafen :)
Bazen öyküler yazıya dökülmek için öyle bir yaygara koparır, öyle bir bağırıp çağırırlar ki çenelerini kapatmak için oturup yazmak tek çözümdür.
Yazdıklarımı muhtemelen birileri okuyacak. Asıl soru inanıp inanmayacakları. Büyük ihtimalle inanmayacaklar ama bunun bir önemi yok. Benim derdim inanılmak değil, özgür kalmak.Yazarak özgürlüğe kavuşabilir insan, yaşamdan bunu öğrendim.
Hiçbir şey bir anda değişmez. Derece derece ısınan bir küvette farkına varmadan haşlanarak ölürsünüz.
Reklam
Güney Kore'nin Seul şehrinde bir sinema işletmecisi Neşeli Günler filmini çok uzun buluyordu. Bu problemi MÜZİKALİN yönetmeninin hiç aklına gelmeyen müthiş bir montajla çözdü : bütün şarkıları filmden çıkardı.
Sayfa 33 - Aykırı TarihKitabı okudu
9. Gün : Panjadrum
"Yazmak, daha doğrusu aklı başında kalmak ve yazmak için ya bir okur kitlesi ya da en azından bir okur kitlesi fikri gerekir. Yazmak ile kendi kendine zırvalamak arasındaki çizgi incedir. Yazdıklarınızı sonunda kimse okumasa dahi hiç kimseye hitaben yazamazsınız.
Sayfa 115Kitabı okudu
Dahili Duyular Üzerine
"Bir yerden başka bir yere hareket etmek, bir öncekinin peşi sıra gelmesi gerekli olan bir yetidir. Aksi halde, takip etmek ya da kaçmak için bir yerden bir yere vücudu hareket ettirmiyorsak, arzu duymak ve nefret etmek boşuna olurdu."
Sayfa 143Kitabı okudu
"- Elbette,kedilere neler yaptığını gördük!Adamda köpek kalbi var! ........ - ..Emin olun kediler yaptıklarının arasında en iyisi. Şunu anlayın ki, asıl korkunç olan artık köpek kalbi değil, insan kalbi taşıması. Yani doğada var olanlar arasında en rezilini."
Sayfa 113Kitabı okudu
Önsöz
"Bizde uyandırdığı gerçek dehşete ve mide bulantısına rağmen, seri katillerin karanlık bir cazibesi olduğunu inkar edemeyiz.Onlar sadece marazi merakımıza değil, aynı zamanda nihai insan sırrını anlama ihtiyacımıza da hitap ederler. Bu kadar sıradan görünen, bizim gibi olan insanlar, nasıl bir canavar yüreği ve beyni taşıyabilirler?" Harold Schechter -1995