Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Gözlerim seni aradı o gün, güzelce giyinmiştim yine, ve mavi çiçekli cam kolyemi takmıştım bu sefer. Sınavların açıklandığı hafta hani benim 52 aldığım ( en yüksek notum da bu oldu zaten, Neyse ) Eve gitmeden Bir merhabaya bağlanmalıydi bu iş. Evdekiler yine sıkıştırdi, bir hafta erteledim belki sınav konuşuruz diye. Ama yoktun, belki de sen eve
Sen hiç sensiz kaldın mı? Yaşadın mı sensiz tek bir gece? Sensizlikten dolayı uyuyamadığın hiç oldu mu? Benim oldu. O yüzden sevmiyorum sensizliği.
Reklam
Ben o şiiri bile bile gece yazmadım, Sonumuz aydın olsun diye. Ve sevemedim seni kısıtlı, Bol bol varsın hülyalarımda. Ahh gece uyutmaz derdin sahibi, Sen rahat uyu. Ben o şiirleri Hep gündüze sakladım Mustafa Çamsarı
Yeryüzünde ki en sevdiğim şiir sanırım bu
Dolu rüzgarla çıkıp ufka giden yelkenli! Gidişin seçtiğin akşam saatinden belli, Ömrünün geçtiği sahilden uzaklaştıkça Ve hayalinde dolan aleme yaklaştıkça, Dalga kıvrımları ardında büyür tenhalık, Başka bir çerçevedir, gitgide, dünya artık. Daldığın mihveri, gittikçe, sarar başka ziya; Mavidir her taraf, üstün gece, altın derya... Yol da benzer
varolamadığımız keskin bir yorgunluk göğsümüze oturaklanan bulutlar.... biz diyorum, alınmayın bu gece yalnızlığa tahammülüm yok bu gecenin günü sokaklarda çok yalnızım o yüzden 'biz' olalım bugün bulutlar bizim göğsümüze çöreklensin metroda intihar, durakta gülüşmeler gündüz biraları, huysuz sahaf dükkanları dünyayı eskitmiş eskicinin tozlu gülümsemesi ben bugün çok yalnız hissettim anne eskicinin tablolarında gülen bir surat olmak istedim yoluma devam ettim, evime geldim insan isimleri sayıkladım yalnızlığın peşkeşliği neler yaptırıyor ama ben kendimde iyiyim diyemiyorum yine de kendimde bi sığınaklığı sürdürüyorum içimde üşüyen kalabalıkları söküp atsam 'biz' kendimizde yapayalnız kalsak kendimize doğru sökülsek dikiş tuttururuz belki. 15.03.24
Bazı Karmaşalar
Birçok şeyin sonunu merak etmez oldum. Son bölümünü izlemediğim diziler yığın oldu. Son bölümünü okumadığım için tamamlayamadığım kitaplar… Az önce bunun psikolojik sebebinin ne olduğu üzerine düşünmeye başladım… Ve sanırım anladım da… Bu aralar kendi kusurlarımdan bazılarının sebebini düşünüyorum. Mesela güzellik algımı ilk bozanın 6. Sınıf matematik öğretmenim olduğunu, insanları sevmeme sebebimin geçmişteki kadın arkadaşlarımla iletişimim olduğunu anladım. Neden yemek yemeyi sevmediğimi, neden içten içe hep yalnız hissettiğimi, neden gece insanı olduğumu da sanırım anladım. Kendimi mükemmeliyetçi olarak tanımlamazdım ama sanırım öyleyim. Kontrol manyağı olduğumu ilk işittiğimde çok şaşırmıştım ama sanırım o da biraz doğru. Bunların sebebinin hatanın tolere edilemediği bir çevrede yetişmek olduğunu anlayabilmek için önce kabullenmem gerekti. Dışsal güdü hayatımı biraz ele geçirmiş ve bunu anlamak ağız dolusu bir otuz yılımı aldı. Sanırım insan dünyanın akışından sıyrıldığı zaman ve tabii zamanı da gelmişse bazı şeyleri anlayabiliyor. Ama anlamak çözmek demek midir? Onu bilemiyorum… Hayat benim için bu ara uykusuz kalmakla uykuya kaçmak arası bir yerde sanki… Ergenlikte yaşamayı reddettiğim kimlik sancılarını bu yaşımda çekmiyorumdur umarım…
Reklam
Nerde o eski ramazanlar..
Leyla ile Mecnun dizisini izleyenler bu muhabbete de aşinadır.. Şimdi öyle bir ah geçti ki içimden gece gece susmadı içimdeki ses.. hatırlıyorum da, bir hevesle annelerimizle teravihe giderdik herkes aynı anda secdeye eğilince biz birbirimizi dürter herkesten önce kalkar insanlara bakardık, çocuktuk ya buna gülerdik.. sonra biraz büyüdüm şu sınava hazırlık bu sınava çalış derken bir tek geceleri vaktim olurdu, sahura kadar Leyla ile Mecnun izlerdim, öyle güzelmiş ki o zamanlar.. şimdi kendimi avutacak hiçbir şey bulamıyorum.. çocukluğum geride kaldı, gençliğimde ardından yitip gidiyor.. sahura kadar beklesem mi diye düşünürken aklıma gelenler, burada dursun..
Çağır beni Sesin güzeldir. Sesin hüznün sonsuz samimiyetinde yeşeren o Şaşırtıcı Yeşilliktir Bu sönük çağın boyutlarında, Çok yalnızım,... Gel sana yalnızlığımın ne denli büyük olduğundan söz edeyim.
Lâ tahzen
Lâ tahzen! (Üzülme!) İnsanlar senin kalbini kırmışsa üzülme! Rahman: (c.c), “Ben kırık kalplerdeyim” buyurmadı mı? O halde ne diye üzülürsün ey can? Gündüz gibi ışıyıp durmak istiyorsan; Gece gibi kapkaranlık nefsini yak !.. “Derdim var” diyorsun; Dert insanı Hak’ka götüren Burak’tır; sen bunu bilmiyorsun. Sanma ki dert sadece sende var. Şunu bil ki; Sendeki derdi nimet sayanlar da var. Umudunu yıkma; Yusuf'u hatırla. Dert nerede ise deva oraya gider. Yoksulluk nerede ise nimet oraya gider. Soru nerede ise cevap oraya verilir. Gemi nerede ise su oradadır. Suyu ara, susuzluğu elde et de sular alttan da yerden de fışkırmaya başlasın. Dünya malı Allah'ın tebessümüdür: ona bak! Ama sarhoş olma...
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.