*Saksağan*
45-56 cm büyüklüğünde olan bu kuşların bir özelliği çok dikkat çekici geldi bana. Aynada kendilerini tanıyan nadir kuşlardan. Bu kuşları tüylerinden bir kaçı farklı renge boyandiktan sonra, aynanın karşısına getirmişler ve kuşlar o renkleri farkederek gagalarıyla tüyleri ordan çıkarmaya çalışmışlar. Çok iyi değil mi?🤓 Ayrıca saksağanlar depoladıkları yiyeceklerin yerini hatırlayan kuşlardan. Biz elinle koyduğun gibi buldun deriz ya, bunlara da gaganla koyduğun gibi buldun denilebilir... 😏Çok zeki hayvanlar olarak biliniyor. Genelde bu kargalar için geçerliydi, en azından çoğunluk öyle biliyor...Ve saksağanlar çok meraklıymış... Arada sırada kendi yuvalarında deney yapacak kadar mucit 😅 çok sevdim bunu🫠 Böcek, örümcek,solucan ile beslenmelerinin yanısıra yumurta da yiyorlar...🤨 Cıvıl cıvıl ötüşleri var ama bazen de çok gevezelik edip cızırtı çıkarırcasına ötüyorlarmış. O da zaten nadir zamanlarda oluyormuş. Muhtemelen canları sıkıldığı zaman yapıyorlar bunu 🥰
Anadoluda gerçekten cehalet hüküm sürüyor
Arkadaşlar, tokatın zile "ilçe" sinden bi kızla konuşmuş bulundum. Nasıl konuştuğumu sormayın, rastgele insanlarla anonim konuştuğun bi uygulamada karşılaştım ve numarasını aldım. Sadece sesini duyduğum o 60 saniyede anlamıştım cehaleti evet ama umutsuz vaka olduğunu anlamam için sonrasında whatsapptan 10 15 dakka konuşmam
Geçen hocamızın babasının 7'sinde Asuman hoca diyordu ki hatta vefatının daha defnedilmeden evvelde hemde 7'sinde hep aynı konuyu dile getirdi. İlkini zaten anlatmıştım egoistliğimizden öyle istediğimizden bizimle yaşasın diye birini yaşatmaya çalışıyoruz... Bu son sohbetinde de yaşaması hayırlı ise yaşat ölmesi hayırlı ise ölsün gibi
Gerizekalı insanlarla yaşamı paylaşmak zor ölümü paylaşmak daha zor
İnsanların rahat ve huzurlu hissettiği evin sonralarda "cenaze evi" diye anılması sinir bozucu ve berbat!
"Cenaze evi burası mı?"
"Cenaze sahipleri burada mı?" vs.
Onlar açısından baktığında normal ama benim açımdan hiç normal değildi. Kanayan yarayı parmaklıyorlar gibi geliyordu.
Ben de hepsinin boğazını
Burası benim defterim.
Ve eklemek isterim ki şiirler çok güzel. Neden mi ? Şiir yazarken kimse sana eğer serbest yazıyorsan bu ne diyemezler! Çünkü şair
istediği gibi yazabilir ve de isterse öyle kapalı söyler ki asıl söylemek istediğini sadece kendi anlayıp başkalarının beklentisine de cevap verecek şekilde olabilir.
Ve bir de bayram bayram ödev yapıp misafirlere yetişmek bayağ zor oluyormuş. Eğer inşaallah öğretmen olursam bayram günlerine öğrencilerime ödev vermeyeceğim inşaallah amin. Öyle işte
Sherlock bir yaşam felsefesidir. Bir kere oku daha bırakamazsın sherlock gördüğün yerde gözün kapalı alırsın neden mi bilmiyorum öyle oluyormuş
Piramidin içinde bir gece...
ㅤㅤㅤㅤ
Rotasız seyyah (Mehmet Genç)
gece boyunca maya piramitlerinin içinde bakın neler yaşamış..
"ZİNDANA İNER GİBİ PİRAMİDE İNİYORUZ.
Hostelde tanıştığım biri kadın üç arkadaşla beraber kafaya koyduk, Maya piramitlerinde bir gece geçireceğiz.
Aralıksız her gün piramitlerin olduğu bölgeye gidiyoruz, giriyoruz içeri, dalıyoruz ormana doğru,
Sonra
Yazmak tutsaklığına kapılmışım
Yazınca mı anlam kazanıyor düşündüklerimiz
Yazınca bitiyor mu bu iç savaş
Susunca anlam kazanıyor söylediklerimiz
Yazınca susuyor düşüncelerimiz
Birinin olması için diğeri olmamalıymış
Bunu yazarken farkettim
Oysa hani susuyordu düşüncelerimiz
Yazarken
Öyle yazmışım
Ve yazarken düşünmüşüm yine
O halde sadece düşünürken oluyormuş ikisi birarada
Yazınca biri yazıyor ,diğeri okuyormuş, ama sonra,hep sonra okuyormuş
O an okusa, diğeri yazmıyormuş
Yazmak tutsaklığını kapılmışım yine yazıyorum
Düşündüklerimi yazıyorum, doğru ya
Düşünmeden yazmak olurmu hiç
Düşünmeden yazsam
Okurken beni düşünemez
Yazmak tutsaklığını kapılmışım
Düşünerek yazıyorum yine
Güneşe bakıp ayı öveni gördün mü hiç
Düşününce oluyormuş öyle
~Dertlikaval~
Beng beng..
Mayısın yedisinde bir oğlum olmuş olmalı.
Annesi benden olmadığını söylüyor ısrarla
Benim içime doğuyor yalnız.
İçim kadınlar konusunda çok yanılmışlığı oldu evet ama bu başka
Babalık damarım da varmış benim meğersem
Bu da şey gibi hemen kalkmaz belli şiddete bir uyarana maruz bırakılınca oluyormuş.
Ben uyarıldım ve baba olduğum içime
Hatay'da ilk günüm: 31 Aralık 2022...
Sabahın 6'sında indim otogara, onlarca yeri aradım ama malum yılbaşı... Sadece bir pansiyonda yer buldum. Meğer ne şanslıymışım, bilmiyordum...
Kalacağım pansiyonun sahibesi Belkıs Hanım, filmlerdeki gibi bir asil bir hanfendiydi, 83 yaşında, bilgili, kültürlü, muteber bir cumhuriyet kadınıydı... Eşi yıllar önce vefat etmiş konağı satmak