“Konuşmuyorsun…” dedi dakikalar öylece akarken. Sanki gerçekten gökyüzünde bir yerden beni izliyormuş da her şeyden haberdarmış gibiydi. “Neden konuşmuyorsun, Karya?”
“Senden başka kimse inanmaz ki bana,” dedim gururum incinirken. “Sen de gittin, bana inanacak kimsem kalmadı.”
“Gerçekleri söylemek için illa birilerinin bize inanması mı gerekir, Karya?” diye sordu.