Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gıdıl İsmet...
Beni merak ediyorsanız bu resimden bana bakın. dropbox.com/s/josp2eiqbczyc... Üzerimde duran küllük, yeşile çalan taşlı çakmak ve yarım bırakılmış bir Maltepe sigarasından ibaret. Gerisi alabildiğine toz, toprak. Unuttular bizi, işe yarar yanlarımızı söküp bir boş tarlaya çektiler hurdamızı. Şimdi kurda kuşa yuva
195 syf.
10/10 puan verdi
Mahmut Makal ve Toplumcu Gerçekçi Edebiyat Manifestosu.
Hayatında bir tane köy romanını eline almayan, birkaç tane Türk Klasiğini dahi okumayan insanların köy çocukları üzerinden çıkar sağlamasına göz yuman kitleler kandırıldık, aldatıldık demeye mahkûmdur. Toplumcu Gerçekçi Edebiyat sizlere yapılan yardımları reklam "gösteriş" olarak yansıtan çıkar sahibi insanları ayırt edebilmeniz
Bizim Köy
Bizim KöyMahmut Makal · Literatür Yayıncılık Dağıtım · 20181,196 okunma
Reklam
792 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Şimdi yaklaşık 800 sayfalık böyle bir ansiklopedik esere nasıl bir inceleme yazılır kara kara düşünüyorum, cümlelerim birbirine girecek :)) Öncelikle yazara oğluma da bırakabileceğim böyle eşsiz bir eser yazdığı için teşekkür etmezsem olmaz, hiç haberi olmayacak ama:))) Cumhuriyet tarihi ve Atatürkle ilgili bir kitap okuduğumda her zaman
El- Cevap
El- CevapSinan Meydan · İnkılâp Kitabevi · 2019445 okunma
... Ökkeş : "Ben burayı çok sevdim buba," dedi. Babası : "Memnun oldum Ökkeş. Köyü ararsın diye korkuyordum." "Amanin hiç arar miyim buba? Köyde bir evin içinde akşama dek dur.. Ama ah nenem de burada olsaydı!? Buba, buraya göçsek?" "Anlamadım." "Buraya göçsek buba. Nenemi de getirsek. Neyimiz var ki köyde?" "Öyle deme Ökkeş, ileride köyü ararsın." "Aramam buba. Burası çok güzel. Hem insan para da kazanıyor. Köyde akşama dek kim benim avucuma beş kuruş veriyordu?" "Orası öyle ama Ökkeş , köyden kopmak zor biraz." "Köyde neyimiz var ki buba, bir dam, bir de avlu değil mi?" "Karabaş var, keçimiz var." "Karabaşı da, keçiyi de getiririz buraya." "Burada nerede bakacaksın a oğul onlara "Buba, keçi bize ne veriyor, süt yoğurt değil mi, burada süt de var, yoğurt da var, satarız keçimizi köylülere. İşte yalnız beni düşündüren Karabaş. Ama bu avlunun öyle bir köpeğe ihtiyaci var, tüm odaları hırsızdan korur."
Hüzün Hep En Öndedir.
Bu iletim
Li-3
Li-3
sevgili Yasin'e ithaftır. Benim nenem yüz küsur sene yaşadı. Elimizde bir belge yok ama. Fakat iyi parmak hesabı yaparız. Sultan Reşat der. Parmaklarımızı sayarız. Atatürk yeni padişah olduydu der, parmaklarımızı. Maşallahı vardı nenemin. Eceliyle kaybettiği üç evladını toprağa verdi. Yaşlanıp
Reklam
EŞEĞİ SULADIN MI ? Yaşım dört ya da beş... Nenemle (dedemin annesi olur, mekanı cennet olsun) oynamıştık bu oyunu. Ne dedem, ne anneannem, ne annem, ne babam ne de başka biri... Nenemle oynamak kadar keyif vermedi hiçbiri. Ya ses tonunu ayarlayamadılar, ya burnumu sıkarken ayarını tutturamadılar ya da günlük işlerinin arasına sıkıştırmaya
Nenem
Değerli
Li-3
Li-3
, değerli Rastafaryan, sen de ben gibi Çerkes, Abhaz mısın? Öylesin galiba Yasinciğim. Öyleyse, öyle evet, bu iletim sana ithaf olsun. Sen anlarsın beni. Biz kendimizi hiç ifade edemedik galiba. Yok be ne alaka, biz kendimizi çok iyi ifade ettik aslında. Ettik de, insanlar değil atlar anladı.
"Kuş olasın da göğünü bulasın" demişti nenem. "Vurmazlar mı o zaman?" diye sordum. Cevap çok enfesti. "Vururlar elbet. Güzelliğinden ötürü vurulur. Vurulmayan ancak kargadır." Kısa hikaye / Cengizhan Konuş
780 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.