Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kalpleri öldüren yedi hayalet vardır:
1. Allah’ın hakkını bilip yerine getirmemek. 2. Kur’an’ı okuyup onun hudutları ile amel etmemek. 3. Resulullah’ı seviyorum deyip ölüm için hazırlık yapmamak. 4. Şeytanın düşman olduğunu bildikten sonra günahlar hususunda ona tıpatıp uymak. 5. Ateşten korkup, ona götürücü şeylerden uzak durmamak. 6. Cenneti sevip, arzu edip cennet için amelde bulunmamak. 7. Kendi ayıplarını gizleyip başkalarının ayıplarını sayıp dökmek.
Ey dünya zevkini düşünüp hastalıktan ızdırap çeken kardeşim! Bu dünya eğer daimî olsa idi ve yolumuzda ölüm olmasaydı ve firak ve zevalin rüzgârları esmeseydi ve musibetli, fırtınalı istikbalde manevî kış mevsimleri olmasaydı; ben de seninle beraber senin haline acıyacaktım. Fakat madem dünya bir gün bize haydi dışarı diyecek, feryadımızdan kulağını kapayacak, o bizi dışarı kovmadan biz bu hastalıklar ikazatıyla şimdiden onun aşkından vazgeçmeliyiz. O bizi terk etmeden, kalben onu terke çalışmalıyız. Evet, hastalık bu manayı bize ihtar edip der ki: "Senin vücudun taştan, demirden değildir. Belki daima ayrılmaya müsait muhtelif maddelerden terkip edilmiştir. Gururu bırak, aczini anla, mâlikini tanı, vazifeni bil, dünyaya ne için geldiğini öğren!" kalbin kulağına gizli ihtar ediyor. Lemalar
Reklam
Ölüm Risalesi
Bilincindeyim doğan ayın Eriyen karın akan suyun Ve usul usul tükenen zamanın Tekrarlayıp duruyor saat Vakit te mahlûktur Vakit te mahlûktur
Ölüm ya îdam-ı ebedîdir; hem o insanı, hem bütün ahbabını ve akaribini asacak bir darağacıdır. Veyahut başka bir bâki âleme gitmek ve îman vesikasıyla saadet sarayına girmek için bir terhis tezkeresidir.
Bu dünya eğer daimî olsa idi ve yolumuzda ölüm olmasaydı ve firak ve zevalin rüzgârları esmeseydi ve musibetli, fırtınalı istikbalde manevî kış mevsimleri olmasaydı; ben de seninle beraber senin haline acıyacaktım.
Reklam
·
Puan vermedi
Kendi kelimelerimle böyle bir eseri nasıl tarif ederim bilemiyorum. O yüzden sözü kendi nakıs ifadelerimden alıp yine kitabın kendisine bırakıyorum. "Demek bu Arabî Mesnevî mecmuası, Risale-i Nur'un bir nevi çekirdeği ve fidanlığı hükmündedir. Bu mecmuanın yalnız dâhilî nefis ve şeytanla mücadelesi, nefs-i emmarenin ve şetan-ı cinnî ve insînin şübehatından tamamıyla kurtarıyor." "Bu Mesnevî-i Nuriye'deki risalelerin isimleri 'Reşhalar, Katre, Hubab, Habbe' şeklinde gidiyor. Eğer Katre Risalesi'nin âhirinde merhum Şeyh Safvet Efendi'nin yazdığı gibi her bir risaleye bir takriz yazılsa idi, o merhumun 'Bu bir katre değil, bir bahirdir.' dediği gibi biz de derdik: 'O bir lem'a değil, bir şemstir. O bir reşha değil, bir bahirdir. O bir zühre değil, bir cinandır. O bir hubab değil, bir ummandır.' " Bu eser ve Risale-i Nur Külliyatı'ın diğer eserleri sadece küçük bir kitleye hitap etmiyor. Küçük bir çocuktan ölüm döşeğindeki ihtiyara kadar her kesimin hatta tüm dünyanın -sadece İslam dünyası değil- istifade edebileceği eserlerdir. Dünya Risale-i Nur okuyor...
Mesnevî-i Nuriye
Mesnevî-i NuriyeBediüzzaman Said Nursî · Rnk Neşriyat · 20192,716 okunma
Aşk Risalesi
Belli bir bozgun yaşamışız Her şeye ölüm dadanmış sanki Kadınlar ki anne olmamak için direniyorlar Erkekler ki savaşmayı tümden unutmuşlar Çocuklar zaten hiç çocuk olmuyorlar Çocukluk kalkmış dünyadan gibi Her çocuk antik çağ filozoflarından bir kalıntı sanki.
Erdem Bayazıt
Erdem Bayazıt
DOKUZUNCU DEVA
Ey halık’ını tanıyan hasta! Evet, ehl-i iman için ölüm, rahmet kapısıdır. Ehl-i dalalet için, zulümat-ı ebediye kuyusudur.
"Ehl-i iman için ölüm rahmet kapısıdır, ehl-i dalâlet için zulümat-ı ebediye kuyusudur."
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.