Almanlardan yana olan köyü terk etsin ,çünkü onlar hainerdir.
"Ne demek hain?"Biz Türk'üz ..Hain değiliz
Almanlar buralara geldi ..onlara yardım etmedik
..Oğullarımız Almanlara karşı savaşıyor ..
"Siz kim oluyorsunuz da bize hain diyorsunuz?"
Sayfa 31Kitabı okudu
Hakiki vatansever kimdir? Bunu bugün bilmek güçtür. Nitekim biraz evvel söylediğim gibi memleket ve milletimizin kurtuluşu için en büyük tehlikeleri göze alarak çalışırken bizi düşmanlarımıza ihbar eden maalesef üç Türk çocuğudur. Bu düşmanların adları Türk ismi olmayıp Yorgi, Anastas, Mihran ve Salamon olsaydı o zaman fazla müteessir olmazdım. Ve ey oğullarımız, torunlarımız bunları birer ibret levhası olarak daima göz önünde tutun.
Bilal Kaptan
Sayfa 76Kitabı okudu
oğullarımız, kızlarımız ölüyor, ne duruyorsunuz, ölüme engel olun
Sayfa 25Kitabı okudu
Çerin burada tutsak olmuş ,seni bekliyor.Pusatların Çin depolarında. Ülkende de Sırtarduşlar oturuyor.Bir gün bunların hepsi kurtbaşlı sancağın gölgesinde birleşecektir.
Biz o günü göremeyeceğiz.
Oğullarımız görür.Oğullarımız göremezse torunlarımız görür.
Sayfa 329
‘ Ah bizim oğullarımız , kızlarımız... sizin büyük hatıranızı , bizim büyük yalnızlığımızı hafifletecek bir zaman ölçüsü olabilir mi hiç ? ‘
-Hakanım bir bilsen neler oldu. Ben batının ulağı, batıda battığımızı bildirmeye geldim. Uzaklara gittik Hakanım, çok uzaklara. Sen Tanrıkut’un orduları sel gibi akıp gittiler. Dağlar dayanamadı, denizler dayanamadı, kaleler dayanamadı. Varıp kutlu beldelere nice cenkler eyledik. Karada gemi yüzdürdük, havada kuşlara hükmettik. Uzaklarda Beç derler bir kaleye kadar gittik, işte ne olduysa ol kalede oldu. Hakanım. Beç’te arkadan vurdular Tanrıkut’un tümenlerini. Çekildik, çekildik, çekildik… Bir yerde küçük bir yurt tuttuk. Yağı dört bir yandan kuşattı Hakanım. İçerde çaşıtlar türeyip yağı ile bir oldular. Oğullarımız köle, kızlarımız halayık oldular. Kimisi ol Beç denen diyarda onlara hizmet eder kimisi yağı türküleri “ırlayıp” gezer. Bizimkiler bir yüce ülkü uğruna kıyasıya vuruşuyorlar. Şu yaralarımı dahi tımar etmeye zamanım yoktur. Hakanım. Medet!
Sayfa 90Kitabı okudu
Çiçi Han
"Çinlilere kul olmayacağız! Çinlilerin buyruğunda yaşamayacağız. Çünkü kuvveti takdir etmek, mahkûm olmayı hor görmek biz Hunların en eski âdetidir. Savaşçı atlı hayatımız dolayısıyla adı bütün yabancı kavimleri titreten bir millet meydana getirdik. Savaşçının kaderi savaşta ölmektir. Eğer biz de ölürsek kahramanlık şöhretimiz bizi dünya durdukça yaşatacak, oğullarımız ve torunlarımız bütün öteki kavimlerin başbuğları olacaktır!"
Sayfa 135
Oğullarımız
Bir varmış bir yokmuş. Bir zamanlar yoksul bir dul kadın yaşarmış. Kadının yakışıklı, aslan gibi iki oğlu varmış. Büyük oğul gemiyle Büyük Okyanus'a açılmış. Bir daha geri dönmemiş.
Küçük oğul evden ayrılmamış ancak günlerden bir gün annesi onu eczaneye (sıradan sayınca yedinci binadır) göndermiş, o da geri dönmemiş.
Bu gerçek bir öyküdür; çünkü masallarda dul kadınların üç oğlu olur ve mutluluğu bulan da daima o üçüncü oğuldur.
Sayfa 58Kitabı okudu
