Biraz mahrem hayatı paylaşmak gibi olacak ama size iki aşığın meselesini anlatmak istiyorum. İlk fotoğraftaki 5 kardeş olan dedemin ağabeyisi. İkinci fotoğraftaki onun hanımı. Ben hem dedelerimin hemde kardeşlerimin tabiri caizse eşlerinin müptezeli olduğuna defalarca şahit oldum. Fotoğraftaki babamın amcası ve ayriyetten benim de amcam olan sağlıkçı Ali amcam sosyal medyada paylaşmış fotoğraflarını. Bir de bizim Kars'ın "Serhat Kars" adında yerel dergisi var. O dergide ortalarda bir sayfa var. Oradan başlayıp birkaç sayfa ölenleri yad etme amaçlı ayrılıyor. Ben dedelerimin kardeşlerine de "dede" diyorum. Rahmetli Hc. Selman dedemin zekası zehir gibiydi. En basitinden ben bulmacanın %15'ini çözerken o gazeteyi bitiriyordu. Yanında ki Nigar nenem hem acayip hamarattı hemde yerinde durmazdı. Ben iki karı koca birbirleriyle sözlü dalaştıklarını bilirim ama hakikaten birbirlerine en ufak bir şey olsa kendilerinden geçtiklerine de şahit oldum hep. Beni de onlar yetiştirdi. İlk Hc. Selman dedem öldü ondan birkaç ay sonra da Hc. Nigar nenem öldü. Adamlar felâket düşkündüler birbirlerine. Şimdi onlar yüzünden bu bozuk toplumda uzaylı gibi duruyorum. Mekanları cennet olsun inşallah. Âmin.
İlgilendiğim kedilerden en çok sevdiğim ve benimsediğim ilk kedi. Bir kediyi seveceğime de hiç ihtimal vermemiştim -genelde ya köpekler ya da kediler tercih edilir, ikisi nadirdir- ama nasıl yaptıysa bağladı kendine. Ve vakit geçirince onu farklı şekilde çekmek hem eğlenceli hem de zevkli gelmeye başladı. Böyle bir şey ilkten dense gülüp
Çay onları götürünce, ben de çocuk değil miyim "A ne güzel kayıp gidiyorlar bunlar, keşke ben de öyle kayıp gitsem" diyorum. Tak diye bir kurşun sesi duyuyoruz, dikkat ediyorum, ondan sonra birileri suyun üstünde nasıl kayıp gidiyor. Çocuktum, herhalde bana eğlenceli mi geliyor ne geliyorsa... Onun üzerine neneme yalvardım, "Söyle halam beni suya atsın." "Kızım kızım, nenen kurban olsun, niye suya atsın?" Dedim "Beni öyle öldürmesinler. Su ne güzel götürüyor," dedim. Annem ağladı, "Olmaz," dedi. Nenem dedi ki, "Ya, öyle de ölecek böyle de ölecek, bırak su alsın götürsün." Halama dedi ki, "Madem ki çok istiyor, götür at.”